İslam coğrafyasında yürek dağlayan haller devam ediyor. Haydut devlet İsrail Filistinlilere kan kusturmaya devam ediyor. Arakan’da insanlığa sığmayan gaddarlık hüküm sürüyor. Doğu Türkistan’da komünist Çinin zulümleri hiç eksilmeden devam ediyor.
Ortadoğu zaten bir asrı geçkin sürede “ateş çemberinde” Bediüzzaman Said Nursi’nin ifadesiyle; “Avrupa Zalim zındıkları ile Asya münafıklarının” bitmeyen maddeci ihtirasları yüzünden İslâm coğrafyasında fitne, terör bir türlü bitmiyor. Dış güçlerin maşası olan içteki ihanetçilerin çoğu siyaset ve ordunun komuta kademesinde hep derin güçler tarafından eğitilip, beslenip içerde beşinci kol faaliyetleriyle düzenlerini sürdürüyorlar. İhtilaller, tek adam sultaları, medya ayağı, ekonomik oyunlar; bazan petrol, bazan döviz, bazan demir çelik ve teknoloji, en insafsızca kullanılıyor. Ve birer baskı unsuru olarak kullanılmaya devam ediyor
Bu büyük girdap toplum, aileler özellikle de gençler üzerinde çok etkili olup nesilleri mahvediyor. Bu dehşetli planı bir asır önceden fark eden asrın büyük Müctehidi Bediüzzaman Said Nursî bakın bu hale nasıl feryad ediyor..
“Bana, `Sen şuna buna niçin sataştın?’ diyorlar. Farkında değilim; karşımda müthiş bir yangın var. Alevleri göklere yükseliyor, içinde evladım yanıyor, îmanım tutuşmuş yanıyor. O yangını söndürmeye, îmanımı kurtarmaya koşuyorum. Yolda birisi beni kösteklemek istemiş de, ayağım ona çarpmış, ne ehemmiyeti var? O müthiş yangın karşısında bu küçük hadise bir kıymet ifade eder mi? Dar düşünceler, dar görüşler!.. “(TARİHÇE-İ HAYAT, ÖNSÖZ, SH:15, YENİ:)
Dün hac vazifesi ifa etmekte olan bir değerli dostumdan şu mesajı aldım. Konunun dehşetini bugünkü haliyle Kâbe’nin imamı Şüreym hutbesinde İslâm aleminin halini nasıl ifade etmiş birlikte düşünüp dualarımızı artırıp kendimize bir çekin düzen verelim inşaallah.
Fiyatlar yüksek, kadınlar çıplak, Camiler boş ve kimsesiz, Allah’ın emirleri Hükümsüz.
Hırsızlar safada; Mücahitler bela ve Cefada.
Zina helâl; evlilik muhal. Kadınlar Erkeklere hükmeder. Erkekler Kadınlara Zulmeder.
Müslüman beldeler işgal altında.
Fakirin yağmurda yok Şemsiyesi Kıyametin kalmadı Saniyesi Hemen tövbe edelim. “Delik çuvallardan” sakınalım. Delik çuval nedir bilir misin?
En güzel Şekilde abdest alırsın ama israf edersin. Fukaraya tasadduk eder sonrada minnet ve eziyet edersin.
Gündüz oruç tutup, geceleri ibadet edersin. Fakat akrabanı ziyaret etmezsin.
Oruç tutup, açlık ve susuzluğa sabredersin ama dilini tutmaz, çirkin Laflar edersin.
Sıkı sıkı örtünürsün ama sıktığın Parfümün kokusu her tarafa yayılır.
Misafir ağırlarsın lâkin gider gitmez Gıybet ve Dedikodusunu yaparsın.
Hulâsa hayır ve hasenatınızı delik ve yırtık Çuvallarda toplamayın.
Nice zorluk ve Binbir zahmet ile topladığınız. Emekleriniz ibadetiniz boş yere akar gider.
Ya Rabbî; Bana ve sevdiklerime Mağfiret eyle. Hidâyetini nasip et. Amin.
Arap halkının ve Ümmetin acaip halleri: Fiyatların yüksekliğini bahane edip hacca gitmez ama keyfi için tatile koşar.
Akıllı olun Allah’ın malı Pahalı ve daha kârlıdır. Günde 100 satır Roman okur ama vakit darlığını bahane edip10 Ayet okumaz.
Dikkat edin Allah’ın malı pahalı ve daha kârlıdır. Bu mesajı başkalarına aktaracak kişiler azdır.
Düşün ki Allah seni görüyor ve sen onun için bunu yapıyorsun.
Şarkıları paylaşıp Kuran’ı Kerim’i paylaşmayı utananlar var
Ya Rabbî: Bu mesajı kim paylaşırsa onu hiç ummadığı yerden Rızıklandır. Amin.
Aslında biz metod olarak menfileri nazara vermeyi tasvip etmeyiz. Hep güzelliklere, müspete, yapıcılığa, meşruiyete, iyilik ve güzelliğe, artı değere ve pozitifliğe talibizdir. Ama Mekke gibi kâinatın kalbinde görüp yaşadıkları ile ciğeri yanıp kalbi parçalanan Kâbe imamının bu feryat ve tespitlerini aynen aktarıp biraz kendimize gelebilir miyiz duygusuyla bir sorumluk şuuru ile bu satırları paylaşmış oldum.
Rabbimiz; Doğru İslamiyeti ve İslâmiyete layık doğruluğu yaşamayı” ilkönce kendi nefislerimizden başlayarak aile efradımızla, yakın dostlarımızla, millet ve ümmetle yaşamayı nasip etsin. Bize Kur’andaki İslamiyeti tatbik etmeyi muvaffak kılsın. Amin
NOT: 14 Ağustos 2018 de Hakkın rahmetine kavuşan çok mümtaz ve değerli ağabeyim Zübeyir Ağabeyin dersi tedrisinde yetişmiş, Risaleçi Nur ve Üstadımız konusunda hiçbir kırık çizgiye meyletmemiş, Siyasi ve İctimai konularda fevkalede tecrübe ve birikimi olan Hatay 19. Dönem Milletvekili ve TBMM Eski Eğitim Komisyonu Başkanı Nureddin Tokdemir’e Allah’tan rahmet Ailesine ve camiamıza baş sağlığı diliyor ve taziyetlerimi sunuyorum. İnşallah onunla olan değerli hatıralarımızı sonraki yazılarımızda siz dostlarımızla paylaşmayı ümit ediyorum.
Benzer konuda makaleler:
- Müthiş bir yangın
- Hizmet erlerinin sorumlulukları
- Her sıkıntının bir ‘duâ’sı vardır
- Sosyal medya?
- Alman büyükelçi: Kurban, bize ortak değerlerimizi hatırlatıyor
- Kadınlar her işte çalışmalı mı?
- Hizmet-i Kur’âniye
- Sosyal medya ve sosyal sorumluluk
- Ölüm mukadderdir, fakat acıdır
- Bir ‘Nur menzili’ olarak hapishaneler
İlk yorum yapan olun