Halbuki, insanın nimette kendinden aşağı olanlara bakarak haline şükretmesi; takvâda ise kendinden yukarıda olanlara bakarak onlar gibi olmağa çalışması icap eder. İslâmî ölçü bu olmasına rağmen, bu ölçüyle yaşamağa muvaffak olabilenlerin sayısı diğerlerine göre çok azdır.
İnsanlardaki tatminsizliğin en mühim sebebi ise, Allah(c.c.)’ın zikrini ihmal etmeleridir. Bir âyet-i kerîmede buna dikkat çekilir: “Onlar (Allah’a yönelenler), iman eden ve Allah’ı anmakla kalpleri huzura kavuşan kimselerdir. Haberiniz olsun ki kalpler, ancak Allah’ı zikirle huzura kavuşur.”(Râd Sûresi, 13/28).
Allah’ı tevbe, istiğfar ve tevhid ile anmanın yanında en büyük zikir Kur’an’dır ki, bu zikir de Kur’an’ı hem okumakla, hem de ona uymakla olur. O zaman fikir, gönül ve hayat huzura erişir. Aksi halde, kalp ve hayat huzursuzluklardan kurtulamaz.
Huzura kavuşmakla ilgili olarak, Kur’an âyetlerinden ve hadislerden süzülmüş şu manâlara dikkati çekmekte fayda vardır:
“Allah’ı tanımayanın, dünya dolusu belâ başında vardır; Allah’ı tanıyanın dünyası nurla ve manevî sürurla (sevinçle) doludur. Derecesine göre, iman kuvvetiyle hisseder.”(RN-Külliyatı, Lem’alar).
“Her kim hayat-ı fâniyeyi esas maksat yapsa, zahiren bir cennet içinde olsa da, mânen cehennemdedir. Ve her kim, hayat-ı bâkiyeye ciddî müteveccih ise, saadet-i dâreyne (hem dünya hem de âhiret saadetine) mazhardır. Dünyası ne kadar fena ve sıkıntılı olsa da, dünyasını Cennet’in intizar (bekleme) salonu hükmünde gördüğünden, hoş görür, tahammül eder, sabır içinde şükreder.”(RN-Külliyatı, Sözler).
Bize göre maddeten daha fazla gelişmiş olan dünya ülkelerinden bazı üstün taraflarımız, bu İslâmî imanımızla huzur sahibi oluşumuz ve nispeten daha sağlam olan aile yapımızdır. Bunların kıymetini bilmeli ve muhafazaya çalışmalıyız.
Benzer konuda makaleler:
- Peygamber efendimizin iletişim tekniği
- Corona virüs musibetinin hikmetleri ve manevi tedbirler
- Bediüzzaman ve Risâle-i Nur hakkındaki bazı isnadlara cevaplar
- Bediüzzaman ve Risâle-i Nur hakkındaki bazı isnadlara cevaplar
- Bu mahalleri Yıldız Sarayı’na değişmeyiz Haydi “Risale-i Nur Küllliyatı’nı Bitirme” programına!
- Said Nursî ve milliyetçilik
- Risaleler iktidarın keyfine bırakılamaz