Gençler ve ‘evlilik sertifikası’

Dicle Üniversitesi, Hukuk Fakültesi’ndeki ‘Boşanma Çalıştayı’nda, kamuoyu ile paylaşılan gerçekler, evlilikle ilgili bundan sonraki gelişmelerin çok daha güzel olacağını gösteriyor.

Görüntülü ve yazılı basına yansıyan basın açıklamasında beş masanın özellikle vurguladığı gerçekler gün yüzüne çıkarılmış.

Ortak bildiriye giren tekliflerden birçoğu iletişim masamızda da gündeme geldi ve sonuç bildirgemizde yerini aldı. Ortak panelde ise, en fazla soru da yine iletişim masasına geldi. Masamızın tebliğini sunarken, izlemiş olduğumuz üslûp ve uygulanabilir, kısa ve net tekliflerimiz, panel başkanımız, Rektör Yardımcısı ve Psikoloji masası sekreteri hocamız tarafından iki kez tebrikle karşılandı. Nitekim masamızdaki vurgulanan gerçeklerin, ortak basın açıklamasında belirgin şekilde yer alması bunun bir sonucu olsa gerektir.

Ancak bütün masalarda özellikle, ‘eşler arasında fedakârlık, yardımlaşma, sabır, sevgi, şefkat, vicdan eğitimlerinin yer alması’, ihmale uğrayan, örselenen, yaralanan noktalara dikkat çekmesi anlamında önemlidir.

Durum onu gösteriyor ki, ‘iletişim’ sadece eşler arasında aranan bir vasıta değil, bütün disiplinlerin ihtiyaç duyduğu bir aktif alandır.

Biz de, gündeme getirdiğimiz sonuç bildirisinde, ‘Bütün problemlerin temelinde iletişimsizlik, bütün problem çözümlerinde ise iletişim vardır’ demiştik. Yani iletişimi ciddiye almayan bütün kurumlar, bütün uygulamalar örselenmeye, yıpranmaya mahkûmdur.

İşte bu somut ve uygulanabilir tekliflerden birisi, ‘evlilik sertifikası’ idi.

Yeni evlenen eşler, yeterli bir bilgi donanımına sahip olmadan evliliğe girdikleri için, pek çok sıkıntılar kısa zaman içinde baş gösteriyor. Nitekim boşanmaların azımsanmayacak bir oranı, ilk bir iki yılın içerisinde gerçekleşiyor.

Bunun sebebi, evliliğin nasıl bir adım olduğu konusunda bilgi sahibi olmayan, kendilerine rehberlik yapılmamış olan adaylar elbette karşılaştıkları zorluklara karşı dayanaksız, donanımsız bulunuyorlar ve problemlere hazırlıksız yakalanıyorlar ve yıkılıyorlar.

Tabiî evliliğin problemlerinin kolay paylaşılan ve çözüm aranan bir alan olmaması da işi iyice zora sokuyor. Çoğu zaman eşleri yoran küçük küçük meseleler, bir destekle aşılamayınca büyüyor ve hayatı zorlaştıran bir hale geliyor.

Konuyu gençlerle konuşuyoruz. ‘Bundan böyle eğer hükümet yetkilileri dikkate alıp uygulamaya koyarlarsa, evlilik sertifikası veya evlilik diploması almayan adaylar evlenemeyecek.’ diyorum.

Gençler böyle bir teklifi önce biraz garipsiyorlar. ‘Bu, evliliği zorlaştırmaz mı?’ diyorlar. Ben de, ‘Kolay olup, bir iki ay sonra sıkıntılar başlayacağına, biraz bilgi sahibi olarak, biraz ilgi sahibi olarak, biraz yeterlilik kazanarak adım atılırsa, hiç değilse uzun vadede daha mutlu, daha müreffeh ve daha sağlıklı bir adım atılmış olur.’ dedim.

Gençler gerekçeleri dinleyince makul karşılıyorlar.
Bilinen örnekler, yahu bir mobilet kullanmak, bir araç kullanmak için bile bir ‘ehliyet’ lâzımken, yani bir evlilik bu kadar mı önemsiz ki, dünya hayatı ile birlikte ebedî bir hayatı ilgilendirecek bir süreci içine alan evlilik hayatının ciddî bir kriteri yok.

Yine diğer tekliflerden olan, üniversitelere ‘aile okulu’ müfredatının seçmeli ders olarak konulması. Bu da çok güzel, özellikle evlilik aşamasına gelmiş olan gençler, rahatlıkla bu dersleri alabilirler.

Diğer taraftan aile okullarının yaygınlaştırılması, bu uygulamaların gerekirse, devlet desteği ile sürdürülmesi, gelecek neslin de düzelmesi, sağlıklı olması anlamına gelecektir.

Nitekim boşanmanın en ciddî etkilediği aile bireylerinden birisi, çocuklar olmaktadır. Sarsılmış, psikolojik olarak yaralanmış, sıkıntılara maruz kalmış çocuklar ülke geleceğinin kararması anlamı taşıyacaktır.

O zaman ne yapıp edip, hükümetin bu çalıştayın tekliflerine öncelikli olarak yer vermesi, konuyu ne kadar ciddî duyarlılık içerisinde ele aldıklarının bir göstergesi olacaktır. İnsana yatırım, çok yönlü ülke geleceğine yatırımdır.

Özellikle aile ile ilgili konularda ülkenin nitelikli çalışmalar yapması, ülkenin geleceği olan çocukları, gençleri daha özel projeler içerisinde değerlendirmelere alarak adımlar atması, ülkenin yarınlarının daha aydınlık olacağı anlamına gelecektir.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*