Rövanş yerine sistemi değiştirin

“Darbeleri konuşurken, siyaset kurumunu da ele alalım. Parayı devletten alan bir siyaset var. Kurumsal yapıyı değiştirmeyen, ‘Ben de bunu kullanayım’ mantığı, bir başka rövanşın önünü açar. Rövanş algısından çıkarıp, hiçbir mağdur kalmayacak şekilde sistemi değiştirmek gerekir” diyen Prof. Dr. Mehmet Altan, “28 Şubat umarım son darbe olur” şeklinde konuştu.

GÜNDOĞDU: KADINA UYGULANAN  EN AĞIR ŞİDDET, BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI

Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu da kadınlara uygulanan en ağır şiddetin başörtüsü yasağı olduğunu söyledi. Darbe dönemlerinin mağdur ettiği kişilerden devletin özür dilemesi ve haklarını vermesi gerektiğini söyleyen Gündoğdu, “Devlet, özür borcunu yerine getirmeli, bununla da yetinmemeli açıkta geçirdikleri sürelere ilişkin hak kayıplarını telafi etmeli ve sosyal güvenlik yükümlülüklerini onlar adına yerine getirmelidir” dedi. Gündoğdu, 28 Şubat ve darbe dönemlerinin mağdur ettiği bütün kesimlerden özür dilenmesi ve haklarının geri iade edilmesi gerektiğini söyledi.  Sistemin millete güvenmeyerek gardını millete karşı aldığını ifade eden Gündoğdu, “Tanımsız laiklik, gücü yetenin gözüne kestirdiğini dövmesi için sopa haline getirilmiştir. Anayasa yeniden yapılmalı, laikliğin tanımı yapılmalıdır. İnananın inandığının ve inandığı gibi yaşamasının garantisi, inanmayanın ise inanmamasının güvencesi olmalıdır” dedi.
GÜLER: BAŞÖRTÜSÜ YÜZÜK GİBİ ÇIKARILABİLECEK BİR ŞEY DEĞİL

Başkent Kadın Platformu Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Hatice Güler de konuşmasında, öğretmenlik yaparken, yaşadığı mağduriyetleri katılımcılarla paylaştı. Güler, başörtülü olarak çalışmasını istemeyenlerin, ‘eşiniz çalışmıyor mu, maaş yetmiyor mu, niye çalışıyorsunuz’ ya da ‘çocuklarınızı yetiştirin’ gibi sembolik sözlerle çalışma hayatından dışlanmaya çalışıldığını söyledi. Güler, çalışırken başörtüsünü çıkarmaya zorlandıklarında başını açarak çalışmak istemeyen kadınların eşlerinden bile baskı gördüklerini belirterek, “Başörtüsü sakal gibi kesilebilecek, yüzük gibi çıkarılabilecek bir şey değil. Başörtülüleri batılı bir gazeteci, ‘yürüyen bilboardlar’ olarak nitelendirmişti” dedi.

Rövanş yerine sistemi değiştirin

Prof. Dr. Mehmet Altan, siyaset açısından bu kadar avantajlı bir durumun Türkiye’de hiç mümkün olmadığını belirterek, “Demokrasiye geçiş için siyaset kurumu bunu kullanmak yerine rövanş alma yerine geçerse, bir anlam ifade etmez. Rövanş algısından çıkarıp, hiçbir mağdur kalmayacak şekilde sistemi değiştirmek gerekir” şeklinde konuştu. Başkent Kadın Platformu, “Hayatımızda ve Algımızda Yaşayan 28 Şubat” ismiyle 28 Şubat dönemi ve etkilerini düzenlediği iki panelle tartıştı. Başkent Öğretmenevi’nde gerçekleştirilen ilk panele, Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Gazeteci-Yazar Prof. Dr. Mehmet Altan ve Başkent Kadın Platformu Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Hatice Güler konuşmacı olarak katılırken moderatörlüğü ise platformun dönem başkanı Berrin Sönmez yaptı. Panelde konuşan  Prof. Dr. Mehmet Altan,  28 Şubat’ın yargıya taşınmaya başladığını, belgelerin ise bir başka darbe dönemi ürünü olan YÖK’ten çıktığına dikkat çekti. 28 Şubat’ın tanımı yapılırken, kavram kargaşası olduğunu söyleyen Altan, ‘son darbe’ isminin en mantıklı seçenek olduğunu kaydetti. Altan, “Darbeleri ve darbecileri konuşurken, siyaset kurumunu da ele alalım. Hepsi halkın partisi ama, parayı devletten alan bir siyaset var. Kurumsal yapıyı değiştirmeyen, ‘ben de bunu kullanayım’ mantığı, bir başka rövanşın önünü açar. Bu kadar avantajlı bir durum, Türkiye’de hiç mümkün olmadı. Demokrasiye geçiş için siyaset kurumu bunu kullanmak yerine rövanş alma yerine geçerse, bir anlam ifade etmez. Siyaset, değişim siyasetine dönmelidir. Rövanş algısından çıkarıp, hiçbir mağdur kalmayacak şekilde sistemi değiştirmek gerekir” diye konuştu. 28 Şubat’ın yaptıklarının fazlasıyla konuşulduğunu ifade eden Altan, asıl konuşulması gerekenin ise yapılamayanlar olduğunu kaydetti. “28 Şubat umarım son darbe olur” diyen Altan, referandumda yüzde 58 ‘evet’ çıkmasına karşın Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu’nda paşaların Köşke çıkmadığını, daha sonraki süreçte ise toplu istifa müessesi geliştirdiklerini belirtti.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*