Salih Oral, Mustafa Kılıç ve Hasan Coşkun’a rahmetler diliyoruz…

Salih Oral

Aslında, bu tâziye yazısını sadece Salih Abiye yazmak için niyetlenmiştim. Ama tam kuvveden fiile geçeceği zaman Mustafa Hocanın, makaleyi bitirmek üzereyken de Hasan Coşkun’un vefat haberleri gelince, “üçünü bir arada yazalım” dedik.

İzmit’in kahramanlarından ilk tanıdığım, Rıdvan Ercan Ağabeydi. Onunla hukukumuz, yarım asrı bulur. O zamanlar, Ankara’da, rahmetli Bayram Yüksel Ağabeyin tensibiyle, bizim mektebimize yakın dershaneye vakıf olarak gelmesiydi. Tam o senelerde (70’li senelerin ilk yarısı) meydana getirilen, Ankara merkezli Yeni Asya muarızlığında, bütün vakıfların aksine, o her zaman olduğu gibi, istikametini muhafaza edip, Yeni Asya müdafii tek vakıf kalmıştı.

Daha sonraki senelerde, İzmit’e her uğrayışımızda görüşürdük. Artık bizim de 1985’ten beri Marmara Bölgesine ikamete gelmemizden sonra, daha da sıkı gidip geliyorduk. Onlar da bizim Bursa mevlidleri veya başka programlarımıza geldiklerinde hemhâl oluyorduk.

İzmit’e yakın yere gelmemizden sonra, İzmit kahramanlarıyla samimiyetimiz daha bir artmış, tanıştığımız o kahramanların kadimleri olan; Şevki Demirtaş, Salih Oral, Salih Çökren, Cevdet Özdemir gibi ağabeyler ve daha genç olan; Nureddin, Nurullah, Ali, Ahmed, Mustafa, Nurullah, Cem Cevdet v.s. gibi kardeşlerimizle de irtibatımız devam ediyordu.

Bundan iki buçuk sene evvel, Mikâil ve Süleyman Yaprak ile bir akşam İzmit’teki arkadaşlarımızın sohbetlerine gitmiştik. Orada, epeydir rahatsız olan Salih Çökren Ağabeyi ziyaret etmiştik. Ondan sonra da Çökren Ağabeyi hep takip edip soruyorduk.

Bu kahramanların çoğu da sessiz hizmet edenlerdendi. İşte Salih Oral Ağabeyimiz de öyleydi. Allah rahmet eylesin, çok iş yapıp az konuşan bu kahraman ağabeyimiz, senelerdir, Yeni Asya İzmit temsilciliğini yapıyordu. Bazen, iki adaş Salih Abileri karıştırdığımızı söyleyince, tebessüm ederlerdi. Cemaatî faaliyetlerin İzmit dâvetlerine iştirak ettiğimizde, onu hep işlerin içinde görür, kenarda beklediğine pek şahit olmazdık.

Rıdvan Ağabey ile bir konuşmamızda, Salih Ağabeyin korona olduğunu ve hastahanede yattığını söyledi. Duâ ettik.

Bayram gününde, bayramını âhirette yapmak üzere dünyadan göçüp giden Salih Oral Ağabeyimize binlerce rahmet diliyoruz. Ailesinin, İzmit kahramanlarının ve hepimizin başı sağolsun.

Urfa’lı, Mustafa Kılıç Hoca

Urfa Bediüzzaman Mevlidi’ne ilk defa 1973 senesinde, Ankara’dan gitmiştik. Ve bu benim, güneydoğuya ilk seyahatimdi. Üstad Hazretleri’nin vefatının 13. senesinde yapılan bu mevlidle tanımıştım Mustafa Hocayı. Mevlid komitesinin içindeydi ve eğer yanılmıyorsam, duâyı da o yapmıştı. Ondan sonra gittiğimiz bir iki mevlidte de görüşmüştük. Allah rahmet eylesin, makamı Cennet olsun.

Hasan Coşkun

1976 senesinde, iki arkadaş, mühendislik stajımızı Ereğli Demir Çelik Fabrikası’nda yapmıştık. Oraya gittiğimizde, Ereğli’nin kahramanlarının, bizi can-u gönülden karşılayıp, bağırlarına basmalarını hiç unutamıyoruz.  O zamanlar, “market 76” sahibi olan Hasan Abimizin de, bize çuvallarla erzak getirme anını hatırımdan çıkarmıyorum. Daima güler yüzlü, ehl-i hizmet olan Hasan Abimizin de vefat haberi, en son gelen haber oldu. Allah rahmet eylesin.

Bu üç ağabeyimize de Rabbimiz merhamet ve rahmetini esirgemeyip, günahlarını affedip, ehl-i Cennet eylesin inşâallah.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*