Zeynep, bu ayın bitmesini hiç istemiyordu. Ama her güzellik bittiği gibi bu günler de çabuk bitip gidecekti…
Zeynep’in aklına bir şey gelmişti. Anneannesi ve dedesinin karşısına geçerek; “Buraya geldiniz ve evimize bereket getirdiniz” deyince bu herkesin çok hoşuna gitti.
Biraz oturup dinlendikten sonra dedesi; “Hadi bakalım tatlı torunum, beraber mukabelemizi yapalım” dedi. Zeynep, mukabelenin ne olduğunu sordu. Dedesi tebessüm etti; “Ramazan ayı boyunca okunan Kur’ân-ı Kerim hatmine denir” dedi.
Bu arada ağabeyi de camiden gelmişti. Camide mukabele yapılacakmış. Evdeki herkes gitmeye karar verdi ve hazırlanıp çıktılar…
Zeynep, mukabeleye ilk defa katılacaktı. Cami çok kalabalıktı. Kendilerine yer bulduktan sonra dinlemesi farz olan bu en güzel Kelâm’ı dinlemeye başladılar. Cüz bittiğinde hepsi çok huzurluydu. Bugün camideki çocuklara bir sürpriz hazırlanmıştı. İmam, bütün çocukları yanına çağırdı ve onlara ney üfledi. Zeynep ilk defa ney üfleyen birisini görüyordu. Sesini çok beğenmişti. Ağabeyi gitar çalarken onun sesi de çok hoşuna gitmişti, ama neyi daha çok beğenmişti.
İmam, bütün çocuklara her gün camide bu saatlerde değişik sürprizler olduğunu söyledi. Ayrıca isteyen çocuklarla ilâhi korosu oluşturacaklarını söyledi. Bu Zeynep’in bugün en çok sevindiği haberlerden birisiydi. Üstelik ağabeyi de imama yardım edecekti…
Bugün Zeynep, mukabelenin ne olduğunu, neyin sesini öğrenmişti. Belki bir gün kendisi de üfleyecekti, bunu ilerleyen günlerde herkes görecekti. Bugün, duâ ederken; “Allah’ım, her zaman camilerimiz mukabele sesiyle dolsun ve bu sesi dinleyen milyonlarca kişi olsun. Gün geldiğinde ben de en güzel şekilde Kur’ân’ı sesimle süslemeyi çok isterim. Bunu bana nasib et…(Âmin)” diyerek Rabbinden bunları niyaz etti…
Benzer konuda makaleler:
- Ramazan Deyince…
- Zeynep Binti Cahş
- Rahmet ayına girerken
- Ramazan etkinlikleri mânevî iklimi bozmasın
- Hoşgeldin Ramazan
- İlk Tatlı
- Bediüzzaman´ın postacısı: Ahmed Ramazan