Nurs’un Ermenilikle ilgisi yok

Bediüzzaman Said Nursi’nin Nurslu akrabası Hikmet Okur, Öcalan’ın ‘Nurs eski bir Ermeni Köyü’dür’ iddiasını yalanlarken, Üstad’ın Seyyid olduğu şeklinde de kesin kanaatleri olduğunu dile getirdi.

Nurs’un Ermenilikle bir ilgisi yok

Bediüzzaman Said Nursî’nin Nurs Köyü’nde yaşayan akrabası Hikmet Okur, basına sızan İmralı Tutanakları’nda yer alan Öcalan’ın Nurs Köyü’nün eski bir Ermeni Köyü olduğuna dair iddialarını yalanladı. Gazetemizi ziyaret eden Hikmet Okur, Öcalan’ın sözleri olduğu iddia edilen tutanak zabıtlarında Nurs Köyü ve Bediüzzaman Said Nursî ile ilgili atılan iftiranın tutarsız ve delilsiz iddialardan ibaret olduğunu söyledi. Bediüzzaman Said Nursî ile kendi dedesinin amca çocukları olduğunu belirten Hikmet Okur, Nursluların bu iddia ve iftiraya büyük bir tepki gösterdiğini de ifade etti.

Nurs Ermeni Köyü değildir

Aynı zamanda Nurs Camileri Yaptırma ve Yaşatma Derneği’nin de başkanı olan Hikmet Okur şunları söyledi: “Öcalan’ın iddiaları kesinlikle yalandır. Nurs Köyü kesinlikle eski bir Ermeni köyü değildir. Ben Tapu Dairesi’nden emekliyim. Tapu Kadastro kayıtlarında bu iddiayı doğrulayacak hiçbir delil yoktur. Bilâkis tam aksini söylemektedir. Bu konuda da bizzat araştırmalarım oldu. Bediüzzaman’ın dünyaya geldiği Nurs Köyü merkezinde, ne eski bir Ermeni Kilisesi olduğuna dair bir kayıt, ne de bir Ermeni mezarlığına ne de Ermeni yerleşimcilerin evlerinin olduğuna dair bir kayıt yer almamaktadır. Bilâkis Nurs Köyü’ndeki en eski yapı 350-400 yıllık olan camimizdir.” Tapu kayıtlarının ortada olduğunu vurgulayan Hikmet Okur, “İsteyen gelip Nurs ve mezralarını araştırabilir. Tapu kayıtları da ortadadır. Arşivlere göre Nurs’ta Ermenilere ait tek bir tapu kaydı yoktur.” dedi.

Nurs’ta en eski yapı camidir

Nurs Köyü’nde ilk yerleşimin de yaklaşık olarak 400-450 yıl öncesine dayandığının Osmanlı kayıtlarından anlaşıldığını söyleyen Okur, “Nurslular Öcalan’ın bu iddialarına büyük tepki gösterdi. Biz dedelerimizden hep Nurs’un Nurslular tarafından kurulduğunu dolayısıyla en başından beri Müslüman olduğunu duymuşuzdur. Kesinlikle Nurs’un geçmişinde Ermenilik yoktur. Ancak 1. Dünya Savaşı sonrası Nurs’un yukarı taraflarından kalan bölgelerde boşalan bazı Ermeni yerleşim yerlerine bazı Nurslular giderek yerleşmiş olabilirler. Buralar normalde Nurs’a bağlı olmayıp bu yerleşimler sonucunda Nurs’un bir mezrası haline gelmişlerdir” dedi.

Teşkilat-ı Mahsusa yalanı

1. Dünya Savaşı sırasında Nurs Köyü’nün de Ermeni çeteler tarafından basılacağı istihbaratını bizzat Bediüzzaman Said Nursî’nin kendi köylülerine haber verdiğini belirten Okur, “Üstad Bediüzzaman köylülerine haber göndermiş ve ‘Nurs’u Ermeniler basacak, saklanın, köyü boşaltın’ demiştir. Gerçekten de bir Ermeni çetesi köyü basmış, aralarında benim dedem Kasım’ın da bulunduğu Nurslulardan 30 kişiyi  katletmişlerdir. Ermeniler, Bediüzzaman’ın babası Sofi Mirza’yı ise yakalamalarına rağmen çok yaşlı olduğu için öldürmemişler. Dolayısıyla Nurs’un eski bir Ermeni köyü olduğu iddiası kesinlikle doğru değildir” ifadelerini kullandı.
Bunun yanı sıra yine zabıtlarda yer alan Said Nursî’nin Teşkilât-ı Mahsusa’ya katıldığına dair iddiaları da sert bir dille yalanlayan Hikmet Okur, “Üstad Bediüzzaman’ın Teşkilâtı Mahsusa’ya katıldığına dair iddia Cemal Kutay’ın bir uydurması olup gerçekle bir ilgisi yoktur.” dedi.
Bediüzzaman bizce de Seyyid’dir

Üstad Bediüzzaman Said Nursî’nin Seyyidliği ile ilgili tartışmalara da açıklık getiren Hikmet Okur, “Üstad Bediüzzaman’ın Seyyidliği ile alâkalı zaten bütün talebeleri ve onu seven herkes ve tabiî ki biz akrabalarının kati bir kanaati vardı. Bunu en has talebeleri de söylemiştir. Nurslular Üstad’ın Seyyit olduğuna kesin kanaat getirmişlerdir. Yapılan neseb kayıtları ile alâkalı çalışma ise ancak bunun teyidi ve ispatı olmuştur bizim için. Yani hali hazırda bildiğimiz bir gerçeğin ispatı hükmündedir. Dolayısıyla bunun üzerinden bir tartışma yürütmek anlamsızdır. Belgelerin doğruluğu vesair konular hakkında bir söz söyleyemem. Ama dediğim gibi zaten seyyidlik meselesi bizce ve Risale-i Nurca ortada olan bir hakikattir.” dedi.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*