Yeni Asya ve genç kardeşlerimiz

Hadis’i Şeriflerde bildirilen ahir zamanda gelecek mühim ve müthiş şahısların çıktığı, bu müthiş korkulu ve karanlık asrın yozlaştırıldığı ve herkesin ümitsizliğe kapıldığı bir zamanda hiçbir semere vermeyen fikir çöllerinde, genç kardeşlerimizden taze fidanlar, taze çiçekler yetiştirmeye büyük bir gayretle çalışan Yeni Asya Gazetesi ve bu neşriyatın dergileri, kitapları kimsenin müstehzi, büyük ekseriyetin de takdirkâr bakışları altında bu mukaddes hizmetteki muvaffakiyeti takdire şâyan olmuştur.

Kur’ân da birçok âyetteki (Siz istikamette olduğunuz müddetçe başkalarının yanlışları size zarar vermez.) düsturundan yola çıkmış Gazetemize ve dolayısıyla Yeni Asya camiasına yapılan hiçbir ölçüye ve tartıya sığmayan ve düne kadar beraber olduğu kardeşlerinden gelen sadece tarafgirlik yüzünden akla mantığa uymayan hücumlara karşı itidâl ve metanetini bozmadan Nurlu yoluna ve Risale-i Nur’un ruhuna uygun neşriyatına devam etmektedir.

Gazetemiz Yeni Asya Risale-i Nur’daki değişmez şu hakikatleri daima rehber etmiştir.

Yeis, aczden gelir.

Yeis, mani-i herkemâldir.

Hamiyet, şiddet-i mevanie (maniler) karşı şiddetle metanet etmektir.

Çabuk yeise inkilâb eden hamiyet, hamiyet değildir.

İşte bu inançla Hz. Üstadın neşriyata dair sözlerine uyarak ittihadı esas alan ve İslâm kalesinin burçlarında dalgalanan, neşriyatın yüz akı Zülfikar, Uhuvvet, İhlâs, İttihad gibi sağlam temelleriyle Yeni Asya olarak yarım asrı aşan uzun bir yolculukta hiç taviz vermeden yoluna devam etmektedir.

Bu karanlık asırda ümitsizliğe karşı yine Hz. Üstada kulak verelim:

“Evet, evet… Eğer sivrisinek tantanasını kesse, bal arısı demdemesini bozsa; sizin şevkiniz hiç bozulmasın…” diyerek, içerden ve dışardan çeşitli şekillerde gelen hücumlara karşı Yeni Asya hiçbir şekilde sarsılmadan manevî cihadına devam etmektedir. Evet mesleğimizde İhlâs-ı tammeden sonra en büyük esas, sebat ve metanettir.

Şimdiye kadar istimal edilen kötü ifadelere karşı gazetemiz Risale-i Nur’daki kavl-i leyyin ile mukabele etti. Ve yine kavl-i leyyin ile ifade edeceklerini ümit ediyoruz. Ve Risale-i Nur hakikatlerini neşretmekte hiç kimseye boyun eğmeyeceklerini kahramancasına gösteriyorlar.

ŞAŞMAZ ÖLÇÜSÜ RİSALE-İ NUR’DAN

Yeni Asya tam elli yıldır şahlanan
Bütün engelleri aşan küheylan
Şaşmaz ölçüsü Risale-i Nur’dan

Budur manevî cihad, budur kahraman

Her gün verirsin bize şevk ve umut’u
Ey başımızın üstündeki rahmet bulutu
Şimşeklerle haykırmadasın, Lâ taknatu
Nur tahtına kurulmuş koca bir sultan

Daim ışık veren kandil gibi yanarak
Hakikat söylemede fecirlerden berrak
Ölümsüz gerçeği nur kâsesinde sunarak
Her yazısı, her hamlesi sanki bir destan

Elli yıl önce sulandı kurumuş toprak
Baharın müjdesi oldu açıldı yaprak
Dalgalandı her yana taşınan bayrak
Alkışladı ins, cin, melek ve bütün cihan

Zafer, zafere gönülden inananların
Bu mukaddes hizmete baş koyanların
Ümitvar ol müjdesini hep duyanların
İşte budur Nurlar’dan alınan nişan

Haykırmış fırtınada kar’da dolu’da
Silinmez izler bırakmış geçtiği yolda
Nur’dan bir ağ örmüş Anadolu’da
Aydınlanmış bu mukaddes vatan

Asr’ın dertlerine Nur’dan dermanımız var
Gönüllerde kaynayan volkanımız var
Aç yelkeni Nur yolcusu rüzgârımız var
Fırtınalarda sığınılan en güzel liman

Hasan Şen

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*