Müthiş bir yangın

Image

Yaz sıcakları başladı, sahiller dolup boşalıyor.

Günah alevleri nasıl ki gençlerin başını yakıyor, bir de bakmışsınız ülkenin ciğeri olan ormanlar da alevlerin pençesinde kıvranıyor.

Son olarak, Antalya’nın Kemer ilçesine bağlı Göynük beldesi yakınlarındaki kanyonda 2 hektar alan alevlerin kucağında inledi..

Orman Müdürü, sivil savunma ekipleri yangına müdahale etmek için canını dişine taktı, orman söndürüldü.

Peki, gençliğin baharında insanlığı kasıp kavuran bu manevi yangın nasıl söndürülecek?

Yetkililer bu konuda neden sessiz ve ilgisiz?

Hem de çatır çatır yanan odun değil, düpedüz insan topluluğu.

Ama ellerinde kova olduğu halde öylesine bakanlar, bırakın su dökmeyi, olayın vehametini kavramıyor bile.

Bu ne gayretsizlik böyle?

Bediüzzaman Hazretlerinin sözlerini hatırlayalım:

“Bana, ‘Sen şuna buna niçin sataştın?’ diyorlar. Farkında değilim. Karşımda müthiş bir yangın var. Alevleri göklere yükseliyor. İçinde evlâdım yanıyor, imanım tutuşmuş yanıyor. O yangını söndürmeye, imanımı kurtarmaya koşuyorum. Yolda biri beni kösteklemek istemiş de ayağım ona çarpmış. Ne ehemmiyeti var? O müthiş yangın karşısında bu küçük hadise bir kıymet ifade eder mi?”

Bediüzzaman Said Nursi müthiş yangını söndürebilmek için hayatını feda etmiş.

Dahası:

“Ben cemiyetin iman selameti yolunda ahiretimi de feda ettim. Gözümde ne Cennet sevdası var, ne Cehennem korkusu. Cemiyetin, yirmi beş milyon Türk cemiyetinin imanı namına bir Said değil, bin Said feda olsun.”

“Kur’an’ımız yeryüzünde cemaatsiz kalırsa Cenneti de istemem; orası da bana zindan olur. Milletimizin imanını selâmette görürsem, Cehennem’in alevleri içinde yanmaya razıyım. Çünkü vücudum yanarken, gönlüm gül gülistan olur” diyor.

Yangın tehlikesi geçti mi?

Asır başkalaşıyor, yangının alevleri daha da gökyüzüne yükseliyor.

Ne mutlu bize ki, buna mukabil Risale-i Nur’lar gittikçe parlıyor. Kur’an’ın söndürülmez bir hakikat olduğunu ilân ediyor. Bu imansız kitleye karşı mücadele ediyor. Gençlerin ıslahına ve memleketin imanını kurtarmak için hizmet veriyor.

Ormanları kurtaralım.

Ama önce çocuklarımızı, gençlerimizi ve kendimizi kurtaralım.

GÜNÜN SÖZÜ:

“Büyük adam, davası büyük olan adamdır.”

Bekir Berk

Image

Benzer konuda makaleler:

2 Yorum

  1. Hayatımızda ne kadar çok yangınlar yaşanıyor Ve bizzat bunu yaşıyor ve müşahede ediyorum, Nasıl orman yangınları bir kibritle başlıyorsa, Aynen öylede bir sözle çok çeşitli insanlarda manevi elem ve acı dolu birdaha telafisi olmayan hayat yangınları başlıyor..

    Davut Şahin Ağabeye teşekkür ediyorum..Allah ebeden razı olsun..

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*