Risale-i Nur Külliyatı’ndan olan Sözler’de, On Beşinci Sözün Beşinci Dalında insanın dört görevinden bahsedilir: “Bahusus mühim vazifesi müşahade ve şehadet ve dellâllık ve nezaret olan insan”1 Yine On Beşinci Sözde “Şeytanlar için o kandilleri birer taş yaptık” (Mülk Sûresi: 5) Âyetinin tefsirinde insanın beş sıfatından şöyle bahsedilmektedir: “Ey hakareti içinde mağrur ve mütemerrid ve ey zaaf ve fakr içinde serkeş ve muannid olan cin ve ins!”2
Yine aynı sözde insanın özelliklerinden bahsedilirken şöyle denilir: “Beşer, şecere-i hilkatin en son cüz’ü olan meyvesidir. Malûmdur ki, birşeyin semeresi, en uzak, en cemiyetli, en nazik, en ehemmiyetli cüz’üdür.”3
Yirmi Üçüncü Sözün ikinci makamında ise insanın mahiyeti anlatılmaktadır: “Evet ey insan! Sende iki cihet var: Birisi, icad ve vücud ve hayır ve müsbet ve fiil cihetidir. Diğeri, tahrib, adem, şer, nefiy, infial cihetidir.”4
İnsanın vazife-i asliyesi de şu şekilde anlatılmaktadır: “Belki, şöyle bir insanın vazife-i asliyesi, nihayetsiz makàsıda müteveccih vezâifini görüp, acz ve fakr ve kusurunu ubûdiyet sûretinde ilân etmek ve küllî nazarıyla mevcudâtın tesbihâtını müşâhede ederek, şehâdet etmek ve nimetler içinde imdadât-ı Rahmâniyeyi görüp şükretmek ve masnuâtta kudret-i Rabbâniyenin mu’cizâtını temâşâ ederek nazar-ı ibretle tefekkür etmektir.”5
Otuz Üçüncü Sözün Otuz Birinci Penceresinin “insan penceresi” olduğu, ‘pencere’nin başında yazılıyor. Bu pencerede insanın üç cihetle esma-i İlâhiyeye bir ayine olduğu bildiriliyor.
Yirmi ikinci sözde ise insanın beş özelliğinden şu şekilde bahsedilmektedir: 1- Kâinatın misal-i musağğarı, 2- Şecere-i hilkatın semeresi, 3- Şu âlemin bir çekirdeği, 4- Enva-i âlemin ekser numunelerini cami, 5- Güya o zihayat bütün kâinattan süzülmüş bir katre.
Yirmi Dördüncü Sözde de insandan şu şekilde vasıflandırılır: Şu kâinat sarayında bir nevi hademe olan insanlar, hem melaikeye benzer, hem hayvanata benzer, Melaikeye, ubudiyet-i külliyede, nezaretin şümulünde, marifetin ihatasında, Rububiyetin dellâllığında meleklere benzer; belki insanlar daha cami’dir. Fakat, insan şerire ve iştahalı bir nefsi bulunduğundan, melaikenin hilâfına olarak, pek mühim terakkiyat ve tedenniyata mazhardır. 6
Risale-i Nur’da insana verilen nimetler de ayrıca anlatılmıştır: 1- Hayr-ı mahz olan vücud. 2- Hassasiyetli bir hayat. 3- İnsaniyet. 4- İnsaniyet-i Kübra olan İslâmiyet. 5- İmanın nuru olan muhabbet. 7
Bu vasıflarla kendimizi tanımamızı ve gereğini yaparak kâmil bir insan olmamızı Cenâb-ı Allah cümlemize nasib eylesin. Amin.
Mehmet Bilgin
Dipnotlar:
1- Bediüzzaman Said Nursî, Sözler, 165
2- Bediüzzaman Said Nursî, Sözler, 166.
3- Bediüzzaman Said Nursî, Sözler, 163.
4- Bediüzzaman Said Nursî, Sözler, 290.
5- Bediüzzaman Said Nursî, Sözler, 294.
6- Bediüzzaman Said Nursî, Sözler, 321.
7- Bediüzzaman Said Nursî, Sözler, 324.
Benzer konuda makaleler:
- Bediüzzaman ve Risâle-i Nur hakkındaki bazı isnadlara cevaplar
- Bediüzzaman’dan talebelerine
- Şiddet ve silâhla barışa ulaşılamaz
- Bediüzzaman ve Risâle-i Nur hakkındaki bazı isnadlara cevaplar
- Entelektüeller Münazarat’ı mutlaka okumalı
- Risale-i Nur’da tevafuk ve tevafukat-ı gaybiyeler
- Terörün çözümü Bediüzzaman’da