Yeni Asya yazıyorsa doğrudur

Bir sözün, bir konunun herhangi bir haberin doğru olduğunu bilmek, için onun kaynağını, kim tarafından yayınlandığını, kimin yayınladığını bilmek gerekir.

Her zaman doğru olmak, doğru söyleyip doğruları yazmak kolay bir şey değildir. Sizin herhangi bir konuda devamlı doğru söyleyip bir konuda hata yapmanız, bazen bütün doğruları silme ihtimali vardır. Bunun için sözün, bir haberin veya yazının kaynağı, kimden çıktığı çok önemlidir.

Doğru haber, doğru yazı ve doğru yorum konusunda, Yeni Asya bir marka olmuştur. 48 Yıllık yayın hayatında, hep doğruları yazmış, doğru hedeflere doğru yol almıştır. Risale-i Nur’un medyadaki dili olma misyonunu en güzel şekilde yerine getirmiştir. Bunu yaparken de, en önemli düsturu, doğruluk olmuştur. Onun için “Yeni Asya yazıyorsa doğrudur” sloganı, dillere destan olmuştur.

Yeni Asya’nın manşetlerinden makalelerine kadar, her yazdığı doğru esaslara dayanır. Her cümlesinin makul ve mantıklı bir izahı vardır. Hiçbir zaman, “çamur at, izi kalsın” diye bir düşünce taşımaz. Onun için bu kadar korkusuz ve cesurdur.

Yeni Asya, Risale-i Nur’un medyadaki dili dedik. Risale-i Nur’un en önemli prensibi ise, doğruluktur. Üstad Bediüzzaman Hazretleri, “Bize her şeyden önce lâzım olan nedir? dedikten sonra, bu suale, “doğruluk” diye cevap veriyor. Ondan sonra “yalan söylememek,” sonra, “Sıdk, ihlâs, sadâkat, sebat, tesanüd…” diye devam ediyor. İşte Yeni Asya, bu esaslar dahilinde hizmet yapıyor. Doğruluğu kendisine esas meslek ittihaz etmiş bulunuyor.

Yeni Asya’nın doğruları, zamana, şartlara ve konjonktüre göre değişmez. Çıkış noktası olan İttihad, bundan elli yıl önce ne yazmış, ne söylemişse, Yeni Asya’da aynı şeyleri yazıp söylemektedir. Bunun adı, “tavizsiz istikrar çizgisi”dir.

Yeni Asya Bediüzzaman’ın “Biz ki hakikî Müslümanız, aldanırız, fakat aldatmayız. Bir hayat için yalana tenezzül etmeyiz” sözünü esas aldığı için, hiçbir devirde yalana tenezzül etmemiş, her zaman doğruları yazmış, doğru yolda hareket etmiştir. Zaman zaman bu doğruluğun da bedelini ödemiştir. Ama hiçbir bedel, onun doğruluktan ayrılmasına sebep olmamıştır.

Kıyamete kadar “Sırat-ı Müstakim” üzerinde gitmesi dileği ile…

Cemil Said Demirdöğmez

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*