Namaz dinin direği

Namaz niçin dinin direği? Çünkü imanı koruyup, muhafaza etmemize ve devamlı canlı tutmamıza vesile oluyor. Yaratılış gayemiz de iman ve ibadettir, namazdır. Kâinatın var oluş sebebi de, varlıkların Yaradanına karşı tesbihat ve ibadetleridir. Yokluktan var olmaları sebebi ile kendilerine bu vücut nimetini veren Hâlıklarına şükranla mukabeleleridir. İbadetleri ile, O’nu bildiklerini bildirmeleridir. Karşılık vermeleridir. Zaten dünyada Rablerinin güzel isimlerine âyinedarlık etmektedirler. Gökteki güneşi bulan yeryüzündeki yansımaları ile uğraşmaz…

 

Ayrıca namaz bütün diğer ibadetlerin fihristesidir. Özetidir. Küllî bir ibadettir. İman ve ibadet ise, cesaretin de menbaıdır. Allah’a asker olan başkasına kulluk etmez. Namaz gerçek anlamda Allah’ın büyüklüğüne ulaşmaktır. İbadetimizdeki mükemmellik Cenâb-ı Hakk’ın azametini, kibriyasını hissetmekle mümkündür. Bu da ancak imanî eserleri daima okumak ve de sohbetlerle bulunmakla mümkündür. Bu şekilde Allah’ın büyüklüğü, azameti, kibriyası akıl ve kalplerimizde kök salarak hakikî anlamda yerleşir. Zaten ibadetimizle bizi yoktan var eden Rabbimize yöneliriz. O’nu hatırlarız. ‘İyyake nestaîn’ diyerek sadece O’ndan yardım isteriz.
İlmî inkişaflar, gelişen teknoloji bizleri daha fazla Allah’a yaklaştırmaktadır. Bizleri ibadete teşvik etmektedir. Kâinat tesadüfe yer verilmeyecek kadar ince ayarla, yoktan yaratılmıştır. Sadece insan vücudu ele alındığında, tasarlanmış ve dizayn edilmiş mükemmel bir makine gibi olduğu görülür. Bütün dünya, güneş ve ay dahil insanın hizmetine verilmiştir. Tıp ilmi, yıllardır incelemesine rağmen, insan vücudunda hâlâ çözemediği girift, ilginç, gizemli ve de mu’cize işlerle karşılaşmaktadır. Sadece görme ve işitme olayına baktığımızda binlerce domino etkisi yapan işlem, saniyeden daha hızlı bir zaman diliminde gerçekleşmektedir.
O halde bu vücudu bize verene şükür icab eder. Şükrün en güzel göstergesi de namaz ibadetidir. Sonra ibadet ve namaz, insanı, insanî değerlere ulaştırır. Kemâlât dediğimiz duygu ile Allah’a muhatap eder. O’nun halifesi olunur. Kâinatta O’nun adına tasarruf etme yetkisi kazanılır. İnsan vasfını kazanır, terakki eder insan.
Ubudiyet; insanlar ve cinlerin yaratılış ve var oluş sebebidir. Varlığımız ancak ibadet ile anlam kazanır. Bizdeki irade duygusunun nihaî hedefi Allah’a ibadettir. O’na yönelmektir. Ancak ibadetle vücut kendini bulur. Tatmin olur. Allah’a, Yaradanına ulaşmış olur. İbadet olmadığı zaman ruh ve vücut huzur bulamaz. Adeta boşluktadır. Kâinatın Sultanına ulaşmak veya yönelmek az şey midir? Bir bakan, vali veya kaymakamla görüşüyoruz. Anlata anlata bitiremiyoruz. Onların ilgisi bizleri mutluluktan uçuruyor. Sonsuz uzay ve kâinatın sahibi ile irtibat kurmak demek olan namaz az şey midir? O’ndan aracısız istemek ve O’nunla aracısız iletişim kurmak insan için yeter.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*