Reklamlar

Özenle yetiştirmeye çalıştığımız yavrularımızı, zamanın hızla akıp giden serüvenlerinde kaybediyoruz. Aile fertleri ve çevremizdeki örnek yaşayış ve davranışların önemi çok fazla. Sizin ak dediğinize karşınızdaki kara diyor. Şekil verilmeye hazır haldeki bebeklerimiz ve onların olgunluk devresindeki yavrularımız mıknatıs gibi her olayı algılıyorlar. Süzgeçlerinden geçirme şansları yok.

Zamanın cazibedar oyuncağı televizyon baş malzememiz. Kanalizasyon olan kanalların akıntısına terk edilen aciz benliklerden ileride ne göreceğiz?

Sık sık reklâm kuşaklarıyla kucaklaşıyoruz. Ne hikmetse miniklerin gözlerini kırpmadan izledikleri bu akıcı görüntüler çok cazip. Cazip olduğu kadar da verilmek istenen nüansları bizlerin yakalaması marifet istiyor.

Yalan söylemenin kalplerimizi lekelediğini aktarmaya çalıştığımız yavrularım benim için canlı örnekler. Sabun reklâmındaki genç kız, pişkin bir şekilde “Sırrımı söyledim” diyor. Çocuklarımın başları bana dönüyor: “Değil mi anneciğim, hiç sır söylenir mi?” Ayıkla pirincin taşını. Daha bu konuyu onlara açıklamam bitmeden diğer görüntüler. Hem de yavrularımın yaşıtı olan küçük kız “Burada öyle birisi yok” diye ifade kullandığı şampuan reklâmı gecikmeden devreye girdi. Yavrularım hemen “Hani yalan söylenmezdi?” Pes doğrusu, deveye sormuşlar ‘Neren eğri?’ diye, ‘Nerem doğru ki?’ demiş. Bizlerin de her yanı bölük pörçük halde. Yozlaşmış aktarımlardan şahsiyetimizin kurtulabilmesi ne zaman, ne şekilde olacak bilemiyoruz. Sahip çıkmadığımız kültürümüzün boynu bükük böyle kalmasına göz yumacak halimiz yok elbet.

Elimizin ve dilimizin ulaşabildiği her şahsiyete fiilî de olsa hâl ve hareketlerimizle misler gibi güzellikler aksettirebilirsek, gönül zenginliğimizi paylaşabilirsek, gerçek İslâmî ahlâkla yoğurmaya çalıştığımız yüreğimizi çevremize açabilirsek, okuduğumuz eserlerin hakkını verebilirsek, zamanla şuur ve ihlâs fidanları hayat bulacaktır elbet.

Belki çok mesafe ve zamana ihtiyacımız var. Ama olsun. Bizim vazifemiz tebliğ etmek. Sonucunu Rabb’imizden bekliyoruz. Kaş yapayım derken göz çıkarmadan yüzünüzün akıyla aklanıp baki âlemlerin müzeyyen müşterileri olmak arzusuyla koşun, geleceğin büyükleri olan yavrularınıza sarılmaya.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*