Muhtelif sorular

Image
Sual: “Mersin’de lokantacı bir arkadaşım var. Ramazan ayında lokanta çalıştırmamın bir sakıncası var mıdır? Ramazan ayında oruç tutmayanlardan kazanan lokantanın kazancı helâl midir?”

Ramazan ayı ruhumuz için bir teneffüs; cismimiz için bir denge; midemiz için bir dinlenme hüviyetinde olduğu gibi; birçok iş kolları açısından iş yerimiz için de yıllık bir bakım, onarım ve genel temizlik günleri hükmünde sayılabilmektedir.

Birçok iş yeri, müşteri potansiyelinin müsaadesini de göz önüne alarak bu ayda hizmet vermez, yıllık bakıma girer.
Bir ayın sonunda yeni bir güç ve ivme kazanmış olarak işine devam eder.
Bu tavsiye edilebilir.
Ancak bunu genel bir kaide olarak alamayız.
Ramazan ayında lokantaların; hizmet seyrini oruç tutanların takvimine göre tanzim ederek iftar ve sahur hizmeti vermeleri ve bu şekilde farklı bir bereket kapısını çalmaları mümkündür.
Bu da tavsiye edilebilir.
Şüphesiz oruçlu birisinin yemek hizmeti vermesi kendisi için sıkıntılı olacaktır.
Bunu da baştan hesaba katmak lâzım!
Öte yandan, bilindiği gibi, oruç tutmaması mubah olan kimseler vardır: Hastalar, yolcular, muayyen dönemlerde kadınlar, yaşlılar ve çocuklar oruç tutmayabilmektedirler.
Bu sınıfların yemek ihtiyacının karşılanması için lokantada gündüz yemek hizmeti vererek kazanç elde etmek, kazancın helâl değerini ihlâl edici bir unsur değildir.
Müşteri profilinin içinde keyfî olarak oruç tutmayanlar yok mudur?
Vardır ve olur.
Ancak herkesin sevabı da, günahı da kendisine aittir.
Lokanta sahibinin, işin iç yüzünü araştırmak ve ona göre hizmet vermek gibi bir seçeneği yoktur, yetkisi de yoktur.
Esasen insan hüsn-ü zanla memurdur.
Böyle bir kişinin, hasta veya yolcu olduğuna hüsn-ü zan edebilir.
“Şu adama bak; oruç yiyor!” diye su-i zan etmekten iyidir ve fazilettir.
Kendisinin helâl kazancı, dürüst iş yapmasına bağlıdır.
Müşterinin oruç tutmama günahı veya vebali kendi kazancını kirletmez.
Fakat hizmet götürürken müşterinin orucunu ve ibadetini aksatmamasını temenni eder, bunun için duâ eder.

***

Sual: “1- Namaz sonrasında ‘Estağfirullah ellezî lâ ilâhe illâ hû’ demek bid’at midir? 2-Gündüz cemaatle kılınan namazlarda neden gizli okunuyor? Gece cemaatle kılınan namazlarda neden açıktan okunuyor?”

1. a) Namaz sonrasında duâ etmek bid’ât olmadığı gibi, sünnettir. Peygamber Efendimiz (asm) namazda tahiyyattan ve selâmdan sonra hangi duânın okunacağını soranlara: “‘Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın kulu ve elçisi olduğuna şehâdet ederim.’ deyin ve daha sonra da isteyen istediği duâyı seçip yapsın!” 1 buyurmuştur.
1. b) Namazın ardındaki duâyı tövbe ve istiğfara tahsis etmek hayır ve fazilet açısından şüphesiz daha güzeldir. ‘Estağfirullah ellezî lâ ilâhe illâ hû’ cümlesi bir tevbe ve istiğfar cümlesidir. Her yerde, her zaman, tevbe ve istiğfar için okunabileceği gibi, namazın, bilhassa farz namazın ardından da okunabilir. Şüphesiz böyle duâları açıktan okumaya gerek yoktur. Herkes ihtiyacı olan duâyı içinden okuyabilir.
Peygamber Efendimiz (asm): “Kim şu istiğfarı yaparsa günahları bağışlanır: ‘Estağfirullah ellezî lâ ilâhe illâ hüve’l-Hayye’l-Kayyûme ve etûbü ileyh.’ (Hayy ve Kayyum olan ve kendisinden başka ilâh olmayan Allah’tan mağfiret dilerim ve O’na tevbe ederim.)” 2
Yine Peygamber Efendimiz (asm) “Kim istiğfara devam ederse, Allah o kimse için her darlıktan bir çıkış, her üzüntüden bir sevinç yaratır ve onu hiç ummadığı yerden rızıklandırır.”3 buyurmuştur.
2- Gündüz cemaatle kılınan namazlarda kıraati gizli yapmak, gece cemaatle kılınan namazlarda ise kıraati sesli yapmak vaciptir. Bu vücubun illeti de, hikmeti de emirdir. Buna başka bir neden ve hikmet aranmaz. İbadeti ve ibadet şekillerini olduğu gibi kabul etmeliyiz.

DUÂ

Ey Mabud-u Bilhak! Ben yokken beni var ettin ve Kendi Zat-ı Akdesine kul ettin; Sana kulluğumda muvaffak eyle! İbadetlerimi itmam eyle! Kusurlarımı ikmal eyle! Hatalarımı setreyle! Günahlarımı mağfiret eyle! Senin Zat-ı Akdesine kul kalmamı nasip eyle! Âmin!

Dipnotlar:

1- Nesâî, Sehv, 56. 2- Riyâzu’s-Sâlihîn, 1871. 3- Riyâzu’s-Sâlihîn, 1870.

Image  

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*