EURONUR ÖZEL

Ümmetim 15 Kötülüğü İşlerlerse Başlarına Belalar İner

Bir Hadis Ve Düşündürdükleri

Özel Makale /ümmet

Bazı tarihi olaylar var ki, zaman denen devranın içinde köşe taşlarıdır. Onları iyi anlamak, doğru neticeler çıkarmak için önem arz etmektedir. Peygamber Efendimiz (a.s.m.) zamanın akışı içinde ümmetinin başına gelecek böyle önemli olaylardan haber vermiştir. Bu açıklamalar ümmetine birer yol gösterici, deniz feneri gibidir. Ümmeti onlarla karşılaştığında yolunu bu açıklamalarla bulmaya çalışsın diye yapılmış uyarılardır.

Hadislerde Geçen Kritik Uyarılar

Aşağıdaki hadis-i şerif de böyle yol gösterici ve ümmeti uyarıcı mahiyettedir.

Ali b. Ebî Tâlib (r.a.)’den rivayete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Ümmetim on beş kötülüğü işlerlerse başlarına belalar iner.” Ey Allah’ın Rasûlü onlar nelerdir? Denildi. Buyurdular ki:

  1. Ganimet (mal, kredi, sermaye) belli kişiler arasında devrettiği zaman,

  2. Emanet, ganimet sayılıp emanete riayet kalmadığı zaman,

  3. Zekat angarya ve cereme sayıldığı zaman,

  4. Erkekler hanımlarına itaat edip,

  5. Annelerine saygısız davrandığı zaman,

  6. Kişi arkadaşına karşı iyi olup,

  7. Babasına sıkıntı çektirdiği zaman,

  8. Mescidlerde Allah ve Rasûlünün istemediği sesler yükseldiği zaman,

  9. Aşağılık kimseler topluma reis olduğu zaman,

  10. Bir kimseye şerrinden korkulduğu için ikram edildiği zaman,

  11. Her türlü içkiler bol bol tüketildiği zaman,

  12. Lüks ve israf olan ipekli elbiseler giyildiği zaman,

  13. Şarkı söyleyen kadın sanatçıların çoğalıp her iş için çağrıldıkları zaman,

  14. Her türlü çalgı aletleri kullanıp elde edildiği zaman,

  15. Bu ümmetin sonradan gelen nesilleri önceki atalarını lanetlediği zaman,

“İşte o zaman ve durumlarda bir kızıl rüzgar veya topluca yere batmak, veya şekil ve kılık değişmesi gibi belaları bekleyin.” (Tirmizî, 2210)

Tarihin Çarpıtılması ve Sonuçları

Ebû Hüreyre (r.a.)‘den rivayete göre ise, bu son madde biraz daha geniş olarak aşağıdaki şekilde gelmiştir: “Bu ümmetin sonradan gelen nesilleri önceki atalarına lanet okudukları zaman bu durumda kızıl rüzgarı gözetleyin, depremleri gözetleyin, topluca yere batmaları bekleyin, kılık değiştirme olaylarını bekleyin, taşlanma olaylarını gözetleyin. İpi kopan kolyenin tanelerinin birer birer dağılıp gitmede birbirini takip etmesi gibi değişik alametleri bekleyin.”

Bu son madde, tarihi gerçeklerin gizlenip yanlışın doğru gibi aktarılacağı ve insanların gerçeklerden uzak geçmişini ve tarihini kötüleyeceğini haber vermektedir. 600 sene İslamiyet’in bayraktarlığını yapmış, milyonlarca şehit vermiş, milyonlarca evliya içinden çıkarmış olan Osmanlı’nın yüz yıldan beri kötülenmesi bu hadisin ifadesine uygun düşmüyor mu? Arşivlerin kapalı tutulup gerçeklerin gizlenmesi, kahramanların hain gibi gösterilmesi bir anlam ifade etmiyor mu?

Çözüm: İlmi Yayma Sorumluluğu

Gerçek tarihi bilgilerin gizlenmesinin ne kadar büyük bir hata olduğunu aşağıdaki hadis-i şerif net bir şekilde ifade ediyor.

Bundan kurtulmanın çaresini yine Peygamber Efendimiz’den (a.s.m.) dinleyelim:

Cabir (r.a.) rivayet ediyor: “Bu ümmetin sonradan gelen nesilleri evvelki atalarını lanetledikleri zaman kimin yanında (doğru) bilgi varsa açıklasın. O gün ilmi gizleyen kimse Allah’ın Muhammed’e indirdiğini gizlemiş gibidir.” (Mucemul Evsat, Hadis No: 430, C.1, s.136)

Benzer konuda makaleler:

Ali Sarıkaya

Adana'nın Saimbeyli İlçesi Çeralan Köyünde doğdu. İlkokulu köyünde, ortaokul ve Liseyi Konya İHL de okudu. 1976 da İstanbul Yüksek İslam Enstitüsünden mezun oldu. Milli Eğitimin çeşitli okullarında öğretmenlik ve idarecilik yaptı. Osmaniye'de yaşamaktadır. Osmaniye'de yerel… Devamı »

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu