Öyle bir dâvâ bıraktın ki Üstadım!
Saf mı saf. Temiz mi temiz!
Halis ve muhlis!
Lekesiz ve pak!
İstikametli ve tutarlı!
Muhkem, sağlam, metin ve rasih!
Öyle insanlar yetiştirdin ki Üstadım!
Dürüst mü dürüst!
Doğru, ferasetli, basiretli ve iz’anlı!
İnsaflı, vicdanlı ve muhakemeli!
Sadakatli, metin, istikametli ve şaşmaz!
Gayretli, himmetli…
Öyle kimselere boyun eğmedin ki Üstadım!
Gaddar mı gaddar!
Katı, muannid, fesat!
Dalâlette, kindar, münkir!
Müflis, sarhoş, diktatör!
Hodgâm, enaniyetli, süfli!
Öyle prensipler getirdin ki Üstadım!
Şaşmaz, şaşırmaz!
Sarsılmaz, geri çekilmez!
Mağlûp edilmez, mağlûp olmaz!
Çürütülmez, zıddı ispat edilemez!
Vazgeçilmez!
Yanılmaz, yanıltmaz!
Gönüllerimize öyle ufuklar açtın ki Üstadım!
Ümmetin sıkıştığı zamanlarda hayatın her kademesine ve içine çözüm olan “belâğatı” getirdin!
Müsamahalı, nazik ve ihlâslı o mübarek dilinle Risâle-i Nurların bütün dünyaya yayılmasını sağladın!
İslâm’a doğru dâvet için, o muhlis ve temiz kalbinden çıkan “ihlâslâ”, dâvânı ebede yazdırmayı mümkün kıldın!
Peygamberleri adeta asrımıza geti-rerek yeni bir hizmet metodu ortaya koydun!
Siyasete “ilke” getirip siyasîleri uyardın!
Risâle-i Nur Külliyatının on cildi içerisine İslâm âleminin bütün hasadını, İslâm kültürünün hazinesi olan bütün değerleri sığdırdın!
Düşmanın kuyruğuna vurmadın. Zekice hareket ettin, ictimaî hayatı bildin. Adetullaha uydun. İbadette en küçük adaba riayet ettin!
Kur’ân’ı okurken ve dinlerken de, kâinatı okurken ve dinlerken de başkaları için değil sadece kendi nefsin için ders çıkardın ve ibret aldın! Bize ve insanlığa enfüsî daireye dönmeyi öğrettin.
En küçük haksızlığa razı olmayarak direndin, haksızlığa karşı tahammül-süzlüğü ayrı bir ihsan-ı İlâhî olarak bizlere miras bıraktın!
Temiz ve kudsî dâvân dünya zirvelerinde dalgalanıyor. Gönüllerde ma’kes buluyor. Her şeye rağmen kabrinde gülüp neşelendiğini hissediyor ve yolumuza devam ediyoruz.
Haşrin sabahını beklediğin bizce meçhul kabrinde, o masum ve mümtaz saff-ı evvellerinle hâlâ geride bıraktığın emanetçilerine ettiğin yardıma daha fazla ihtiyacımız var.
Kabrin nur, makamın cennet olsun aziz ve muazzez Üstadım!
Benzer konuda makaleler:
- Hakka vuslatın sene-i devriyesinde rahmet dilekleriyle
- Düştüler, düşecekler
- Nûr-u Kur´ân
- Dindarların yaşadığı değişim, dönüşüm!
- ‘Üstad, bütün İslâm âleminin üstadıdır’
- Merhametsiz siyasetin bir düsturu: “Hükûmetin selâmeti için şahıslar feda edilir”
- Meşveret ediniz, kararınızı kabul ederim
- Dünyaya ve olaylara Risale-i Nur ölçüsüyle bakmak
- 100 yaşında, umreden döndüğü gün vefat etti
- Beni hangi suçumdan dolayı öldürdünüz?
İlk yorum yapan olun