
Eğer bir saç hakikî olarak Lihye-i Saadetten olmazsa, madem zâhir hale göre öyle telâkki edilmiş ve o vesilelik vazifesini yapıyor ve hürmete ve teveccühe ve salâvata vesile oluyor; katî senetle o saçın zâtını teşhis ve tayin lâzım değildir.
Bugün Refet Beyin bir mektubunu aldım. Lihye-i Şerife hakkındaki suali münasebetiyle diyorum ki:
Yine o vakit hatırıma geldi ki: Acaba her camide bulunan, sened-i sahih ile bu saç Hazret-i Risaletin saçı olduğu sabit midir ki, ona karşı ziyaret makbul olabilsin?
Birden hatıra geldi ki, o saçların ziyareti vesiledir. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâma karşı salâvat getirmeye sebep ve bir hürmet ve muhabbete medardır. Vesilelik ciheti o şeyin zâtına bakmaz, vesilelik cihetine bakar. Onun için, eğer bir saç hakikî olarak Lihye-i Saadetten olmazsa, madem zâhir hale göre öyle telâkki edilmiş ve o vesilelik vazifesini yapıyor ve hürmete ve teveccühe ve salâvata vesile oluyor; katî senetle o saçın zâtını teşhis ve tayin lâzım değildir. Yalnız, aksine katî delil olmasın, yeter. Çünkü telâkkiyât-ı âmme ve kabul-ü ümmet, bir nevi hüccet hükmüne geçer.
Bazı ehl-i takvâ, böyle işlerde, ya takvâ veya ihtiyat veya azîmet noktasında ilişseler de, hususî ilişirler. Bid′a da deseler, bid′a-i hasene nevinde dahildir. Çünkü vesile-i salâvattır.
Refet Bey mektubunda diyor: “Bu mesele ihvanlar beyninde medar-ı münakaşa olmuş.” Kardeşlerime tavsiye ediyorum ki, inşikaka ve iftiraka sebebiyet veren münakaşa etmesinler. Yalnız müdavele-i efkâr suretinde, nizâsız mübahaseye alışsınlar.
Lem’alar, On Altıncı Lem’a, Hâtime, s. 272
LÛGATÇE:
Lihye-i Saadet: Peygamberimizin (asm) saç ve sakalının taneleri.
re′s-i mübarek: mübarek baş.
müsâvi: eşit, denk.
telâkkiyât-ı âmme: umumî anlayış, genel telâkki.
ihvan: kardeşler.
beyn: ara, arası.
inşikak: Parçalanma, kırılma.
müdavele-i efkâr: Fikir alış-verişi.
nizâ: Çekişme, kavga.
mübahase: sohbet, konuşma.
Benzer konuda makaleler:
- Hicret esnasında yaşanan mu’cizeler
- Hicret esnasında yaşanan mu’cizeler
- Ayasofya’da “kilit” var
- Hirâ Dağı çağırdı: “Ya Resûlallâh, bana gel!”
- Hicret esnasında yaşanan mu′cizeler-Hirâ Dağı çağırdı: “Ya Resûlallâh, bana gel!”
- Hadislerde teşbihten hakikate geçemeyen inkâra sapar
- Resûl-i Ekrem’in (asm) vefatı
- Mi’rac Gecesi’nin sabahında yaşanan mu’cize
- Ramazan’ın hürmetine ümmete imdat eyle
- “Fesad-ı ümmetim zamanında kim sünnetime sarılırsa…”

Kur’an’ı çağa tefsir ederek, “Ben kimim, nereden geldim, nereye gidiyorum, bu dünyadaki vazifem nedir?” sorularına cevaplar sunan, “iman-ı tahkiki”, “ahlâk” ve “istikamet” rehberi Risale-i Nur Külliyatı’nın müellifi.
İlk yorum yapan olun