EURONUR ÖZEL

Kurban Ortaklığı mı, Et Ortaklığı mı?

Özel Makale / Kurban

Rabbimize şükürler olsun ki, bizleri bir kurban bayramına daha vâsıl eyledi. Aslı “hac bayramı” olan bu ibadetin, İslâm’ın beş şartından birinin yerine getirildiği, (zenginler için farz olan) hem bedenî, hem malî bir ibadettir.

Zaman zaman yazıyoruz. Hani, Üstad hazretleri, Ramazan risalesinde orucu anlatırken; “Ramazan-ı Şerif’teki savm, İslâmiyet’in erkân-ı hamsesinin birincilerindendir.” diye bir ifade kullanıyor. İşte, burada da görüldüğü gibi, âlimlerimiz, İslâm’ın beş şartını tasnif ederek üçe ayırmışlar.

  1. Bedenen yapılanlar: Bunlar; kelime-i şehâdet, namaz ve oruç – ki, her Müslümanın üzerine farzdır. Müslüman olmanın hususiyetidir. – Üstadın, “İslâm’ın beş şartından birincilerindendir” dediği de, bu üç şarttır.

  2. Mal ile yapılan: Bu da zekât.

  3. Hem bedenen, hem mal ile yapılan: Bu da hac. Son ikisi, zenginler için farz, vâcib ibadetlerdir.

Müslüman milletimizin, hacca gidemeyenlerin zenginleri, her sene Kurban bayramında, Allah rızası için kurban keser. Çocukluğumuzda, babamızın kestiği kurbanlığın yanında durup, derisini yüzerken, hayvanların bacağından tuttuğumuzu hiç unutmam. Ağabeyim ile ikimiz, evin büyüğü olduğumuzdan, bu iş, hep bize kalırdı.

Modern Zamanda Kurban Kesmenin Zorlukları

Gerçi, dediğimiz gibi, Kurban zenginlere ait bir ibadetse de, insanlarımızın çoğu, zekât verme vaziyetinde olmasalar da, parası oldukça biraz âdet olarak kurban kesip, çoluk-çocuğunu mahrum etmez. Bizler de artık, büyüdükten sonra, kurban kesme mükellefiyetine girince, iş yerinden veya cemaatimizden arkadaşlarımızla beraber, ortaklaşa keserdik. Son zamanlarda, maalesef, Türkiye’de, ekonominin alt-üst olması ve şimdiye kadar görülmemiş, on katına kadar zamlanan metalar yüzünden, birçok insanımız kurban kesememektedir. Hele de emeklilerin vaziyeti, içler acısı. Milleti bu hâllere düşürenlerden, Allah, hesabını sorar.

Son zamanlarda maalesef, bu kurban işleri, biraz tam usulüne göre yapılmamaktadır. Büyük marketlerin veya kasap gibi yerlerin ilân ile kurban hisse ortaklığı yoluyla, kesme işinde, bazı sakatlıklar vardır. Adam diyor ki “şu kadar kilogram et” o ne demek ya? Kurban kesmeden, parçalanmadan, etin miktarı tesbit edilir mi? Kurban mı kesiyoruz, et mi alıyoruz? Geçmişte, bazı arkadaşlarımızın aldığı kurbanlıklardan, hastalıklı olanlar olup, et alamamışlardı. Veya “hayvan öldü, kaçtı” gibi sebepler de var. Onun için, böyle garantili reklâmlar, bana göre, çok câiz değil. Bir de, bazı insanların, kurban niyetine değil de, et payı almak niyetiyle girdiğini duyuyoruz. Öyle ise, iş, daha kötü. O zaman, o kurban batıl olur ve vecibe yerine gelmemiş olur. Dikkat etmek lâzım. Yukarıda da dediğim gibi, biz, arkadaşlarla kestiğimizde, herkes birbirini tanırdı. Burada, kurban kesenler, birbirini tanımıyor. Biraz da, lâtifeli söyleyeyim: Apartman komşuluğunda, birbirini tanımayan insanların komşuluğu gibi bir şey oluyor.

Yurt Dışı Kurban Organizasyonları ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

Bir de, “yurt dışı kurban bağışı” meselesi var. Bunlar da, son zamanlarda ihdas oldu. Hani, Afrika gibi, Avrupa zalimleri ve Asya münafıklarının sömürüp de, fakir bıraktığı Müslüman devletler var ya, buralara gönderiliyor. İyi, güzel. Bizim “Yeni Asya- Avustralya Nur vakfı“nın da beraber yürüttüğü güzel bir organizasyon var. Kurban kesmek isteyip de, bu mükellefiyeti, maddî imkânsızlık yüzünden yerine getiremeyenler için câzib bir şey. Bu seneki Türkiye fiyatı 3900 TL. “Niye ucuz?” olduğunu, vakfın idarecilerinden “Fatih Yargı” kardeşime sorduğumda, “abi, Afrika’da, hayvan fiyatları ucuz da, onun için.” dedi. Bu güzel ama başka yurt dışı kurban organizasyonu yapanların fiyatlarının daha pahalı olanlarını müşahede ettik. Nitekim geçenlerde, böyle bir organizasyon yapanla konuştum. Bizim arkadaşlar 3900 iken, niye siz 4500 alıyorsunuz deyince “üstünü, kumanya alıp veriyoruz” dedi. “Olmaz kardeşim, kurban başka, kumanya başka. İkisini ayrı tutmanız lâzım!” dedim. İşte, bunlar, acâib işler. Allah, hepimizin kurbanlarını kabul etsin. Aman ha! Dikkat edip, kurban ortaklığı yerine, et ortaklığına dâhil olup, kurbanımızı bâtıl hâle getirmeyelim!

Hepinizin Kurban bayramını tebrik ederim.

Benzer konuda makaleler:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu