Hastalar Risâlesi

Hastalar Risalesi
Geçenlerde vefat eden inşaat mühendisi Muammer Gabalı Ağabeyi 2007 yılında ziyaretine gittiğimde enteresan bir olay anlatmıştı. Medine’de yaşayan mühendis arkadaşı Mustafa Yeşilyurt anlatmış. Olay şu:

“Bir kanser hastası Umreye gitmek istiyor. Doktoru izin vermiyor. Hasta doktoru dinlemiyor, Peygamber aşkından Medine’ye gidiyor. Namazı beklerken bir ara Ravza-i Mutahhara’da dalıyor. Bir rüya görüyor. Rüyasında Peygamber Efendimiz (asm) hastaya şu salâvat-ı şerifeyi öğretiyor. Bu salâvat-ı şerife Büyük Cevşen’de s. 190 (Yeni Asya Neşriyat) ve Lem’alar’da s. 279’da mevcut. Meâli: “Allah’ım! Kalblerin tabibi ve ilâcı; bedenlerin âfiyeti ve şifası, gözlerin nuru ve ziyası olan Efendimiz Muhammed’e (asm), onun âl ve Ashabına salât ve selâm eyle.”

Bu hasta, Mescid-i Nebevî’deki Osmanlı Saatinin altına gidiyor. Çok enterasan bir şeye şahit oluyor. Orada oturanlar da bu salâvât-ı şerifeyi konuşuyorlar. Hasta, memlekete dönünce bu duâya devam ediyor. Şifa buluyor. Doktorlar hayret ediyor. Rahmetli Muammer Ağabey de bu duâyı çok okudu. Yanından ayrıldıktan sonra bu duygularımı Opet Petro İstasyonunun sahibi Abdülkadir Bıravo ile paylaştım. Abdülkadir Kardeş babasına anlatmış bu olayı. Babası bana telefon etti, “Ali Osman Sönmez Onkoloji Hastanesinde bir kanser hastası kardeş var, git ona bu yazıyı oku” dedi. Hastaneye giderken enteresan bir durum yaşadım. Baktım cebimde para yok, otobüs biletim de yok. Tam otobüs durağa geldi, hızlıca geçti gitti. “Eyvah otobüs kaçtı” dedim. Bu sırada manavdaki bir müşteri sesimi duydu. Sordu: “Sen nereye gidecektin?” dedi. Ben de “hastaneye” dedim. “Gel seni götüreyim” dedi. Lüks bir araba idi. Beni hastaneye bıraktı. Ben de duâyı kardeşin refakatçisine verdim. Âdil isimli bir nur talebesi idi kardeş. Daha sonra vefat etti. Allah rahmet eylesin. Amin.

Bu duâyı Bursa’da çok ciddî bir ameliyat geçiren ve 35 dikiş atılan kardeşimiz Ahmed Aslan’ın yakınları da çok okudular. O da şifa buldu.

Hastalar Risâlesi ile ilgili yaşadığım enteresan bir durum da şu:

Emir Sultan Lisesi’nde çalışırken, bir öğrencim annesinin felç olduğunu, devamlı yatttığını söylemişti. Babası da kredi çekmiş. Ödemede zorlanmışlar. Aile epeyce bir sıkıntı çekmiş. Ben bu öğrenciye Hastalar Risâlesini verdim. Yıllar sonra öğrenci bana telefon etti. “Hocam sizinle önemli bir meseleyi görüşmemiz lâzım” dedi. Ben de “Buyur gel, vakfa sohbete gidelim” dedim. Akşam Cumartesi dersine arkadaşları ile geldi. Konuyu anlattı.

“Hocam, annem vefat etti. Size selâm söyledi. Verdiğiniz kitabı okuduktan sonra, 30 yıl kaza namazı olduğunu hesaplamış. Hepsini kılıp namaz borçlarını ödedikten sonra vefat etti” dedi. “Hocana söyle ‘Hakkını helâl etsin’” demiş .

Ben de helâl olsun dedim. Daha sonra “Bana, öldükten sonra dirilmeyi anlatan bir kitap verir misiniz?” dedi. Ben de Haşir Risâlesini verdim, gitti.

Diğer bir olay: Bir öğretmen, kanser hastası ve hastanede yatıyor. Bir kız öğrenci bu öğretmeni ziyarete gidecek, ama Hastalar Risâlesini öğretmenine götürüp götürmeme konusunda mütereddit. Sonra götürdü, öğretmen kitabı okuyunca, “İyi ki ben hasta olmuşum. Bu hastalık ile hem Allah’ı tanıdım, hem de ahirete inandım. Değilse inançsız gidecektim.” Bir sonraki ziyaretinde kız öğrenci gül götürünce bunları anlatıyor öğretmeni. Sınıfta bırakır endişesiyle ya kitabı vermeseydi!

Bazen risk almak çok şeyi kurtarabiliyor.

Bu konuyu anlatan merhum Dr. Haluk Nurbaki’nin, merhum Prof. Dr. Ayhan Songar’ın, Merhum Dr. Sadullah Nutku ve oğlu Prof. Dr. Mustafa Nutku’nun da enteresan hatıraları var. Onları da bilâhare yazarım inşallah.

Benzer konuda makaleler:

4 Yorum

  1. Erdoğan abim maneviyatı sağlam bir abimdir. Sırlarla dolu hayatımızda beşinci boyutu önümüze sermiş. Allah (c.c.) razı olsun.

  2. böyle yazılarınız varsa yollamısınız bulamıyorum yada nasıl bulabilirim benim babam kanser hastası çok sevinirim allah razı olsun sizden

  3. başka yazılarınız varsa yallarmısınız benim babam kanser hastası
    yada nasıl bulabilirim

  4. mustafa hendek kardeşe kef suresini çok okuyun+ yasin ve büyük cevşendeki tahmidiyeyi her gün okuyun. okuyun babanıza allah acil şifa versin.

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*