Olumlu ve olumsuz tepkileri şimdi burada deşifre edemem, zira Yeni Asya imtihanda. Müdakkik nazarların önünde ve sahnede.. İki kelimeyi kat’iyyen telâffuz etmeden, emme basma tulumba gibi başını sallamadan sorulara cevap vermek zorunda. Sorgulayan da misyonumuz olsun.. İşte bir kaç soru:
Misyon soruyor: Halk oylamasına sunulan bu paket, darbe anayasasında bir gedik açıyor mu?
Yeni Asya: Gedik açıyormuş. (Dikkat lâzım: ne “evet” dedi, ne”hayır.”)
Misyon: Pekâla gedik açıyorsa, bu gedik mukaddes mi?
Yeni Asya: Pek de söylenemez.
Misyon: O kahpe rüzgâr nereden eserse essin artık bir halt edemeyecek mi?
Yeni Asya: Eğer o gediğin oylaması, Yeni Asya cephesinde de bir “gedik” açmazsa, hatta senaristler tarafından öyle bir art niyet güdülmüyorsa, ya da güdülüyorsa bile, Yeni Asya kendini güttürmezse, dik ve sağlam duruşuna devam ederse; o zaman o kahpe rüzgâr nereden eserse essin, bir halt edemez.
Görüyorsunuz ya, aziz okurlar, Yeni Asya’nın işi bayağı zor. Yeni Asya’nın misyonu bu ve benzeri soruları, 12 Eylül gününe kadar, “evet”i ve “hayır”ı (tavsiye mânasında) telâffuz ettirmeden ve emme basma tulumba gibi başını sallandırtmadan sormaya devam edecek.. Üstelik tribünlerden ona seslenip, ona “evet”i ve “hayır”ı dedirtmeye çalışan art niyetliler var. Buna rağmen şu ana kadar bu imtihanı yüzünün akıyla getirdi.
***
Yeni Asya’yı iyi okumak lâzım. Bundaki muradımız, onu satır satır okumanın ötesinde, onun bugün sergilediği tavrı ve duruşu iyi okuyabilmektir. Zira bu iyi okunmazsa, bu duruş ve tavrından dolayı kendi okurunun serzenişine bile maruz kalabilir ki, bu da haksızlık olur.
Yeni Asya bugün, sükût ve sükûnetiyle ders veriyor. Bütün medyanın kapıldığı genel havaya kendini kaptırmıyor. Riya, nifak ve fitne kokan politik manşetlere itibar etmiyor. Sıradışı manşetleriyle ezber bozmaya devam ediyor. Kısa bir süre sonra “fıss” diye sönecek heyecanları pompalamıyor. Akıl tutulmasına yol açacak söylemlerden sakınıyor. Basın dünyasındaki husuf ve küsufa (siyasî ve fikrî ay ve güneş tutulmasına) seyirci kalmıyor, açılmaları için fiilen dua ve niyazda bulunuyor. Halkının nazarını, “kuşa bak” diyerek bir tarafa çevirtip sonra da yüzüne amansız tokadı indirecek senaryolar karşısında, okurlarının nazarını “kuş”tan (yani yontula yontula kuşa çevrilen nesnelerden) çevirip hakikî maksada tevcih ettiriyor.
***
Üstâd Hazretlerinden cây-ı dikkat bir hâdise: “Bir zaman, bu garazkârâne tarafgirlik neticesi olarak gördüm ki, mütedeyyin bir ehl-i ilim, fikr-i siyasîsine muhalif bir âlim-i sâlihi, tekfir (kâfirlik) derecesinde tezyif etti. Ve kendi fikrinde olan bir münâfığı hürmetkârane methetti. İşte siyâsetin bu fenâ neticelerinden ürktüm, ‘şeytandan ve siyâsetten Allah’a sığınırım’ dedim, o zamandan beri hayat-ı siyasîyeden çekildim.” Üstâd’ın burada kastettiği mutlak siyaset değildir. Öyle olsaydı, “Üçüncü Saîd” döneminde yeniden siyasete bakıp, müsbet siyaseti önümüze koymazdı.
Gündemdeki siyaset de Allah’a sığınılacak ve kaçınılacak bir siyasete dönüşmüştür ki, gözlerimle şahit oldum ve kulaklarımla işittim; bir mü’min diğer bir mü’min kardeşine, “eğer sen tercihini ‘….’ dan yana koyarsan benim kardeşim olamazsın”.
Gel de böyle bir siyâsetten Allah’a sığınma!..
Benzer konuda makaleler:
- Yeni Asya´dan zorunlu bir açıklama
- Anma programı teklifi
- Yeni Asya âlet olmaz
- Yeni Asya Satış Pazarlama Koordinatörü Faik Altun: Renkli faaliyetlerimizle “Kocaeli”de olacağız
- Yeni Asya: Demokratlara nokta-i istinad
- Yeni Asya Yeni Asya
- Anayasanın 25. maddesi ve Yeni Asya
- Var mı böyle bir gazete?
- Allah, Kendisine kul olanın sırtını padişaha bile keselettirir!
- Yeni Asya 6’lı masanın neresinde?
Eğitimci – Şair – Yazar
selamun aleyküm mikail abi yzilarinizi ilgiyle vebegeniyle okuyorum ama son iki yazinizi gercekten tebrik ediyorum,kafamizdaki kargasayi kaldirdiniz cemaatimizin cizgisini aciklayici ve durumu ozetleyen cok guzel yazilardi allah devamini getirsin allah basiretinizi arttirsin selametle