Peki, çağımızın salgın hastalığı olan modern evhamın tedavisi nedir? Diye sorduğunuzu duyar gibiyim. Tedavi çok uzaklarda veya çok pahalı ilaçların kullanımında değil. Modernitenin insana dayattığı sunî sorun ve çözüm önerilerine karşı çok güçlü olan o panzehrin adı, bitimsiz imkân anlamına gelen; iman.
Mü’min’in imanı aynı zamanda bizim kültürümüzde yaşadığı sıkıntılar karşısındaki en büyük imkânıdır. Tabiî kullanabilene…
Modern insanın, özelde modern Müslümanın sorunu, hep bildik adrese çıkıyor: Yaptığı hesaba Allah’ı dâhil etmemek. Kısacası iman ettiği Allah’ı gündelik pratiğine pek karıştırmamak. Yani Allah yokmuş gibi düşünmek, Allah yokmuş gibi konuşmak, Allah yokmuş gibi hareket etmek.
Hâl böyle olunca yani eylem-söylem uyuşmazlığı başlayınca gerisi çorap söküğü gibi geliyor. Önce huzursuzluk, sonra kaygı, mutsuzluk ve psikiyatrik hastalıklar. Bu tabloya yakalanan modern Müslümanın adresi ise psikiyatrist-psikolog-aile danışmanı-yaşam koçundan biri veya birkaçı ile kesişiyor.
Oysa biz biliyoruz ki; Kur’ân okumak bir terapidir. Tefekkür etmek, namaz kılmak, sohbet etmek, bir yetimin başını okşamak, ihtiyacı olan birine yardım etmek, selam vermek, kişinin eşinin elini tutması, çocuğunu öpmesi, tefsir okuması, ilim meclislerinde bulunması. Bunların hepsi birer terapidir. Kısacası iman etmek imkân kapılarını çalmaktır. Bilinen bir kuraldır; “Çalınmayan kapı açılmayacaktır.” Psikiyatri polikliniklerinin kapılarını çalmadan önce var mısınız üzerinde bin imkân yazan iman kapılarını çalmaya?
Benzer konuda makaleler:
- İstişare ile imtihanımız!
- Provası yokmuş ki…
- Bol bol okumak
- Modern tıp ve duâ ile hastalıkları tedâvi
- Said Nursî Allah inancını yaydı
- Siyasetçiler, asrın tabibine kulak verin!
- Dünyevîleşmek ciddî bir hastalıktır
- Küresel kriz: Depresyon
- İlim öğrenmek ve Risale-i Nurlar
- Bir Hıristiyan din adamının gözüyle BEDİÜZZAMAN
İlk yorum yapan olun