Camiyi savunan Amerikalılar

Dünyanın her yerinde iyi insanlar olduğu gibi fena insanlar da vardır.

Bu sebeple toptancılık yaparak tek kalemde bir şehri, bir ülkeyi ya da bir milleti itham etmek doğru değil.

Çokluktan kinaye olarak yetmişiki buçuk milletin yaşadığı ifade edilen Amerika’da da benzer bir tablo vardır. Bir yanda camilere saldıran, onları yakmaya çalışan insanlar olduğu gibi herhangi bir saldırı karşısında cami önlerine koşan ve camiyi, Müslümanları savunan, sahip çıkan binlerce belki de milyonlarca insan vardır. Üstelik bunlar bu yardımı başka bir dine mensup oldukları halde yapıyorlar yani insaniyet namına…

Meselâ, ABD’de 5 Ağustos 2017, Cumartesi günü bir camiye düzenlenen saldırıyı kınayan ve söz konusu camiye giderek Müslüman toplumuyla dayanışma gösteren Minnesota Valisi Mark Dayton, saldırının “korkunç, alçakça ve korkakça bir terör eylemi” olduğunu söylemiş. (AA, 8 Ağustos 2017)

Minnesota’dan ABD’nin ilk Müslüman Kongre Üyesi seçilen ve yaklaşık 10 yıldır Kongrede görev yapan Demokrat Partili Keith Ellison da saldırıyı kınamış ve “Bu camiye, bu ibadet evine bomba atacak bir insanı kınamak için sevecen, nazik ve kapsayıcı şekilde tepki vermekten daha iyi bir yol yok. Birlik olursak, Allah’ın izniyle bunun üstesinden gelebiliriz” demiş.

Camideki hasar için açılan GoFundMe internet sayfası üzerinden Pazartesi sabahı (7 Ağustos 2017) itibarıyla 900 kişi 36 bin dolar yardımda bulunmuş. Elbette cami için maddî yardımda bulunanların arasında gayr-ı müslimlerin olması her meselede toptancı anlayışla hareket etmenin doğru olmadığını da gösterir.

Saldırısı “korkunç” olarak vasıflandıran ve ciddî itiraz eden Minnesota Valisi Mark Dayton’ın tesbiti önemli olduğu kadar, ABD’nin ilk Müslüman Kongre Üyesi seçilen ve yaklaşık 10 yıldır Kongrede görev yapan Demokrat Partili Keith Ellison’ın “Bu camiye bomba atacak bir insanı kınamak için sevecen, nazik ve kapsayıcı şekilde tepki vermek” tavsiyesi de dikkat çekici. Haklı bir tepkiyi dile getirirken bile kırıcı olmamak “İslâmı doğru temsil” bakımından da çok önemli. “İslâmdan korkan”ları bu korkudan uzaklaştırmak ve İslâma dost edebilmek de her halde böyle mümkün olur.

Geçmiş tarihlerde de camileri hedef alan benzer saldırılar yaşanmış ve ABD’de yaşayan farklı inanç grupları ve insan hakları örgütleri Müslüman cemaatle yardımlaşma maksadıyla programlar düzenlemiş ve camilere sahip çıkmıştı. Bu niyette olan Amerikalılara kim ‘kötü’ diyebilir? Cami cemaatinin vazifesi Müslüman olmasalar bile camiye sahip çıkan bu insaf ehli insanların sayısının artması için duâ etmek değil mi?

Müslümanlar aleyhinde plan ve program yapan ifsat şebekeleri yaptıkları bu işlerin netice olarak İslâmın daha fazla tanınmasına ve bilinmesine sebep olduğunu anlasalar her halde bu saldırıları düzenlemezlerdi. Müslüman olmayan Amerikalıları bile camilere sahip çıkmaya sebep olan ‘kötü’lerin insafsız hücumları değil mi?

Bazıları istese de istemese de İslâm dini inşallah milyonların kalplerini fethetmeye devam edecek. Bu Amerika’da da olur, Avrupa’da da olur, Asya’da da olur… Hangi insana insaniyetin, İslâmiyetin nasip olduğunu biz bilemeyiz ki!

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*