Tarihe ışık tutan bir hadis-i şerif

Peygamber Efendimizin (asm) bazı hadisleri gelecekteki ümmetlerini uyarmaktadır. Olayların genel çerçevesini çizerek uyarılarını yapmaktadır. Bu uyarılar, zaman denen devranın içinde köşe taşları vazifesi yapmaktadır. Onları iyi anlamak, doğru neticeler çıkarmak, ümmetinin istikameti için çok mühimdir. Zamanın akışı içinde ümmetine istikamet vermekte, gemilere kılavuzluk eden deniz fenerleri gibi kılavuzluk yapmaktadır.

Aşağıdaki hadis-i şerif de böyle yol gösterici ve ümmeti uyarıcı mahiyettedir.

Ali b. ebî Tâlib (r.a.)’den rivâyet edilen bir hadis-i şerife göre “Ümmetim on beş kötülüğü işlerlerse başlarına belalar iner:” buyurmuşlardır. Bu on beş kötülüğü sayarken, ganimetlerin adaletsiz dağıtılacağını; emanete riayetin kalkacağını; zekatın angarya sayılacağını; erkeklerin hanımlarına itaat edip annelerine saygısız davranacağını; arkadaşına iyi davranıp babasına sıkıntı vereceğini; mescitlerde Allah ve Resulünün istemediği seslerin yükseleceğini; aşağılık kimselerin idareci olacağını; şerrinden korkulan kimseye ikram edileceğini; içkinin fazla tüketileceni; lüks ve israfın artıp ipekli elbiseler giyileceğini; şarkıcı kadınların çoğalacağını; her türlü çalgı aletlerinin imal edilip kullanılacağını beyan ettikten sonra on beşinci maddede

“Bu ümmetin sonradan gelen nesilleri önceki atalarını lanetlediği zaman, İşte o zaman ve durumlarda bir kızıl rüzgar veya topluca yere batmak, veya şekil ve kılık değişmesi gibi belaları bekleyin.” (Tirmizî , 2210) buyurmuştur. Burada tarih ilmi açısından ciddi bir ikaz var.

Ebû Hüreyre (r.a.) aynı hadisi rivayet ederken son maddesini daha geniş şekilde rivayet etmiştir. “Bu ümmetin sonradan gelen nesilleri önceki atalarına lanet okudukları zaman bu durumda kızıl rüzgarını gözetleyin, depremleri gözetleyin, topluca yere batmaları bekleyin, kılık değiştirme olaylarını bekleyin, taşlanma olaylarını gözetleyin. İpi kopan kolyenin tanelerinin birer birer dağılıp gitmesi gibi değişik alametleri bekleyin.”

Yine bu son madde ile ilgili olarak gelen başka hadislerde, tarihi gerçeklerin gizlenip yanlışın doğru gibi aktarılacağı, tarihi olayların çarpıtılacağı, insanların tarih konusunda aldatılacağına dikkat çekilmektedir. Cabir (r.a.) rivayet ediyor. “Bu ümmetin sonradan gelen nesilleri evvelki atalarını lanetledikleri zaman kimin yanında (doğru) ilim varsa açıklasın. O gün ilmi gizleyen kimse Allah’ın Muhammed’e indirdiğini gizlemiş gibidir.” (Mucemul Evsat, Hadis No: 430, C.1,s.136)

600 sene İslamiyet’in bayraktarlığını yapmış, milyonlarla şehit vermiş, içinden milyonlarca evliya çıkarmış olan Osmanlı’nın kötülenmesi sizce de garip değil mi?

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*