Leyle-i Regâib’in kudsiyetini ve Hazret-i Risâletin bir derece, bir cihette âlem-i şehâdete teşrifinin umum kâinatça ve bütün asırlarda nazar-ı ehemmiyette ve Rahmeten li’l-Âlemîn olduğunu ispat etti ve kâinat o geceyi alkışlıyor diye gösterdi.
Aziz, sıddık kardeşlerim,
Evvelâ: Seksen küsur sene bir ömr-ü maneviyi sizlere kazandıracak olan şuhur-u selâse-i mübarekeyi ve bilhassa bu geceki leyle-i Regaibi tebrik ediyoruz.
***
Aziz, sıddık kardeşlerim,
Evvelen: Seksen sene bir mânevî ömr-ü bâki kazandıran şuhur-u selâsenizi ve mübarek kudsî gecelerinizi ve leyle-i Regaibinizi ve leyle-i Mi’racınızı ve leyle-i Berâtınızı ve leyle-i Kadrinizi ruh u canımızla tebrik ve herbir Nurcunun mânevî kazançları ve duâları umum kardeşleri hakkında makbuliyetini rahmet-i İlâhiyeden rica ve hizmet-i Nuriyede muvaffakiyetinizi tebrik ederiz.
Emirdağ Lâhikası, Mektub No: 304, s. 682
***
Aziz kardeşlerim,
Size iki pusulayı Leyle-i Regâib’den altı saat evvel yazdım. “Hizbu’n-Nûriye” kâğıt ile teslimden sonra, kat’iyen benim kanaatimde bir nevî Mu’cize-i Ahmediye olarak, iki aydan beri mütemâdiyen kuraklık ve yağmursuzluk, her tarafta dâimâ namazlardan sonra pek çok duâların akim kaldığı ve herkes me’yusiyetten derd-i maîşet endişesiyle kalben ağlarken, birden Leyle-i Regâib—bütün ömrümde hiç mislini işitmediğim ve başkalar da işitmediği—üç saatte yüz defa, belki fazla tekrarla melek-i ra’dın yüksek ve şiddetli tesbihâtıyla öyle bir rahmet yağdı ki, en muannide dahi Leyle-i Regâibin kudsiyetini ve Hazret-i Risâletin bir derece, bir cihette âlem-i şehâdete teşrifinin umum kâinatça ve bütün asırlarda nazar-ı ehemmiyette ve Rahmeten li’l-Âlemîn olduğunu ispat etti ve kâinat o geceyi alkışlıyor diye gösterdi.
Emirdağ Lâhikası, Mektub No: 16, s. 79
***
Aziz, sıddık kardeşlerim,
Sual: “Tevafukla bu kerâmet nasıl kat’î sabit oluyor?” diye kardeşlerimizden birisinin sualine küçük cevaptır.
Elcevap: Birşeyde tevafuk olsa, küçük bir emare olur ki, onda bir kasıt var, bir irade var; rastgele bir tesadüf değil. Ve bilhassa tevafuk birkaç cihette olsa, o emare tam kuvvetleşir. Ve bilhassa, yüz ihtimal içinde iki şeye mahsus ve o iki şey birbiriyle tam münasebettar olsa, o tevafuktan gelen işaret sarih bir delâlet hükmüne geçer ki, bir kasıt ve irade ile ve bir maksat için o tevafuk olmuş, tesadüfün ihtimali yok.
İşte, bu mesele-i Mi’raciye de aynen böyle oldu. Doksan dokuz gün içinde yalnız Leyle-i Regaib ve Leyle-i Mi’raca yağmur rahmetinin tevafuku ve o iki gece ve güne mahsus olması, daha evvel ve daha sonra olmaması ve ihtiyac-ı şedidin tam vaktine muvâfakatı ve Mi’raciye Risâlesinin burada çoklar tarafından şevkle kıraat ve kitabet ve neşrine rastgelmesi ve o iki mübarek gecenin birbiriyle bir kaç cihette tevafuk etmesi ve mevsimi olmadığı için acip gürültülerle, söylenmeyecek maddî mânevî zemin gürültüleriyle feryatlarına tehditkârâne ve tesellîdarane tevafuk etmesi ve ehl-i imanın meyusiyetinden tesellî aramalarına ve dalâletin savletinden gelen vesvese ve zaafiyetine karşı kuvve-i mâneviyenin takviyesini istemelerine tam tevafuku, bu geceler gibi şeâir-i İslâmiyeye karşı hürmetsizlik edenlerin hatalarına bir tekdir olarak, “Kâinat bu gecelere hürmet eder, neden siz etmiyorsunuz?” diye mânâsında, kesretli rahmetle şeair-i İslâmiyeye karşı, hatta semavat ve feza-yı âlem hürmetlerini göstermekle tevafuk etmesi, zerre miktar insafı olan bilir ki, bu işte hususî bir kasıt ve irade ve ehl-i imana hususî bir inayet ve merhamettir; hiçbir cihetle tesadüf ihtimali olamaz.
Emirdağ Lâhikası, Mektub No: 19, s. 84
LÛGATÇE:
şuhur-u selâse-i mübareke: Mübarek üç aylar.
leyle-i Regaib: Regaib Gecesi.
mütemâdiyen: Sürekli, devamlı.
me’yusiyet: Ümitsizlik, üzüntü.
melek-i ra’d: Gökgürültüsü ile vazifeli melek.
muannid: İnatçı.
âlem-i şehâdet: Görünen âlem.
Rahmeten li’l-Âlemîn: Âlemler için rahmet olan Hz. Muhammed (asm).
Benzer konuda makaleler:
- Kâinat bu geceyi alkışlıyor
- Kâinat bu geceyi alkışlıyor
- Kâinat bu geceyi alkışlıyor
- Kâinat bu geceyi alkışlıyor
- Şuhur-u selâsenizi bütün ruhumla tebrik ediyorum
- Kâinat bu geceyi alkışlıyor
- Kainat bu geceyi alkışlıyor
- Kâinatın alkışladığı gece: Regaib
- Kâinat, Regaib Gecesini alkışlıyor
- Mi’râc, ikinci bir Kadir Gecesi hükmündedir
Kur’an’ı çağa tefsir ederek, “Ben kimim, nereden geldim, nereye gidiyorum, bu dünyadaki vazifem nedir?” sorularına cevaplar sunan, “iman-ı tahkiki”, “ahlâk” ve “istikamet” rehberi Risale-i Nur Külliyatı’nın müellifi.
İlk yorum yapan olun