Valla Billa Ben Yapmadım!

Necmettin Erbakan
Olmak ile geçinmek farklı şeylerdir. Geçinmenin pozitif anlamı yoktur. Kendisinde olmayan bir sıfatla görünmek, menfaatlenmek, belli bir hedefe yürümek ve mevkii sahibi olmak için istismarda bulunanlara geçinen diyebiliriz.

Siyasette bunun yansıması daha kötü olur. Bağırır çağırır, iş ciddiyete binince toz olur. Buna en iyi örneklerden birisi Erbakandı. Bağımsız olarak Konya´dan Milletvekili seçilince, mangalda kül bırakmamıştı. Adil Düzen´ci Hoca 12 Mart´çıların ayak seslerini duyar duymaz soluğu İsviçre´de almıştı. Sağ cepheyi bölüp halk partisini iktidar yapmak için din düşmanları Muhsin Batur ile Turgut Sunalp kendisini Türkiye´ye gelmeye razı edene kadar ak ile karayı seçmişlerdi. Atatürkçülerden tam destek alınca meydanlarda yine atıp tutmaya başlamıştı. Renkliydi, renksizdi… Batıcıydı, liberaldi ve makarnacıydı… Bugün için tiyatro diyebilirsiniz… Fakat o günlerde kemalistlerin işine çok yaramıştı. İmam Hatip okullarına öyle sahip çıkmıştı ki, Adalet Partisini İmam Hatip düşmanı ilân etmişti. Hatta Demirel´i İmam Hatiplerin ortakısmını kapatmakla suçlamıştı, meydanlarda… Kadere bakınız ki, 28 Şubat kendisini mahkum etmeye kalkışınca; tüm İmam Hatiplerin Demirel tarafından açıldığını, kendi partisinin bir kez bile Millî Eğitim Bakanlığına sahip olmadığını ve dolayısıyla kendisinin suçsuz olduğuna böylelikle isbata çalışıyordu. Doğrusu, valla billa ben yapmadım, diyordu.Image

Yedinci senesine giren şu Erbakan zedelerin durumu da aynı günleri çağrıştırıyor. Bir başçavuşa sözü geçmeyenlerin koca koca generalleri, kemalistlerin deşifre olmuş azı dişlerini ve ihtilallerle semizlenenleri içeriye almaları elbette AKP´nin işi olamaz. Onların da bağlı bulunduğu güç merkezleri arasındaki mücâdelenin yansımaları Türkiye´nin havasına da yansıyor. Neo libarallerin ağırlığı demokratlarla hissedilir olunca, neocon´ların deşifre olmuş kapı kulları sıkıntıya girdiler. Asıl tezgahı kurtarmak için deşifre olmuş bir kaç militanın kurban verilmesi, felâket olmasa gerek. Fakat bütün bunlarda siyasî iktidarın, başbakan veya Cumhurbaşkanının insiyâtifini arayanlar, büyük ayıba düşerler. Daha şimdiden valla billa biz değiliz diyorlar. İşi bağımsız yargıya yıkıyorlar.

Geçinenlerin şu zillet verici hali bana bir fıkra hatırlattı. Karda aç kalan kurt köye inmeyi denemiş. Köpekler kokuyu alınca topluca kurdu kovalamaya başlamışlar. Karda koşmaya yetenekli kurdun kaçtığını gören köyün köpekleri teker teker dönmüşler. Küçük bir fino hızını alamayıp neşe içinde kurdu köyün dışına kadar takip edince, kurt küçüğün yalnızlığın farkına varmış ve pençesini kaldırmış. Durumun vehametini gören küçük karabaş arka ayaklarının üzerine dikilip kurda; Şaka! Şaka! demiş. Fıkranın gerisini zekâvetinize havale ederek diyorum ki, paşaları içeriye tıkan kuvvet zaafa uğrar da, diğer kuvvet öne çıkarsa, şaka diyecek zaman da kalmayabilir. En iyisi, AKP´nin bütün bu operasyonların kendisinin dışında yapıldığını hem hal diliyle hem de beyanlarıyla îlân etmeleridir. Gerçi, başbakanımız denge çubuğunu mükemmel kullanıyor. Danışmanları çok zekî… Toplumun gazını şimdilik alıyorlar. Fakat şu İsrail meselesinde iyice çuvalladılar. Hem silah alacaksın, hem de İsrail´e gazete lîsanıyla bağırıp çağıracaksın. Bu kadarını da millet yememeli değil mi?

Image

Benzer konuda makaleler:

3 Yorum

  1. Bu şekildeki yorumların pek hoş olmadığını söylemek lazım.Müslümanlar neden birbirileri ile uğraşsınlar ki?
    Elden ancak bu kadarı geliyor.Daha güçlü gelmek lazım.Ama islami açıdan rahat değilmiyiz şu dönemde diğer iktidarlara göre.İşte fırsat çalışma zamanı insanlara islamı anlatma zamanı.Gerek yok yani bu tip yorumlara…Yorum yapılacak o kadar farklı alanlar var ki.

  2. Bunlar kadayıfın altını da üsrünü de kızarttılar. Şerbetcilerde şerbeti kaynatıp üzerlerine döktü mü, olan cennet vatanıma oluyor.dini siyasete alet edip, benim başörtülü bacımın istikbalini karartıyorlar. sapla samanı karıştırıyorlar süfyanı sütten çıkmış AK kaşık gibi milletin önüne koyuyorlar. Günümüzün hicaz daki kamburu bunlar olmasın.

  3. Valla Billa Ben Yapmadım!

    kim yaptı DEMOKRATLAR, tabii ki demokratlar imam hatip lisesine sahip çıkacak, başörtüsüne sahip çıkacak….
    dini siyasete alet etmeden.

    ama ne yazık ki yaptıklarınız, yapılanları kazanılanları tamamen ortada bıraktı. sahipsiz kaldı.

    hala başörtüsü meselesi çözeceğiz diye oy aldınız. malesef geçmişte mhp nin çözdüğü çözdünüz.
    dindar öğrenci malesef sizin gibi sponsor bulamıyor ama,
    saf anadolulum varını yoğunu satıp çocuğunu dünyanın bir ucunda okutuyor.

    siz çözüm aramaya devam edin. “beyaz müslümalar” oluşmasına zemin hazırlayın. islamiyeti yozlaştırp müslümanları süfyana dost etmeye devam edin. içerdeki gazze problemini çözememişken, ülkeyi donkişotun yel değirmenlerine saldırması gibi, anlamsız şeylerle akıldan ziyade hisse yönelik günlük siyasetle oyalamaya devam edin.

    DOĞRU SİZ YAPMADINIZ.

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*