Eğitimci-Yazar Abdülbaki Çimiç: Ahirzamanda Asr-ı Saadet tezahürü Risale-i Nur’dur

Düzce Yeni Asya Derneği tarafından düzenlenen seminerlere bir yenisi daha eklendi.

Ahirzamanda Asr-ı Saadet tezahürü Risale-i Nur’dur

Düzce Yeni Asya Derneği tarafından düzenlenen seminerlere bir yenisi daha eklendi. Gazetemiz yazarlarından Eğitimci-Yazar Abdülbaki Çimiç’in katılımıyla gerçekleştirilen “Âhirzamânın Kurtuluş Reçetesi ve Risale-i Nur” konulu seminer  katılımcılar tarafından büyük ilgi ile takip edildi. Âhirzamânın özelliklerinden bahseden Çimiç, daha sonra kurtuluş reçetesi olarak Risale-i Nur’u anlattı. Peygamber Efendimizin (asm), “Hz. Adem’den kıyamete kadar en dehşetli fitne âhirzamân fitnesidir” buyurduğunu söyleyen Çimiç, yine Peygamberimiz (asm) tarafından helâket ve felâket asrı olarak tarif edilen ahirzamanın en şiddetli zamanında olduğumuzu söyledi. Abdülbaki Çimiç, âhirzamanın özellikleri ile ilgili, “Âhirzamanda işlenen bir günah bir kalmayacak, tahrib kolay ancak tamir zor olacak, insanların birbirine emniyet ve güveninin kalmayacak, dünya ahirete tercih edilecek, sıdkın ve doğruluğun yerini kizb alacak.” dedi. Eğitimci-Yazar Çimiç, âhirzamanda çoğalan manevî hastalıklar ile ilgili olarak Risale-i Nur’dan yeis, ucb, gurur, riya, adavet gibi yetmiş beş adet hastalık tesbit ettiğini ve çarelerinin yine sadece Risale-i Nur’da olduğunu söyledi.

Maneviyatımızı kaybediyoruz

Terbiye-i İslâmiye yerine terbiye-i medeniye konulduğu için eğitimde muvaffak olunamadığını belirten Çimiç, “Toplumun çekirdeği olan aile hayatı çok bozuldu. Çocuklarımıza sokak kültürü, televizyon kültürü, dizi kültürü, internet kültürü hâkim oldu” dedi. Okumayan bir toplum meydana geldiğine dikkat çeken Çimiç, “Eğitimimizin en büyük problemi, programlarımızın manevî ayağının olmayışıdır. Gençlik maneviyattan uzaklaşıyor, sanal bir âleme doğru gidiyor.” şeklinde konuştu. Abdülbaki Çimiç, âhirzamanda bu problemlerin içinden nasıl çıkacağımıza dair şunları söyledi: “Ancak Asr-ı Sadet metoduyla bu zamanın dehşetinden kurtulabiliriz. Asr-ı Saadet dairesi bütün asırların merkezi hükmündedir. O zamanki sıkıntılardan hangi metodlarla çıkılmışsa, sonraki asırlarda o metodları örnek alarak çıkacaklardır. Ahirzamanda Asr-ı Saadet Risale-i Nur olarak tezahür etmiştir.”


Risale-i Nur iman kurtarıyor

Üç çeşit tefsir olduğunu söyleyen Çimiç, Risale-i Nurun dirayet tefsiri olduğunu, dirayet tefsirinin de çalışmakla elde edilemeyeceğini,  ancak Vehbi ilimle yazılabileceğini söyledi. Varislerinin izni olmadan bandrol verilmemesi konusunda ise, Risale-i Nurun inhisar altına alınamayacağını, sadeleştirme gibi bir yanlışın üzerine başka bir yanlışla gidilemeyeceğini söyleyen Çimiç, “Risale-i Nur iman kurtarıyor, ikna ediyor, tamir ediyor ve en önemlisi de zarar vermiyor. Anlayamıyorum diyen var, ama zarar verdi diyen yok. Üstad muarızlar dahi istifade ediyor diyor. İnsanın içtiği ilâcın prospektüsünü okuyup anlamaması ilâçtan istifade edememesi anlamına gelmemektedir. İlâç tedavisini yapmaktadır.” dedi.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*