Yeni Asya ve seçim

Image
Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da toplanan Siyasî Heyetimizin, 29 Mart yerel seçimiyle ilgili olarak yaptığı görüşme ve değerlendirmelerden çıkan neticeleri kısaca özetlersek:

* Kurulduğu günden beri, kamuoyunca çok iyi bilindiği gibi DP-AP-DYP çizgisine destek vermiş olan Yeni Asya, bu çizginin şu andaki partiler içerisinde DP tarafından devam ettirildiği tesbit ve kanaatiyle, 29 Mart yerel seçiminde bu partiye oy verilmesi gerektiğini düşünüyor.

* 1970’ten bugüne kadar yapılan genel ve yerel seçimlerin hiçbirinde değişmemiş olan bu tercih, Risale-i Nur’daki ölçüleri esas alarak yapılan meşveretlerde alınan kararlara dayanıyor.

* 29 Mart’ta yapılacak olan yerel seçimde bu tercihin değiştirilmesini gerektiren farklı ve tutarlı bir gerekçe bulunmuyor.

* Günübirlik rüzgârlardan ve geçici dalgalanmalardan etkilenmeyen bu tercihin, geçmişte herhangi bir menfaat ve pazarlıkla kesinlikle hiçbir ilgisi olmadığı gibi, günümüzde de yok. DP tercihi tamamen ölçü ve prensip temeline dayanan bir değerlendirmenin yansıması.

* Bu seçimde de DP’ye oy desteği verilmesinin Risale-i Nur’da mevcut çok sayıdaki dayanaklarından biri, Emirdağ Lâhikasında “Nur Talebeleri ve Nurcu üniversite gençliği namına Sadık, Sungur, Ziya” imzasıyla neşredilen bir mektuptaki “Nurcular Demokratlara bir nokta-i istinaddır” ifadesi (s. 527).

* Bu çerçevede, mahallerdeki siyasî heyet üyelerinin seçim öncesi DP teşkilâtlarını ve adayları ziyaret edip moral desteği vermelerine de ihtiyaç bulunduğu ve bu çeşit ziyaretlerin yapılıp temasların kurulduğu yerlerde müsbet neticeler alındığı hatırlatılıyor.

***

YENİ ASYA VE SİYASET

Bu konuya temas ederken, evvelce 4.12.1995 tarihinde bu köşede yayınlanıp, daha sonra da ihtiyaç oldukça tekrar neşredilen “Yeni Asya ve siyaset” başlıklı yazıdan bazı bölümleri yeniden hatırlatmakta fayda görüyoruz.

* Yeni Asya’nın siyasetle ilgili görüşlerini belirleyen ölçüler, diğer konularda olduğu gibi, yine Bediüzzaman Said Nursî’nin eserlerinden alınmıştır. Bu eserlerden derlenen konuyla ilgili pasajların bir araya getirildiği “Risale-i Nur Külliyatından Siyasî Tesbitler: Beyanat ve Tenvirler” isimli kitap, Yeni Asya Neşriyat tarafından yayınlanmıştır.

* Yeni Asya, doğrudan ülke yönetimine talip olma anlamındaki siyasetin üstünde ve dışındadır. Yayın hayatı boyunca, hiçbir siyasî parti oluşumuna kaynaklık etmemiştir.

* Siyasî partileri demokratik sistemin aslî ve anayasadaki ifadesiyle “vazgeçilmez” unsurları olarak gören Yeni Asya, millet nezdinde destek bulan her siyasî partiyi bir “vâkıa” olarak kabullenir, saygıyla karşılar ve olumlu hizmetlerine destek verir.

* Siyasete “fiilen” talip olmaktan titizlikle kaçınan Yeni Asya, mevcut partiler arasındaki tercihini ise hiçbir zaman gizlememiş, her zaman açıklıkla ortaya koyup müdafaa etmiştir.

* Bediüzzaman, DP’yi “vatan, millet ve İslâmiyet namına” desteklediğini açıkça ifade etmişti. Yeni Asya da, hiçbir menfaat karşılığı olmaksızın, aksine bu tavrından dolayı zarar görmeyi de göze alarak, siyasî tercihini açıkça ortaya koymuş ve ısrarla savunmuştur.

* Yeni Asya’nın siyasî tercihi, körü körüne bir destek anlamını taşımaz. Bu tercihin getirdiği destek, millet iradesi ve demokratik sistemin kuralları çerçevesinde, ülkeye, millete ve dine hizmeti esas alan icraat için söz konusudur. Bu çerçevenin dışına taşan yanlış anlayış ve uygulamalar ise, Yeni Asya’yı her zaman karşısında bulmuştur.

* Yeni Asya, Bediüzzaman’a dayanarak ortaya koyduğu bu tercihin, ülke ve dünya gerçekleri karşısında en mâkul ve gerçekçi alternatifin yolunu açtığı; hislere, heveslere ve macera arayışlarına prim vermeyen bir hizmet anlayışını yansıttığı inancındadır.

Benzer konuda makaleler:

3 Yorum

  1. Ustad Bediuzzaman Hzlerinin bir düsturu var:” Menfaat Çarkı üzerine dönen Siyaset Canavardır.” “Şeytandan ve Siyasetten Alllah’a sığınırım. gibi. Bir de 1950 li Yılların şartlarıyla 2010 yılının şartları kıyaslanamaz. Belki zarureten 1950 li yıllarda İslam’a hizmet etmede bazı kolaylıkların bulunması, Ezanın aslına dönüştürülmesi, Kuran ve bazı dini kitapların matbaalarda basımı vb. gibi konuların Tek Parti CHP dönemine göre daha iyi olması ve ehvenüş-şerreyn ihtiyar olunur kaidesine göre hareket etmiştir. Yani Secim Meydanlarına çıkıp DP nin propagandasını yapmamıştır. Hatta seçim sandığına gitmiş ve oyunu kullanmıştır amma, DPye oy vermemiştir. Hayatında zalimlere hiçbir şekilde yardım ve destekte bulunmayan ve “Zalimlerin zulmüne meyletmeyin, yoksa ateş sizi yutar” ilahi zecrini bilen bir Dava Adamı, nasıl olur da oy vererek zalimin zulmüne ortak olur? Yeni Asya Gazetesi ve cevresi secim zamanında oy tercihini DP-AP-DYP cizgisinde olanlara kullanabilir. Ama “bu tercihimiz, Ustadımız Bediuzzaman’ın anlayışına uygundur, bize böyle tavsıyede bulunmuştur” diyerek kesin bir tavırla kendilerinden başkalarına tazyikte bulunamazlar. Kendi nefislerinin arzu ve talebini Üstadın emirleridir, şeklinde takdim etmek, en azından Bediuzzman Hzlerine saygısızlık olur. Kimse, kendi nefsinin siyasi tercihlerini kullanırken ortaya çıkan menfiliklerin müsebbibi olarak Ustadı göteremez.

  2. şimdi ne yazsak boş çünkü siyaset sarhoşluğunda olanları ayıktırmak biraz zor görünüyor. kardeşim risalei nurun ve nur talebelerin işi olmayan siyasetle uğraşırlarsa risalede anlaşılmıyor be… İşte anlasanda siyasi damgadan dolayı kimseye anlatamazsın… sadece siyasi kitlene anlatırsın o da menfattçi kitlesi olur… kalan partililere ve siyasetten kaçanlara anlatamazsın nedeninin üstad anlatmış nur ile avlayıp topuz ile dövülmekten korku hadisesi… vs. işte mesele bu… uykuda olanlar kimseyi uyandıramaz ben kendim uykudayım…. özür dilerim… slm ve dua ile

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*