“Gülen hareketine” dikkat!..

Yakın tarihe bir bakınız.

Bilhassa 12 Eylül sonrasına…

Risale-i Nur hizmetlerine…

Ve bu nur hizmetlerini dava edinmiş Yeni Asya camiasına…

En çok sıkıntı veren grup “Fethullah Gülen hareketi” idi.

Çünkü bu hareket:

Derin dehlizlerden aldığı güçle palazlanmış…

Okullar, dershaneler, yurtlar…

Üniversiteler, bankalar…

Ve…

Daha nelere neler…

Böylece büyük bir maddi güçle tüm cemaatler üzerine manevi bir baskı kurmuşlardı.

Neydi o günler gerçekten!..

Elbette ki bu manevi baskıdan Yeni Asya da etkilenmişti ister istemez.

Ancak Kutlular Abinin feraseti ve dik duruşu bu etkiyi en aza indirdi.

Daha dün gibi hatırlıyoruz:

Hoca’nın büyük bir rüzgarla medya meydanına çıktığı günlerde…

Kutlular Abi çıktı ve dedi ki:

“Fethullah Hoca Nurcu değildir”

“Hoca derin devlet tarafından kullanıldı”

“Derin devlet bize geldi, bazı teklifler yaptı biz reddettik”

“Fakat Fethullah Hoca o derinlerle çalışmayı kabul etmiş.”

“Hoca’yı kullanıp attılar”

Kutlular Abi gerçekten müthiş bir feraset sahibi bir insanmış.

15 Temmuz olayını sanki daha yıllar öncesinden görmüş.

Bu büyük tahribat için bizleri hep uyarmış.

Öyle olmadı mı gerçekten?

Derin güçler Hoca’yı şişirdiler, şişirdiler…

Ve 15 Temmuzda da patlatıp bir kenara attılar.

Böylece hem binlerce insanı perişan ettiler, hem de şu aziz vatana hizmet edebilecek en zeki gençleri götürüp o 15 Temmuz çukuruna gömdüler.

Hem de Gülen hareketi üzerinden dini hizmetleri tahrip ettiler…

Cemaatler üzerine büyük bir “potansiyel terör pisliği” attılar.

İşte tüm bu tahribatları hisseden Kutlular Abi yıllar öncesinden uyarısını yapmış:

Yeni Asya’nın Gülen hareketine karşı mesafeli duruşuna öncülük etmiş.

Evet…

Bu gün net olarak görüyoruz ki:

Kutlular Abinin uyarısı son derece haklı ve doğru.

Bunu bugün Gülen hareketi içindeki fikir erbabı da tasdik ediyor:

Gülen hareketinin, “derin güçler tarafından nasıl kullanıldığı, adım adım 15 Temmuz tuzağına nasıl çekildiği, istihbarat birimlerinin hizmet hareketi içinde ne kadar etili olduğu, bu derin güçlerin hala etkisinin nasıl devam ettiği” konularında dizi yazılar yayınlıyorlar.

Yani dememiz o ki:

Kutlular Abinin uyarıları hala geçerli.

Hala bu grubun içinde derin devlet unsurları etkili.

Hatta istihbarat birimlerinin, “KHK’lı, mağdur olmuş, hapse girmiş ve çıkmış kişileri” kötü emelleri doğrultusunda kullanmaya çalıştıkları basına bile yansıdı.

Yani Yeni Asya olarak dikkatli olmakta fayda var.

Evet, Gülen hareketini tenkit etmeyelim…

Evet, haksızlığa münasip şekilde karşı çıkalım…

Evet, hakkı hukuku savunalım…

Amaaa…

Bu grupla da mesafemizi koruyalım.

O grubun eski elemanlarının daire içerisine girmesine müsaade etmeyelim.

Zaten bu adamlarla da sağlıklı hizmet olmaz.

Öyleyse biz kendi hizmetlerimize odaklanalım.

Hem demiyor mu Üstad:

“Herkes kendi mesleğinin muhabbeti ile hareket etsin” diye.

Gelin Üstadı dinleyelim:

Kendi mesleğimizin muhabbeti ile hareket edelim.

Başkaların muhabbeti de nefreti de bizi ilgilendirmesin.

Benzer konuda makaleler: