TELEVİZYONDAKİ bazı programların çocuğun masumiyetini yok ettiğini belirten Başgül, çocuğun televizyon karşısında çocukluğundan yoksun kaldığını vurguladı.
Başgül, çocukların çocuksu ve sevgi dolu resimler yaparken, televizyon alışkanlığı kazanmasıyla yaptıkları resimlerin ana temasını yok edici robotlar ve şiddetin aldığını söyledi.
Başgül, çocukların çocuksu ve sevgi dolu resimler yaparken, televizyon alışkanlığı kazanmasıyla yaptıkları resimlerin ana temasını yok edici robotlar ve şiddetin aldığını söyledi.
Günümüzde televizyon programlarının ebeveyn ve çocuk arasındaki ilişkiyi hem yönlendirdiği hem de azalttığını anlatan Başgül, ebeveynlere şu tekliflerde bulundu: “Çocuğun, televizyon karşısında yalnız ve savunmasız bırakılmaması gerekir. Aileler, mümkün olduğunca çocuklarıyla konuşarak, anlatarak ve paylaşarak televizyon izlemelidir.”
Tv, kişilik oluşumunu olumsuz etkiliyor
ÇOCUK ve Ergen Ruh Sağlıgı Hastalıkları Uzmanı Dr. Şaziye Senem Başgül, çizgi filmlerin ve yetişkin programlarının, çocuğun kişiliğinin oluşumunda etkin rol oynadığını belirterek, ebeveynlere önemli uyarılarda bulundu. Televizyon karşısında uzun süre vakit geçiren çocuklarda empati yoksunluğunun gelişebileceğini belirten Başgül, televizyona soru soramayan ve açıklama isteyemeyen çocuğun, televizyon karşısında savunmasız kaldığına değindi. Televizyon izlenirken, programların sürekli reklâmlarla kesilmesinin ise çocuklarda dikkat eksikliğine yol açabileceği uyarısında bulunan Başgül, çocukların kimliklerinin özgün biçimde oluşmasında televizyonun engelleyici etkisi olabileceğini dile getirdi.
İzledikleri ile şiddeti meşrû çözüm yolu olarak görüyor
ÇOCUĞUN cinsel kimliğinin oluşmasında bazı çizgi film karakterlerinin etkili olduğunu vurgulayan Başgül, şu tesbitlerde bulundu: “Çocuklar çoğu çizgi filmde bir kadın ya da erkek olarak nasıl olmaları gerektiğine ilişkin oluşturulmuş tipler izlemektedirler. Bu sahnelerde kız karakteri zarif, kurnaz; erkek karakteri ise güçlü ve şiddet uygulayan özelliklere sahiptir. Ayrıca, çocuklar ya yetişkin programlarını izleyerek şiddete maruz kalır ya da kendi izledikleri çizgi filmlerde şiddet sahneleri izlerler. Bazı çizgi filmlerde karakterler, onca şiddetten sonra ayağa kalkabilmektedir. Bu durum çocuk tarafından, uygulanan şiddetin zarar vermediği şeklinde algılanabilir. Ayrıca, filmlerde sevilen karakterler, karşılarındaki kişilere şiddet uyguladıklarında, çocuklar tarafından coşku ve heyecanla izlenmekte ve bu çocuklar kahramanın yenmesi yönünde istek duymaktadırlar. İzledikleri ile şiddetin meşrû bir çözüm yolu olarak sunulduğu çocuk, karşılaştığı ilk zorlukta baş etme becerisi olarak şiddeti kullanacaktır.”
Tv, kişilik oluşumunu olumsuz etkiliyor
ÇOCUK ve Ergen Ruh Sağlıgı Hastalıkları Uzmanı Dr. Şaziye Senem Başgül, çizgi filmlerin ve yetişkin programlarının, çocuğun kişiliğinin oluşumunda etkin rol oynadığını belirterek, ebeveynlere önemli uyarılarda bulundu. Televizyon karşısında uzun süre vakit geçiren çocuklarda empati yoksunluğunun gelişebileceğini belirten Başgül, televizyona soru soramayan ve açıklama isteyemeyen çocuğun, televizyon karşısında savunmasız kaldığına değindi. Televizyon izlenirken, programların sürekli reklâmlarla kesilmesinin ise çocuklarda dikkat eksikliğine yol açabileceği uyarısında bulunan Başgül, çocukların kimliklerinin özgün biçimde oluşmasında televizyonun engelleyici etkisi olabileceğini dile getirdi.
İzledikleri ile şiddeti meşrû çözüm yolu olarak görüyor
ÇOCUĞUN cinsel kimliğinin oluşmasında bazı çizgi film karakterlerinin etkili olduğunu vurgulayan Başgül, şu tesbitlerde bulundu: “Çocuklar çoğu çizgi filmde bir kadın ya da erkek olarak nasıl olmaları gerektiğine ilişkin oluşturulmuş tipler izlemektedirler. Bu sahnelerde kız karakteri zarif, kurnaz; erkek karakteri ise güçlü ve şiddet uygulayan özelliklere sahiptir. Ayrıca, çocuklar ya yetişkin programlarını izleyerek şiddete maruz kalır ya da kendi izledikleri çizgi filmlerde şiddet sahneleri izlerler. Bazı çizgi filmlerde karakterler, onca şiddetten sonra ayağa kalkabilmektedir. Bu durum çocuk tarafından, uygulanan şiddetin zarar vermediği şeklinde algılanabilir. Ayrıca, filmlerde sevilen karakterler, karşılarındaki kişilere şiddet uyguladıklarında, çocuklar tarafından coşku ve heyecanla izlenmekte ve bu çocuklar kahramanın yenmesi yönünde istek duymaktadırlar. İzledikleri ile şiddetin meşrû bir çözüm yolu olarak sunulduğu çocuk, karşılaştığı ilk zorlukta baş etme becerisi olarak şiddeti kullanacaktır.”
Benzer konuda makaleler:
- Şiddet şiddeti doğuruyor
- Büyülü kutularla köleleşen gözlerimiz…
- Çocuk yetiştirme üzerine bazı prensipler
- Batılı Kadını Cezbeden Hakikat
- Aile içi şiddet, en çok çocukları etkiliyor
- Çocuğun arkadaş serüveni
- TELEVİZYONU YASAKLAMAK ÇÖZÜM DEĞİL
- Çocuğunuzla oynayın
- Çocuk gelinler
- Çocuklarımız reklâm ve suç kıskacında
“Asrın müellifi Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin telif ettiği Risale-i Nur’ların medyadaki katıksız dili olmaya özen gösteren Yeni Asya, sağduyulu çizgisinden ödün vermeden ‘doğrunun yanında haklının sesi’ olarak milletimizin gönlünde taht kurmuş bir misyon gazetesidir.”
İlk yorum yapan olun