Niyetimiz gerçekten hizmet olmalı

Hayatımızda yapacağımız işlerin temel projeleri ve planları niyetlerimizde saklıdır. Niyetimiz Allah için amel ve fiiliyat ise, neticesi de Allah içindir. Resulullahın (asm) yolunda Sünnet-i Seniyyeye ittiba yolunda amellere muvaffak olmak niyetimizde varsa fiillerimiz, amellerimiz de bu halleriyle sünnet ismini alacaktır.

Allah yolunda sünneti Resulullaha (asm) uygun olarak şu ahirzaman hadisatı içinde Kur’ân’a, imana, Risâle-i Nurların izah ve ispat ettiği imanî, Kur’anî hakikatlara hizmet ve hademelik yapmak niyetimizde varsa ve gerçekten samimî isek; bütün fiillerimizde, amellerimizde bunların görünmesi ve sergilenmesi lâzımdır.

Fiilerimizin, amellerimizin hizmet noktasından gerçekleştirilmesinde ki en önemli ve en mühim ilk adımı ise ihlâsla, rıza-i İlâhî noktasından hareketle yapılmasıdır. O’nun yolunda yapılan hiçbir fiilin O’nun rızasına muvafakiyeti yoksa hiçbir kıymeti ve önemi yoktur.

Hayırlı, Rabbimizin rızasına muvafık iş yapmanın birinci basamağı niyetimizde hayırlı, hizmet yolunda, Kur’ân’a ve sünnete uygun fiiller işlemek olmalıdır. Bir iş temelinden, çekirdeğinden nasıl başlarsa öyle devam eder…

Bildiğimiz ve bilmediğimiz bütün hayırları Rabbimizden, O’nun bitmez tükenmez hazinelerinden hizmet için, hademelik için boynumuzu bükerek istemeliyiz. O’nun kapısında, O’nun rızası için yalvarmalı ve hayırlı hizmet niyetlerimizin gerçekleştirilmesi için tevazu ile boyun bükerek isteyebilmeliyiz…

İyiliklerin iyilik getireceğini bilen tevhid ehli olarak, niyetimiz daima iyi ve güzel ameller, fiiller olmalı ve bu yolda  muvaffakiyeti de Rabbimizden isteyebilmeliyiz. Kötülüğün ve kötülerin bu yolda hiçbir dahline, iştirakine yol vermemeliyiz, müsaade etmemeliyiz.

Herkes emin olmalı ve bilmeli ki: ‘’Hizmet için, çalışır, gayret eder, çabalar, başka başka niyeti yoktur…’’ Mü’min ve muvahhid bir insanı, Müslümanın hizmet çizgisi bu olmalıdır. Gizli niyet, gizli amel, İslâma doğru hizmet noktasında Müslümanın en noksan ve yarım ameli olacaktır. Böyle bir fiilin doğru İslâmiyetin, doğru hizmetleri içinde mütalâa edilmesi mümkün değildir.

Herkesin, her zaman hizmet beklediği ve hizmete sahip çıkar diyebildiği kişi olabilmek ihsan ve ikramına mazhar olmayı, Rabbimizden en azından niyet olarak da olsa isteyebilmeliyiz…

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*