“İşte küfür bir divâneliktir, dalâlet bir sarhoşluktur, gaflet bir sersemliktir ki, bâki metâ yerine fâni metâı alır. İşte şu sırdandır ki, ehl-i dalâletin hissiyatları şiddetlidir. İnadı, hırsı, hasedi gibi her şeyi şediddir. Bir dakika meraka değmeyen bir şeye bir sene inat eder.
Evet küfrün divaneliğiyle, dalâletin sekriyle, gafletin şaşkınlığıyla, fıtraten ebedî ve ebed müşterisi olan bir lâtife-i insaniye sukut eder; ebedî şeyler yerine fâni şeyler alır, yüksek fiyat verir. Fakat mü’minde dahi bir maraz-ı asabî bulunuyor veya maraz-ı kalbî var. O dahi, ehl-i dalâlet gibi, ehemmiyetsiz şeylere ziyade ehemmiyet verir. Lâkin çabuk kusurunu anlar, istiğfar eder, ısrar etmez.(Barla Lahikası, s.379)”
İnsana verilen tüm maddi ve manevi yetenekler ahiret ve ebedi hayatı kazanmak için verilmiştir. İnsan bu yeteneklerini öncelikle ahiret için sarf etmelidir. Tüm gayretini de ebedi hayatı kazanmak için göstermelidir.
Fakat günümüze ehl-i iman için çok tehlikeli bir perde var: gaflet perdesi.
Gaflet perdesi aslında küfür ve dalalet bataklığına düşmüş olanların sıkça kullandığı bir perde. Zira küfür ve dalalet fikrine sahip olanlar, küfür ve dalaletten gelen o çok sıkıntılı ve dehşetli tasavvurdan kurtulmak için genellikle gaflet perdesi altına girerler. Kendilerini dünyanın ehemmiyetsiz işlerine vererek çok şiddetli bir şekilde dünyaya dalarlar.
Böylece küfür ve dalaletten gelen o elim düşüncelerden kurtulmak isterler.
Gaflet perdesi küfür ve dalalet sahiplerinin bir özelliği olması gerekirken, ne yazık ki günümüzde ehl-i iman için de en büyük marazlardan birisidir. Ehl-i iman da bu gaflet perdesinden çok fazla etkilenmektedir.
Zira gaflete çağıran sebepler bu gün için çok fazladır. İnsanları ahirete davet eden on ses var ise, buna mukabil dünyaya çağıran en az bin ses vardır. Bilhassa siyaset cereyanları bu konuda çok etkilidir.
Bunun yanında sosyal medya, görsel medya, spor, müzik, eğlence, dünyayı kazanmak ve dünya hayatını daha iyi yaşamak arzusu ve diğer sebepler. Bunların hepsi de gaflet perdesinin kalınlaşmasına vesile oluyor.
Bir çok insan ahireti düşünmeden, ibadetleri yerine getirmeden, hayatın mahiyetini aklına getirmeden günlük hayhuylar arasında ömrünü geçiriyor. Ebedi hayat için verilmiş hayat sermayesini hep dünyada harcayarak adeta iflas etmiş bir tüccar gibi kabir kapasına eli boş olarak gidiyor.
Gaflet marazından kurtulmanın yolu ise öncelikle gaflete sebep olan fiil ve işlerden uzak durmak. Sonrasında ise inanç ve imanı ders veren, hayatın mahiyetini bize anlatan, ahireti hatırlatan iş ve fiillere yönelmektir.
Bu konuda Risale-i Nur bizlere emsalsiz dersler vermektedir.
Rabbim tüm inananları ve insanları gaflet perdesinin koyu karanlığından muhafaza etsin.
Benzer konuda makaleler:
- Risale-i Nur´da Güzellik Anlayışı
- Neden Bediüzzaman ve Risale-i Nur?
- Gaflet ve sebepleri
- Cinselliği doğru kullanmanın ve zinadan korunmanın yolları nelerdir?
- Peygamber efendimizin iletişim tekniği
- Hutbe-i Şamiyesi´nin tam metni
- Risale-i Nur´un Metod ve Gayesi
