Her sıkıntının arkasında bir çok hayır ve hikmet vardır!

Anne 9 ay 10 gün büyük sıkıntılar çeker. Ve doğumda büyük acılar çeker.

Zira, yavru meyvesini verecektir.

Bebek doğar doğmaz cıyaklamaya, ağlamaya başlar. Ağlar, ağlar, ağlar…

Zira, ciğerleri gelişecektir!

Bebek iki yaşına geldiğinde çenesindeki ağrıları onu ağlatır!

Zira, diş meyvesi çıkacaktır!

Kış şiddetli geçer. Zira, sonu bahardır!

Gece karanlıklı, zulümatlıdır. Zira, bitiminde sabah olur; güneş doğar..!

Başımıza gelen musîbetler, bizi terbiye eder, eğitir, istikamet verir ve kendimize getirir.

Bediüzzaman Hazretleri, insanın dinine, imanına, ahiretine zarar vermeyen, yani ebedî hayatını riske etmeyen, tam tersine sabır ve şükür şartıyla kulun ahiretine ciddî faydaları dokunan maddî musîbetleri birkaç yönüyle ele almıştır:

1. Bir kısmı ihtar-ı Rahmânîdir. Nasıl ki çoban, gayrın tarlasına tecavüz eden koyunlarına taş atıp, onlar o taştan hissederler ki, zararlı işten kurtarmak için bir ihtardır, memnunâne dönerler. Öyle de, çok zâhirî musîbetler var ki, İlâhî birer ihtar, birer ikazdır.

2. Ve bir kısmı keffâretü’z-zünubdur.

3. Ve bir kısmı, gafleti dağıtıp, beşerî olan aczini ve zaafını bildirerek bir nevî huzur vermektir.

4. Musîbetin hastalık olan nev’î, musîbet değil, belki bir iltifat-ı Rabbânîdir, bir tathirdir. Rivayette vardır ki, “Ermiş bir ağacı silkmekle nasıl meyveleri düşüyor; sıtmanın titremesinden günahlar öyle dökülüyor.” 1

Görüldüğü gibi Bediüzzaman Hazretleri maddî musîbetleri hakikat noktasında musîbet olarak görmemekte, bilâkis rahmet yönü ağır basan haller olarak telâkki etmektedir.

Musîbetlerde kaderin adalet tecellisi de vardır.

Zalimler de Allah’ın kamçısıdır. Bizi onlarla terbiye eder.

Dipnot:
1- Lem’alar, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 27.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*