Teröre Said Nursî Çözümü ve âkiller

Bundan dört yıl önce terörü bitirme hedefiyle gündeme getirilen ve önce “demokratik açılım” adıyla anılıp sonra “millî birlik ve kardeşlik projesi” ismiyle devam ettirilen, ama görünüşte “Habur kazası”na takılan süreç başladığında Yeni Asya olarak bu yöndeki gayretlere desteğimizi her vesileyle dile getirirken, sürecin başarısının en önemli şartlarından birinin, bu konuda yüz yıl öncesinden itibaren çok orijinal ve gerçekçi çözümler önermiş olan Bediüzzaman Said Nursî’ye kulak vermek olduğunu ısrarla tekrarlamıştık.

“Said Nursî’ye de kulak verin, Açılım Said Nursî ile başarılır” gibi manşetlerimiz ve aynı manayı vurgulayan köşe ve dizi yazılarımız bunun tarihî kayıtları olarak arşivlerdeki yerini aldı.

Keza o dönemde Genel Yayın Müdürümüz Kâzım Güleçyüz’ün hazırladığı “Demokratik Açılım ve Said Nursî” kitapçığını özel bir çalışma kapsamında hem gazeteyle birlikte dağıttık; hem de hükümet üyeleri, milletvekilleri, bürokratlar, Genelkurmay, rektörler, valiler, emniyet müdürleri, büyükelçilikler gibi çok sayıda adrese ulaştırdık.

Gittiği her yerde olumlu akisler uyandıran bu çalışma, geçen yıl Güleçyüz tarafından güncellenip geliştirilerek tekrar gündeme getirildi, önce “Teröre Said Nursî Çözümü” başlığıyla gazetede dizi yazı olarak yayınlandı, sonra Yeni Asya Neşriyat tarafından kitaplaştırıldı ve 2. baskıyı yaptı.

Bu kitap da Tire Temsilciliğimizin özel bir çalışmasıyla Türkiye’deki bütün vali ve emniyet müdürlerine gönderildi; yine mâkes buldu.

Son olarak bu kitabı, çözüm sürecinde halkla temas etmek üzere oluşturulan Âkil İnsanlar Heyetine ulaştırmak için bir çalışma yaptık. İsmail Tezer, heyet üyelerinden, mail adreslerini tesbit edebildiğimiz 47 isme şu mesajı gönderdi:

“Âkil İnsanlar Heyeti üyesi olarak yaptığınız çalışmalara katkısı olabileceğini düşündüğümüz ‘Teröre Said Nursî Çözümü’ adlı kitabımızı size ulaştırmak istiyoruz. Arzu ve tercihinize bağlı olarak, metnini mail yoluyla gönderebileceğimiz gibi, kitap halinde basılmış şeklini de iletebiliriz. Kitap olarak ulaşmasını isterseniz, adresinizi bildirmenizi rica ediyoruz. Selam ve saygılarımızla.”

Bu mesajın altında, kitaptan bazı başlıklar da yer alıyordu:  * Kanı durdurmak * Hesaplaşma mı, helalleşme mi? * Öldürmek çare değil * Said Nursî ve BDP * Üniter yapıyı kim bozuyor? * Üniter yapı ve ortak değerler * Millî birlik ve demokrasi * Anadilde eğitim * Ağalık nasıl aşılır? * Töre ve terör.

Mesaj gönderdiklerimizden 11’i dönüş yaptı. Abdurrahman Dilipak ve Prof. Dr. Baskın Oran dosyayı mail yoluyla; Ahmet Taşgetiren, Etyen Mahçupyan, Mustafa Armağan, Prof. Dr. Fuat Keyman, Murat Belge, Doç. Dr. Vahap Coşkun ve Doç. Dr. Yücel Sayman kitap olarak talep ettiler.

Prof. Dr. Erol Göka “Çok teşekkür ederim, Allah razı olsun, Üstadın kitabını Aksaray’da dostlarımız hediye ettiler;” Prof. Dr. Şükrü Karatepe “Millî meselemize gösterdiğiniz alâkaya teşekkür ederim. Sözünü ettiğiniz kitap bende var” diye mesaj gönderdiler.

Konuya yakın ilgi gösteren aktif okurlarımızdan Mustafa Hızlı da, bir önceki kitapçığımızı Prof. Dr. Hayrettin Karaman’la Yard. Doç. Dr. Levent Korkut’a verdiğini ve özellikle Korkut’tan çok olumlu kanaatler aldığını iletti.

Derken, Said Nursî’nin adı, Doğu Anadolu heyetinin raporunda Şeyh Said’le birlikte “iki pınar” nitelemesi ve iade-i itibar talebiyle yer aldı.

Sonuç olarak görünen o ki, Said Nursî’nin süreç açısından taşıdığı çok özel önemin anlaşılması için çalışmaları daha fazla arttırarak devam ettirmemiz gerekiyor.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*