Küçük Sözler’i “on beş kişiye okutmak”

Yeni Asya gazetesi Ramazan ayında güzel bir kampanya başlattı. Herkes okusun diye Risale-i Nur Külliyatı’ndan “Küçük Sözler”i Ramazan ayının başında okuyucularına hediye etti. İsteyenlere de 1 TL karşılığında gönderiyor. Biz de arkadaşlarla ortak hareket ederek çok sayıda Küçük Sözler’i alıp dağıtmaya başladık.

Küçük Sözler deyince aklıma Bediüzzaman’ın tâbiriyle “Aklen Hulusi, kalben Sabri, vicdanen Hüsrev hükmünde olan Refet Bey” geliyor. Refet Bey, Kur’ân ve imana hizmet etmeyi hayatının en büyük gayesi sayıyor ve bu gayesini şöyle ifade ediyordu:

“Bugün Boğaziçi’nde, Kavaklar’da oturan bir genç kendisine Kur’ân öğretmemi istese veya Üstadım Bediüzzaman’ın bir küçük risâlesini istese, her gün Bayezıd’dan oraya gider gelirim.” (Son Şahitler, c. 1, s. 381)

Kendisi bu fikirlerini her zaman hayata geçiren bir insandı. Bindiği bir toplu taşıma aracında boş durmaz, muhakkak Risâle okurmuş. Kendisinden bizzat dinlediğim şekliyle o risale okurken kitabı yukarı kaldırırmış. Böylece öndeki, yandaki ve arkadakilerin de okumasını sağlarmış. Bir manada ilânât yapmayı ihmal etmezmiş. Onun bu hâlini unutamam. Bir otobüse, dolmuşa, trene, uçağa vs. bindiğimde yanımda taşıdığım dergi, gazete, Risâle ne varsa okurken merhum Refet Bey’i hatırlarım.

Refet Ağabey, lise ve üniversitede okuduğum 1970’li yıllarda bazen misafirimiz olurdu. Kendisini ziyarete gelen küçük çocuklara “Küçük Sözler”i hediye etmeyi ihmal etmezdi. Bana da:

“Kardeşim! Bu kardeşlere benim namıma birer Küçük Sözler hediye et” derdi. Ben de devamlı yanımda Küçük Sözler’i hazır bulundururdum. Çocuklara Küçük Sözler’i hediye ettikten sonra da:

“Kardeşim, bu kitabın fiyatı, on beş kişiye okutmaktır.” derdi. Merhum Refet Ağabeyin hediye ettiği Küçük Sözler kim bilir şimdiye kadar nerelere gitti, kimler okudu?

Ramazan ayından birkaç gün önce bazı arkadaşlarla vefat eden babasının cenaze merasimine katılmak üzere Erdoğan Akdemir’in köyüne gittik. Merhumun cenaze merasiminden dönerken köyün imamı ile tanışmak nasip oldu. Ayrılırken çantamda taşıdığım Küçük Sözler’den bir adet hediye ettim. Kitabı verirken aklıma Merhum Refet Ağabeyin sözleri geldi. İmama latife yollu “Bu kitabın ücreti on beş kişiye okutmaktır” dedim. O da gülerek, “On beş kişiyi çağırıp okusak olmaz mı?” dedi. “Maksat on beş kişiye okutmaksa, niçin olmasın” dedim. Muhabbetle ayrıldık.

İmam Efendinin kısa sürede sözünü tuttuğunu öğrendim. Erdoğan kardeş, Cuma günü telefonla arayıp müjdeyi verdi. İmam efendi Ramazan’ın ilk Cumasında Dördüncü Söz’ü cemaate okumuştu.

Küçük Sözler güzelce tanzim edilmiş. Dipnotlar ve lügatçe eklenmiş. Herkese gönül rahatlığıyla hediye edilebilir.

Küçük Sözler’in girdiği yere, zamanla diğer risaleler de girebilir. Belki bu sayede birçok insanın imanının kurtulmasına veya hidayetine vesile olmak mümkündür.

NOT: Bu yazının yazılmasına vesile olan Hüseyin Akdemir’i rahmetle anarken Erdoğan Akdemir ve ailesine de taziyetlerimi sunarım.  A. Ö.

Benzer konuda makaleler:

• Bekir Berk’in kardeşi dualarla
• Risâle-i Nur’u nasıl tanıdım?
• Hizbü’l-Ekber-i Kur’âniye’yi Ramazan’da okumak
• Küçük Sözler ve bandrol
• Son şahitlerden Alâeddin Yılmaztürk duâlarla
• Kur’ân cebe sığar mı?
• Üstad, Büyük Cevşen’i nasıl okurdu?
• Bir son şahit daha veda etti
• Ahmed Âsım Önerdem
• Her şey manen “Bismillah” der