Bir ülkenin bekası ve insanının hayatı açısından ahlâk mefhumu oldukça önemlidir.
Değerler eğitimi dediğimiz unsurun kökenini teşkil eden bu kuralın, sağlıklı bir şekilde mevcudiyeti her bakımdan ehemmiyet arz eder. “Etik ahlâk kuralları”, “Ahlâkî değerler” bahisleriyle toplum hayatında sürekli gündemde olan bir faktördür ahlâk..
Ahlâk nedir? Mahiyeti nasıldır? Ne tür muhtevaya sahiptir? Nasıl bir ahlâk şekli ülke insanına ve yaşadığı cemiyete faydalı biçimleri arz eder?
Farklı mülâhazalarla kişi ve toplumların yapısına göre ileri sürülen ahlâk modelleri, önemine binaen daima konuşulan hususiyetlere sahip olmuştur. Ahlâkın yapısı kısaca huy, seciye, tabiat, insanların manevî özellikleri, tutum ve davranışları şeklindeki manalarla değerlendirilerek tarif edilir.Doğru ahlak anlayışı
Müslümanların ahlâkı Kur’ân’a dayalı sünnet eksenlidir. Örnek şahsiyet ise yüce Peygamberimizdir (asm). O’nun (asm (ahlâkı, Kur’ân’ın izhar buyurduğu ahlâk modelidir.
Peygamberimiz (asm), “Ben güzel ahlâkı tamamlamak üzere gönderildim” diye buyurmaktadır. Mukaddes kitabımız Peygamberimizin (asm) en büyük mu’cizesi olarak bilinmektedir. Efendimizin (asm) ikinci en büyük mu’cizesi ise ahlâkıdır. Çünkü O’nun (asm) ahlâkı Kur’ândır. Kur’ândan tereşşuh eden bir yapıdır.
Ahlaki parazitler
Ahlâkî parazitleri gecelerin sessizliği içinde insanın ruhuna bağlı duygularına musallat olur.
“Mahall-i iman” olan kalbini yaralar. Duygularını incitir. Ne zaman şu gece parazitlerine maruz kalınırsa biliniz ki, o gün gündüz vaktinde, ruhumuzun alâkadar olduğu meseleler bağlamında bir nefis muhasebesi gerektirir.
“Ben bugün ne yaptım? Nerede hata ettim?” şeklinde…
Bu sualleri sormalıyız kendi kendimize, gece parazitlerinden kurtulma adına… “Cazibedar fitnenin” kol gezdiği, günahların başını alıp gittiği bir zaman dilimi içinde yaşamaktayız.
“Eyvah” dememe adına çok, ama çok dikkat edilmelidir.
Gece sessizliği içinde dinlenirken ruhumuzu inciten parazitleri izale etme adına kurtuluşumuzun kapılarını aralamaya sebep Kur’ân prensiplerini ölçü telâkkisiyle, affımız için Rabb-i Rahimimize intizarda bulunmalıyız.
Günahlardan içtinap edilmelidir. Bu yol ise “doğru” olan Kur’ân ahlâkına dayalı bir eğitimle mümkündür.
Fıtrî eğitim
Eğitimle, Kur’ân ahlâkına dayalı sünnet eksenli ahlak günümüzde mümkün mü?
Doğru eğitimle mümkün diyoruz. Yani fıtrî eğitim ile..
Mevcut eğitim sistemi bu anlayışla ne derece bağdaşmaktadır?
Buna da “çok uzaktır” demek durumundayız.
Çünkü fıtrî değildir.
Not: Mübarek Ramazan-ı Şerifinizi en kalbi duygularımla tebrik eder, hayırlara vesile olmasını Rabb-ı Rahimimizden niyaz ederim.
Benzer konuda makaleler:
- Terörün izalesine eğitimle destek
- Said Nursî eğitimde rehber bir şahsiyettir
- Manevî eğitim ortamları: Cemaatler
- Diyanetin eğitim hutbeleri ve eğitim sistemimiz
- Eğitim Bakanlığı, Said Nursî ve eserlerine sahip çıkmalıdır
- Eğitimde soğuk yüz ve şu tek adam meselesi
- Eğitimdeki sıkıntılar
- Eğitim hiç değişmemiş
- Kur’ân güneşi asla söndürülemez
- Beşinci Şuâ ışığında eğitime bir bakış
İlk yorum yapan olun