Sungur Ağabey

Sungur Ağabeyi ilk kez, hatırımda yanlış kalmadıysa, 1974’te risale okuma programı için gittiğim Ankara’da, Siteler’deki bir Nur dershanesinin geniş salonunda gördüm.

Ankara İlâhiyattan mezun iki talebenin doktora için Amerika’ya uğurlandığı heyecanlı derste, kendisine has şivesi ve konuşma tarzıyla, Emirdağ Lâhikası’ndan “İmanın dünyada dahi bir nevi Cennet lezzetini benim hayatımda temin ettiğine dair” takdimi ve “Ben dokuz yaşımdan beri şefkatli validemi görmediğimden sohbetinde bulunamadım” cümlesiyle başlayan 352. mektubu okudu.

İki sene sonra, 1976’da Servet Bilgin’le beraber Kütahya’da bir Yeni Asya bürosu açmak için istişarelerde bulunmak üzere İstanbul’a geldiğimizde uğradığımız Üsküdar-Bağlarbaşı dershanesinde vicahen görüştük. Kendimizi tanıtıp meramımızı anlattık. Teşvikkâr sözleriyle bizi yüreklendirdi.

Ardından, Yeni Asya Yayınlarında çalışmaya başladığım 1978 senesinin sonlarına doğru evvelâ gazetede dizi halinde yayınlanıp bilâhare kitaplaştırılan “Anarşi: Sebep ve Çareleri” çalışması için gazeteye gelişlerini sıklaştırdığını hatırlıyorum.

Ümit Şimşek’in redaksiyonu ile hazırlanan ve kitaplaşma aşamasında tashihlerini benim yaptığım bu çalışma ile, o dönemde Türkiye’yi bîzar eden anarşi ve terör olayları Bediüzzaman’ın teşhis, tesbit, teklif ve ikazları çerçevesinde yorumlanmıştı.

Ve bunu Sungur Ağabey Yeni Asya’da yapmıştı.

Cağaloğlu’ndan Yenibosna’ya taşınma sürecinde yeni binamızda matbaamızın hizmete girmesi vesilesiyle tertiplenen merasime Sungur Ağabey de katıldı ve dualarla matbaanın düğmesine bastı.

Sonrasında esen Eylül fırtınalarının araya koyduğu mesafeler 2005 baharında, Yeni Asya’nın önce İstanbul’da, sonra Konya’da organize ettiği Üstadı anma programlarında fıtrî bir şekilde izale oldu.

Eşzamanlı olarak, o baharın 23 Mart’ında verdiğimiz özel ekte Sungur Ağabey başta olmak üzere Üstadın hayattaki talebeleriyle yaptığımız geniş mülâkatları yayınladık. Hepsi de ortak bir dille muhabbet, uhuvvet ve ittihad mesajları verdiler.

Sonradan kısa aralıklarla rahmet-i Rahman’a kavuşan Mehmet Emin Birinci, Mustafa Türkmenoğlu ve Hilmi Doğan Ağabeylerin de katıldığı Konya buluşmasında Sungur Ağabey “Eski soğukluklar artık tamamen bitti” diyerek bu manayı pekiştirdi.

Ve gazeteyi günlük olarak takip etmeye başladı.

Kitaplaşan “Şefkat Kahramanları” gibi, Risale-i Nur eksenli çalışmalara özel bir alâka gösterdi.

Yeni Asya eksenli bu yayın ve faaliyetlerin, o dönemde farklı sebeplerle ciddî sıkıntı ve problemlerle karşı karşıya olan Sungur Ağabeyi rahatlatıp ona kuvve-i maneviye veren bir fonksiyon icra ettiğini, sonradan bize ulaşan özel bilgilerle öğrendik.

2006 Mart’ında İstanbul’daki Üstadı anma toplantısına da katılan Sungur Ağabey, kürsüdeki kısa selamlama konuşmasında Üstadın saff-ı evvel talebelerinden Tahirî, Hüsrev ve Mehmet Feyzi Ağabeylerin 77 yaşında vefat ettiklerini ve kendisinin de bu yaşta olduğunu ifade ettikten sonra “Ahir vakitteyiz” diyerek, ilk veda mesajını vermişti.

6.5 yıl daha yaşadıktan sonra rahmete kavuştu.

Ruhu şad, mekânı Cennet olsun.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*