Müfritane irtibat, iman ve hizmet ehlinin birbirleri arasında sırf Allah rızası için kurmaları gereken bağ ve köprüdür. Bu bağ ne kadar kuvvetli, bu köprü ne kadar sağlam olursa, hizmetlerdeki inkişaf o kadar parlak olacaktır. Onun için Üstâd Hazretleri her konuda vasat olmayı tavsiye ederken, kardeşler arasındaki irtibat konusunda ifratı tavsiye etmiştir. Müfritane irtibatın önemini idrak eden bir Nur Talebesi, hayatî önem taşıyan bir sebep olmadan sohbeti terk etmez. Zira bu sohbetlerde hem irtibat, hem tesanüd, hem uhuvvet, hem de muhabbet vardır.
Aramızdaki irtibatı inkıtaa uğratmak, tesanüdümüzü bozmak, nifak ve şikak tohumları atmak için insî ve cinnî şeytanlar durmadan çalışıyorlar. Nefis de bunlara yardım ediyor. Sohbetlere devam konusunda ufak bir mazeret bizi engelleyebiliyor. Bunun sonucu olarak birbirimizle daha az görüşüyor, daha seyrek buluşuyoruz. Derslerimize katılmayan bir kardeşimizi arayıp sormuyoruz. Bu durum, aramızdaki irtibatın zayıf olduğunu ve kardeşlik bağlarının gevşediğini göstermektedir. Halbuki uzun süre sohbetlere katılmayanları evlerinde veya işyerlerinde ziyaret etmek, onların hâl hatırlarını sormak, bir sıkıntıları varsa paylaşmak ve elimizden geliyorsa yardımcı olmak, kardeşliğin ve dâvâ arkadaşlığının bir gereğidir.
Eskiden ulaşım ve iletişim imkânları bu kadar fazla olmadığı halde, kardeşler arasındaki irtibat daha sıkı ve daha samimî olarak sağlanıyordu. Yan yana yürürken, bir kardeş diğerinin koluna giriyor, yakın ve sıcak bir temasla yola devam ediliyordu. Ulaşımın bu kadar kolay olmadığı, özel araçların çok az olduğu o günlerde, yağmur çamur, uzak yakın demeden derse gitmek için büyük fedakârlıklar gösterilirdi. Soğukta kardeşliğin sıcaklığı ile ısınılır, uhuvvet ve muhabbetin huzuru ile yorgunluklar atılırdı.
Ulaşım imkânlarının arttığı, yolların kısaldığı, telefon ve internet gibi irtibat vasıtalarının bu kadar çoğaldığı bu zamanda, irtibatımızı vasat derecesinde bile tutamıyorsak, kendimizi sorguya çekmemiz gerekir diye düşünüyorum. Hayat şartlarının getirdiği meşguliyetler gibi mazeretlerin hiçbir geçerliliği yoktur. Aksine hayat şartları eskiden olduğundan daha rahat, ulaşım ve iletişim çok daha kolaydır. Zor olan, nefis ve şeytanın önümüze çıkardığı engelleri aşmaktır, atalet ve gaflet barikatlarını kaldırmaktır. Bir de kardeşlerin birbirini teşvik etmesi, sohbetlere ve ziyaretlere dâvet etmesi gerekmektedir.
Geçen hafta Kadir Tuncay Ağabeyimiz bizi böyle bir irtibat için ziyarete, muhabbet için ziyafete dâvet etti. Mustafa Beydemir, Süleyman Akın ve bendeniz, Gemlik’ten Tevfik Ağabey’in dâvetine icabet etmek üzere yola çıktık. Huzurlu bir yolculuktan sonra Gemlik’e vardığımızda, Tevfik Ağabey’i yeni yapılan hizmet binasının önünde bizi bekliyor bulduk.
Tevfik Ağabey, ileri yaşına ve sağlık durumunda yaşadığı sıkıntılara rağmen, yeni yaptıkları hizmet binasını bize gezdirirken büyük bir sevinç ve heyecan yaşıyordu. Bizim de bu sevince ortak olmamızdan dolayı ne kadar mutlu olduğu gözlerinden okunuyordu.
Akşam dersinde bir araya geldiğimiz nur simalı insanların nur hizmetindeki şevk ve heyecanlarına şahit olduk. Oradaki halis muhabbeti görünce, müfritane irtibatın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladık.
Müfritane irtibat niyetiyle yola çıkmak isteyenler, önce kalplerini halis muhabbetle doldururlarsa, hiçbir engel onları yollarından alıkoyamaz. Zira muhabbet “mukavemetsûzdur”. Yani engel tanımaz, karşı konulmaz.
Müfritane irtibat, sadece fizikî yakınlıkla olmaz. Sıcak temas elbette önemlidir ama, buna vakit ve imkân bulamayanlar, telefonla veya internet yoluyla da bu irtibatı sağlayabilirler. Zaten kalplerin muhabbetle dolu olması, bu irtibatın manen mevcut olduğunu göstermektedir.
Benzer konuda makaleler:
- Nurdan kürsülere ulaşmak için: Müfritane irtibat
- Müfritane irtibat
- Müfritane irtibat ve ihlâs lâzımdır
- Üstad bize “Daha çok çalışın” diyor
- Muhabbet fedaisi olabilmek
- Yalova-İzmit hattı
- Nurcuları nura dâvet etmek
- Müfritane irtibat
- Ankara’da genç olamamak…
- Altı günde, altı şehre yapılan nurlu seyahat…
Okur-Yazar (Hem okur, hem yazar, şiir yazar, makale yazar, anı yazar, roman yazar…)
İlk yorum yapan olun