
Yeni Asya Vakfı Süleymaniye Konferans Salonunda gerçekleştirilen içtimai dersler devam ediyor. Yapılan ortak derslerde, ‘Risale-i Nur’un Meslek ve Meşrebi’ ele alındı.
Gazetemizde ilan edilen “İçtimai Derslerden” ikincisi 4 Aralık 2016 Pazar günü Yeni Asya Vakfı Süleymaniye Konferans Salonu’nda yapıldı. Derste ‘Risale-i Nurun Meslek ve Meşrebi’ üzerinde duruldu. Programda ilk olarak, Risale-i Nur’un bir düsturu olan ‘Risale-i Nur Talebeleri, Risale-i Nur’un dairesi haricinde nur aramamalı ve aramaz’ diye başlayan Bediüzzaman’ın 28. Mektub’u okundu.
İzahlarıyla batılı filozofları susturdu
“Evet, evliya divanlarını ve ulemanın kitaplarını çok mütalaa eden bir kısım zatların itirafıyla Risaletü’n-Nur’un verdiği zevk ve şevk ve iman ve iz’an onlardan çok daha kuvvetlidir.” düsturuyla devam edilen programda, bu sebeple Nur talebelerinin ehl-i tarikatın takip ettiği mesleğe ihtiyacının olmadığı anlatıldı. Programda, “Bediüzzaman, günümüze kadar gelen İslam bilginlerinin ve İbn-i Sina ve Farabi gibi hukemanın izah edemeyerek öldükten sonra dirilmek ve kader gibi meseleler Kur’ân ve hadislerle bize geldiği için inanır iman ederiz; ama akılla izah edemeyiz. Akıl bu yolda gidemez” dedikleri halde, Risale-i Nur küçük bir çocuğun da anlayacağı şekilde Haşir ve Kader meselesini izah etmiş ve bu konuları anlayamadığından itiraz eden batılı filozofları susturmuştur” ifadeleri dile getirildi.
Başka eserlere ihtiyaç bırakmıyor
Risale-i Nur’u okuyan fikir ve düşünce adamı Cemil Meriç’in ‘Batılılaşma cereyanı ilk defa Risale-i Nur kalesi önünde gerilemiştir’ tespitinin hatırlatıldığı içtimai derste, “Bu sebeple Bediüzzaman, “Risaletü’n-Nur, hakaık-ı imaniyeye dair ihtiyaçlara kâfi geliyor; başka eserlere ihtiyaç bırakmıyor” (Kastamonu Lahikası, 97.) buyurmuştur. Böyle bir hakikat kaynağı olan Risale-i Nuru bırakıp veya ona zarar verecek, Müslümanların kafasına şüpheler sokacak bid’a ve dalalete alet olacak ve Risale-i Nur hizmetini engelleyecek olan yayınları okumak ve onlara destek olmak ‘Takvayı, azimeti ve sünnet-i seniyyeyi ihyayı’ esas alan Risale-i Nur Talebelerine yakışmaz ve Risale-i Nur’un hakikat mesleğine tamamen aykırıdır” denildi. Soru ve Cevap bölümünde dinleyicilerden gelen çeşitli sorulara yine Risale-i Nur’un muhtelif yerlerinden ilgili cevapları bularak izah edildi.
Haber Merkezi
Benzer konuda makaleler:
- ‘Yüz elimiz de olsa, ancak nura kâfi gelir’
- SAMİ CEBECİ:Risale-i Nur, insanları kardeşlik potasında eritti
- Bediüzzaman’ı Risale-i Nur ile tanımak
- Risalelerin dili
- Nur mekteb-i irfanı içinde bir gazete: Yeni Asya
- Risale-i Nurlar’ın Dili ve Sadeleştirme
- Mesuliyetsiz, lezzetli ve zevkli
- Risale-i Nur mesleğinde ölçüler
- Hak ve hakikat mesleğinde iş görüyoruz
- Bu zamanın cereyanları ve Risale-i Nur

“Asrın müellifi Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin telif ettiği Risale-i Nur’ların medyadaki katıksız dili olmaya özen gösteren Yeni Asya, sağduyulu çizgisinden ödün vermeden ‘doğrunun yanında haklının sesi’ olarak milletimizin gönlünde taht kurmuş bir misyon gazetesidir.”
İlk yorum yapan olun