İnsan tipleri ve ihlâs

İhlâsı psikososyal açıdan ele alırsak, önce kendimizi tanımlamamız, sonra ihlâsla irtibatımızı tesbit etmemiz gerekir:
• Çok yönlü psikososyal varlıklarız.

• Farklılıklarımız kadar benzer yönlerimiz de vardır.

• Farklılık, şahsiyetimizi/kişiliğimizi oluşturur.

• Benzerliklerimiz ise, yaklaşma, dayanışma ve sosyalleşmeyi netice verir.

• Bütünleşme ihtiyacı, fertleri benzer davranış biçimlerine yönlendirir.

• Benzerlikler, benzer hayat ve öğrenme şartlarından kaynaklanır.

• Benzer davranışlar, öğrenme biçimleri de, iletişim ile etkileşimi, bu da birliktelik ve uyumu sağlar.

• Böylece, başkalarına davranış biçimimizi ve başkalarının bize nasıl davranması gerektiğini öğrenir, duruşumuzu buna göre anlamlandırır ve ayarlamaya çalışırız.

• Sosyalleşme ise, otomatik işleyen bir süreçtir. Zamanla şuurlu bir harekete dönüştürerek belli gayeler güder, hedeflere yöneliriz.

• Benzerliklerimizden hareketle ortak yönlerimizi ortaya koyarak birbirimizle olan münasebetlerimizi düzenleriz.

İşte, ihlâs, asıl olarak devreye bu durumda girer: Birbirimize olan münasebetlerimizi düzenleme meselesinde…

Zihnî, hissî ve davranış temelli farklılıkları açıklamak için şahsiyet / kişiliği inceleyen interdisipliner bir bilim dalı geliştirilmiştir. Bu, insan fıtratının / yaradılışının ön kabullerine dayalı olarak, çeşitli cephelerden ele alır. Bunlar üçlü, beşli, yedili, dokuzlu, on birli, on altılı temel kategorilerde modellenip incelenir. İnsan mizacına / huyuna / karakterine ait çoklu modellerden bazıları, insanın mahiyetini; ikili, üçlü veya bunların katları desenlerle anlamaya ve insanların farklılıklarını izah etmeye çalışır.

1- “Düşünme, hissetme ve faaliyet” cihetleriyle, yani akıl (bilme gücü) ile;

2- Sevgi (aşk), kalp ve sezgi yönüyle;

3- Aksiyon/hareket (lisan-ı hal, fiil) açılarıyla.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*