Said Nursî ve eserlerini tanımak eğitimli yaşama adına çok önemli

“İnsan ahsen-i takvimde yaratıldığı ve ona gayet cami bir istidat verildiği için, esfel-i safilinden ala-i illiyine, ferş’ten ta arşa, zerreden ta Şems’e kadar dizilmiş olan makama da meratibe, derecata, derekata girebilir ve düşebilir. Bir meydan-ı imtihana atılmış, nihayetsiz sukut ve suda giden iki yol onun önünde açılmış bir mu’cize-i kudret ve netice-i hilkat ve acube-i sanat olarak şu dünyaya gönderilmiştir.” (Sözler: 389)

Günümüzde şahsî, ailevî ve sosyal hayatta olumsuzlukları bertaraf ederek istikametli bir hayat yaşamak fıtrata uygun eğitim almakla mümkündür.

Said Nursî’nin yaşadığı hayat tarzı ve eserleri bu bağlamda en sağlam metod ve kaidelerle mücehhezdir.

Onun rehber kişiliği içinde olumlu tutum ve davranışlarıyla öne çıkan nezih hayat tarzı günümüze dair ölçüler barındırmaktadır.

Telif ettiği Risale-i Nur Külliyatında eğitimin ne gibi olumlu sonuçları meyve verdiğine yer vermektedir.

Eserlerinde insanı öne çıkaran bir yaklaşımı sergileyen Said Nursî, insanın eğitimli olması gerektiğine şu cümlelerle vurgu yapar:

“Ey kendini insan bilen insan! Kendini oku, yoksa hayvan ve camid hükmünde insan olma ihtimali var…” (Sözler)
***
İnsanın yaratılan mahlûkat içinde en mükerrem ve mükemmel bir varlık olduğu muhakkaktır.

Yaradılan diğer varlıklara nispeten çok daha güzel hususiyetleri bulunan insanın önemli bir vazifesi de Yaratıcısının istediği hâl ve vaziyet üzere hayatını tanzim etmesi gerektiği hakikatidir. Yani, insan bu dünyada başıboş yaşayamaz. Onun bir yaratılış ve dünyaya gönderiliş amacı vardır. Bu Nurlarda şu şekilde ifade edilir:
“İnsan umum mevcudat içinde ehemmiyetli bir vazifesi, ehemmiyetli bir istidadı olsun da, insanın Rabbi de insana bu kadar muntazam masnuatıyla kendini tanıttırsa, mukabilinde insan iman ile O’nu tanımazsa, hem bu kadar rahmetin süslü meyveleriyle kendini sevdirirse, mukabilinde insan ibadetle kendini O’na sevdirmezse…” (Sözler 10. Söz)

Evet, insan bu dünyaya iman ve ibadet etmek için gönderilmiştir. Onun, ihmale hiç gelemeyecek en önemli iki vazifesidir bunlar. Bu vazifeleri bihakkın yerine getirmenin yolu da okumaktan, öğrenmekten ve öğrendiklerini yaşamaktan, kısaca eğitimden geçmektedir.
***
Çok önemli organ, duygu ve kabiliyetlerle süslenip bu dünyaya gönderilen insan, ona verilen en güzel nimetlerden olan hayatı Yaratıcının rızasına uygun bir şekilde yaşayabilmek için elbette ki eğitimli olmak zorundadır.

Bunun en güzel yollarından biri ise, Allah tarafından terbiye edilen ve güzel ahlâkı tamamlamak için gönderilen Kâinatın Efendisi’ni (asm) kendine rehber edinen, hayatını onun Sünnet-i Seniyesi minvalinde tanzim eden, en zor şartlarda bile İslâm’ın emrettiği güzel ahlâkın en zarif ve asil numunelerini hayatında sergileyen Said Nursî’nin eserlerini okumak ve onlardan istifade etmekten geçer, diye düşünüyoruz.

Şu meydan-ı imtihanda gerçek insan vasıflarına sahip olmak ancak insanın kendisini tanıması, bu dünyaya niçin gönderildiğini bilmesi, Gönderenin kendisinden ne istediğini öğrenmesi ile mümkündür.

İşte o zaman insan esfel-i safiline düşmeyecek âlâ-yı illiyine giden yolda mertebeler katedecektir.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*