Kazanç üstüne kazanç

Sonsuz saadeti kazanmak için burada bulunuyoruz.

Peki, ortalama altmış sene gibi kısa bir ömürde sonsuz bir hayat nasıl kazanılacaktır? Hele hele daha geçmişte almış olduğumuz nimetlerin şükrünü ödeyemezken?

Öncelikle Cennetin bir hediye, bir ikramiye olduğunu belirtelim. Ancak ikramiyeye hak kazanmak için de gayret göstermek gerekiyor. İnsan öyle ihlâslı, içtenlikle ameller yapmalı ki sadece bir gecede bin aylık sevap kazanabilsin.

İşte Kadir Gecesi böyle bir fırsat getirir insana. Kur’ân’ın ifadesiyle bin aydan daha hayırlıdır bu gece.1

Dahası günahlarımız affolsa, anamızdan doğduğumuz gibi tertemiz olsak! Nasıl sevinçten uçasımız gelir.

Bu müjde de var Kadir Gecesinde. Çünkü Kâinatın Efendisi (a.s.m.) buyuruyorlar ki: “Kim inanarak ve sevabını Allah’tan umarak Kadir Gecesini ihya ederse geçmiş günahları bağışlanır.”2

Bütün bunlar bir bağıştır. Görüldüğü gibi Cenab-ı Hak kulunu Cennete lâyık hâle getirmek için bütün kapıları açıyor, her türlü imkânı bahşediyor.

Kul kendine çizilen bu çizgi üzerinde hayatını geçirmeye devam ettiği sürece kısa bir hayatta baki bir hayatı kazanmış olacaktır.

Hiç şüphesiz bunun yolu günahlardan arınan; daima iyiyi, güzeli, mükemmeli yakalamakla başbaşa olan insanın bu safiliğini koruması, gece ve gündüzlerini değerlendirmesi, dahası manevî birer sıçrama tahtası olan kandil gecelerini hakkıyla ihya etmesiyle mümkün olacaktır.

Nasıl Allah Resûlü (a.s.m.), “Ben güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim”3 buyuruyor. Allah’tan, “Allah’ım, beni affeyle? Çünkü Sen affedicisin; ikramı, bağışı bol olansın”4 diye yalvarırken bütün kusur ve günahlarından arınmayı istiyor. Dolayısıyla açtığı tertemiz bir sayfa olan kalan ömür dakikalarını yeniden kirletmemek için Allah’tan yardım diliyor.

Hangi günah olursa olsun içtenlikle ve bir da dönmemek üzere tevbe edildiğinde Rabbinin kendisine böyle bir sayfa açtığına inanan insan sonraki hayatında kimbilir ne kadar dikkat etmeli, günahlara girmemek için ne kadar titiz davranmalı.

Geçmişe bir sünger çekme imkânı bulan insan gaflete düşmemeye, bir daha aynı hataları işlememeye, en büyük makam olan rıza-ı İlâhî dairesinde kendine çok daha mükemmel bir hayat çizeceğine dair Rabbine söz vermiştir. Belki de böyle ikinci bir imkânı bulamayacaktır. Sanki günü son günü, saatleri son saatleridir. o­nun için okumak, öğrenmek, öğrendiklerini yaşamakla başbaşa olduğunu aklından asla çıkarmaz.

Böyle nice fırsatları doğuran bir gece büyük bir ihsan ve bağış değilde nedir?

Kandilinizi tebrik ediyor; şahsımız, ailemiz, milletimiz, İslâm âlemi ve tüm insnalık için hayırlara vesile olmasını Rabbü’l-Âleminden niyaz ediyorum.

Dipnotlar:
1. Kadir Sûresi: 2.
2. Buhârî, Sıyam: 71.
3. Keşfü’l-Hafa, 1:289 (Hadis no: 916).
4. A.g.e., 1:191 (Hadis no: 573.)

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*