Tahir Gürdere

Bediüzzaman’ın önde gelen talebelerinden Zübeyir Gündüzalp, 1950’de Ankara Üniversitesinde verdiği ve Üstadın tensibiyle Sözler’in sonuna konulan konferansının bir yerinde Nur Talebelerinin meziyetlerini ve hizmetlerini anlatırken şöyle diyor:

“Hattâ ‘Belki hapse atılırım, Nur Risalelerimi vermezler, çalışmaktan mahrum kalırım’ diye bazı Nurları ezberleyen talebeler olmuştur.”

Burada sözü edilen talebelerin en çok bilinen örneklerinden biri, geçen hafta Hakkın rahmetine kavuşan Nazillili Tahir Gürdere idi.

Vefatıyla ilgili haberlerde, onun bu özelliği şu şekilde ifade edilerek yeniden hatırlatıldı:

“Hiç durmadan 12 saat ezbere Risale-i Nur okuyabilen, Said Nursî’nin mahkemelerdeki müdafaalarını, mektuplarını ve hattâ eski Said dönemi olarak nitelendirdiği gençlik yıllarında yazdığı kitapları ezbere bilen Gürdere, bu sebeple çevresinde Teyp Tahir olarak anılıyordu.”

Biz de Risale-i Nur okumaya ve Nur derslerini takibe başladığımız ilk gençlik dönemlerimizde “Teyp Tahir Ağabey” adını duymuştuk.

Bir defasında Kütahya’ya gelip derse katıldığında, ezberden okuduğu bahsi dinlemiştik.

Son görüşmemiz, Üstadın vefatının 50. yılı etkinlikleri kapsamında 2010 Aralık’ında İzmir Temsilciliğimizin organize ettiği “Demokratik açılım ve Said Nursî” konulu panelde oldu.

Moderatörlüğünü Süleyman Kösmene’nin yaptığı, konuşmacı olarak Prof. Dr. Ahmet Battal ve Prof. Dr. Doğu Ergil’le bizim katıldığımız paneli ön sırada izleyenlerden biri Gürdere idi.

Panel sona erdiğinde, bizim konuşmamızda geçen bir konuyla ilgili olarak ayağa kalkıp katkıda bulunan kısa bir konuşma da yapmıştı.

O yaşında, kısa süre önce yine bir rahatsızlığı sebebiyle hastanede tedavi görüp çıkmış olmasına rağmen panelimize gelip konuşmaları baştan sona takip etmesi ve ayrıca bizzat söz alması, özellikle Nur Talebelerine has bir hizmet dinamizminin çok çarpıcı bir örneğiydi.

Vefatı ve defniyle ilgili, “Teyp Tahir Ağabey dualarla” başlıklı sürmanşet haberimizde kullandığımız fotoğraf, o zamanki hastalığında eski Yönetim Kurulu üyemiz Selahaddin Akyıl ile Bornova Temsilcimiz Salih Sütçüoğlu’nun, kendisine yaptığı hastane ziyaretinde çekilmiş.

Tahir Gürdere, fıtrî olarak adeta veda pozu verdiği o fotoğraf karesindeki neşeli ve enerjik görüntüsü ile de hafızalarımızda yaşayacak.

Cenab-ı Hak ona ve onun gibi zor şartlarda hizmeti omuzlayıp bugünlere getiren ve bayrağı genç nesillere devredip berzahtaki menzillerine intikal eden bütün Nur kahramanlarına, bu meyanda hassaten 1961 yılında iade kararı verilen Nur risalelerini almak için gittiği karakolda hunharca işkence görüp dövülerek katledilen unutulmaz Nazilli şehidi Mehmet Oğuz’a rahmet eylesin, hepsinin mekânları Cennet olsun.

Ve bizleri de onlar gibi ihlas ve istikamet çizgisinde devam ve sebata muvaffak eyleyip, terhis vakti geldiğinde hüsn-ü hatime ile son nefesimizi verdirerek aynı menzilde buluştursun.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*