Ebed yolculuğu hızlanırken

Zaman şeridi hızla akıp giderken, terhis belgesini alıp berzah âlemindeki menziline intikal edenler kervanına her geçen gün yeni isimler ekleniyor. Bunların camiamızdan olanlarıyla ilgili haberleri gazetedeki taziye ilanı, haber ve yazılarla öğreniyoruz.

Son aylardaki örneklerden biri, geçtiğimiz Ağustos’ta vefat eden Ahmet Gümüş’tü. Necmeddin Şahiner’in Son Şahitler dizisinde yayınlanan hatıralarında, Isparta İmam Hatip talebesi iken görüştüğü Üstadın “Mevlâna benim zamanımda gelseydi Risale-i Nur’u, ben onun zamanında gelseydim Mesnevî’yi yazardım” sözünü aktaran oydu. 80 öncesi Cağaloğlu’ndaki binamıza yaptığı ziyaretlerde sergilediği nazik tavrıyla hatırladığımız ve ömrünün son yıllarında görme kabiliyetini kaybettiğini Osman Zengin’den öğrendiğimiz Gümüş’e binler rahmet.

Bahsedeceğimiz ikinci vefat, Spor Servisimizin eski sorumlularından, değerli arkadaşımız Levent Ertekin’in, İstanbul’dayken hanım hizmetleriyle Bizim Aile dergisi çalışmalarına aktif katkılarda bulunmuş olan eşi Refika Ertekin.

Ramazan Bayramının ilk günü bayram ziyaretine giderken araçta Cevşen’i okuyup bitirdikten sonra bir anda ruhunu teslim ediveren Refika Hanımı da rahmet niyazıyla yad ediyoruz.

Üçüncü isim, geçen hafta Hakkın rahmetine kavuşan Pendik Temsilcimiz Faruk Özhan. Yıllarca mahallindeki hizmetlerin müdebbirliğini yapan Özhan’la gazeteye gelip gidişlerinde, vakıf veya Şekerci Han gibi hizmet mekânlarında görüşürdük. Davetiyle, Pendik’teki Nur sohbetine katıldığımız da olurdu. Allah rahmet eylesin.
Son olarak, Gediz eski belediye başkanlarından, yine hizmet ehli bir insan: Hidayet Dönmez. Onunla ilgili hatıralarımızdan biri şu: Kütahya’da henüz lise talebesi iken, sahibi olduğu yerel gazete için bizden bir yazı istemiş ve imanî-tefekkürî bir makale yazıp göndermiştik.
Basında çıkan ilk makalemiz o yazı oldu.

Son görüşmemizi, üç yıl önce yayınlanıp “Teröre Said Nursî Çözümü” kitabımızın çekirdeğini oluşturan “Said Nursî ve Demokratik Açılım” broşürüyle ilgili olarak telefonla yapmıştık.

Kütahya Temsilcimiz Servet Bilgin’in bürosundan arayan Dönmez, anadilde eğitim konusuyla ilgili düşüncelerini aktarmış ve dağıtmak üzere broşürden 200 adet aldığını söylemişti.

Onu da rahmetle ve hayırla yad ediyoruz.

«««
Köprü mesajları

Bu arada hayat devam ediyor. Vazife ve hizmet de. Bizler de terhis belgelerimizi alıncaya kadar bu vazifeleri gücümüzün yettiğince, ihlas ve istikamet çizgisinde ifanın gayreti içindeyiz.

Köprü ekolüyle ilgili yazılarımızı ve müsbet yankılarını da bu çerçevede değerlendiriyor ve gelen her mesajı okuyucularımızla paylaşıyoruz.

Geçen hafta konuyla ilgili teşvikkâr ifadelerini aktardığımız Ömer Yavuzyiğit’in “Gayretlerinizi alkışlıyorum, Köprü’nün yeniden ihya olup, yeni ufuklara yelken açmasını temenni ediyor, dua ediyorum; bu konuda üzerime düşebilecek herhangi bir hamallığı zevk ve şevkle yerine getireceğimin bilinmesini de bu vesile ile ifade ediyorum” şeklindeki son mesajı bunlardan biri.

Genç kuşağın, zaman zaman ufuk açıcı ve orijinal yazılarıyla gazetemize katkıda bulunan isimlerinden Hasan Yükselten de şöyle diyor:

“Köprü dergisi ve ekolü ile ilgili yazılarınızı ben de çok önemli buluyorum. Bu ruhun tekrar oluşturulması, özellikle birçok konuda kafa karışıklığının arttığı günümüzde çok elzemdir. Bu konuda bir teklif olması açısından bu oluşumun içerisinde yer alabilecek veya destek verebilecek arkadaşların öncelikle bir toplantı yapması söz konusu olabilir. Sonra belki haftada bir gün birlikte çalışmalar yapılabilir. Bir başlangıç yapmak şu noktada önemli diye düşünüyorum.”

Katkılarınız devam etsin ki, beraberce konuyu olgunlaştırıp bir neticeye bağlayalım inşaallah.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*