Eğitimi düzeltmenin yolları (!)

Eğitim bir ülkenin geleceğidir. Ülkelerin geleceğini karartmak da aydınlatmak da eğitime bağlıdır.

Bu sebeple bir ülkeyi çalışkan, üretken ve mamur etmenin yolu eğitimden geçtiği gibi, tembel, verimsiz hale getirip harap etmenin yolu da eğitimden geçer. Dış düşmanlar bir ülkenin eğitimi konusunda fikir ve yaptırım sahibi olurlar ve ülkenin eğitimini ele geçirirlerse verdikleri fikirlerle eğitimi geliştireceğiz ve ülkeyi mamur edeceğiz diye ülkenin geleceğini karartırlar. Ülkenin maarifinde çalışan bürokratlar da mevcut sistemin faziletini anlatarak eğitimin bozulmasına ve gençlerin yanlış eğitimine çalışırlar.

O halde “Eğitimi düzeltmenin yolları nelerdir?” sorusunun cevabını vererek, mevcut sistemin işleyişine göz atarak durumumuzu masaya yatıralım. Mevcut sistemde ve Millî Eğitim Bakanı ve bürokratlarının eğitimi düzeltmek ve geliştirmek ve ülkenin geleceğini mamur etmek için neler yaptıklarına bakalım:

1. Öğretmenlere bilgisayar vermek.

2. Okullarda bilgisayar laboratuvarları kurmak.

3. Bütün öğrencilere bedava kitap dağıtmak.

4. Okulları akıllı tahtalarla donatmak.

5. Öğrencilere tablet bilgisayar dağıtmak.

6. Millî Eğitim Bakanlığı dışında öğrencinin eğitim almasını engellemek.

7. Temel Eğitimi 12 yıl zorunlu hale getirmek.

8. Taşımalı eğitim yapmak ve köy okullarını kapatmak.

9. Okul müdürlerini, muavinleri ve öğretmenleri sürekli değiştirmek.

10. Öğretmeni en basit bir memur düzeyinde tutarak rencide etmek.

11. Okullarımızı ve öğretmenlerimizi “Törenler” ve “Bayramlarla” meşgul etmek.

12. Okul idarelerini ve öğretmenleri onlarca proje ve kurullarla meşgul etmek.

Maalesef Millî Eğitimimiz bütün bunları yapmakla meşgul, ama nedense bir türlü eğitimi düzeltemiyor. Bu durumda ne yapmak gerekir? En iyisi öğretmenleri, idarecileri cezalandırmak ve görevden atmak…

Sonuç:

Eğitimin iki temel unsuru vardır: Birincisi öğrenmek isteyen öğrenci, ikincisi bilgili öğretmen. İyi bir öğretmen öğrenmek isteyene çadırda da en güzel eğitimi verir. Eğitim sadece teknoloji kullanımından ibaret değildir. Ama biz böyle anlamışız. Gerçek eğitim anlayış, davranış, ahlâk ve meslek eğitimidir. O da bizde yok…

Bu sebeple eğitimin kalitesi ve başarısı düşmeye devam edecektir; ama alttakiler üsttekileri memnun etmek için yalan yanlış raporlar ve şişirme başarı tabloları ile aldatmaya ve kendilerini başarılı göstermeye devam edeceklerdir.

Şimdiye kadar olduğu gibi…

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*