Bayramı, bayram olarak yaşayabilmek

Can dostların, mübarek Ramazan Bayramınızı en kalbi duygularımla tebrik ediyorum. Bu bayramın İslâm dünyası, insanlık ve özellikle aziz milletimiz için barışa, kardeşliğe, dostluğa ve saadete vesile olmasını Yüce Rabbimden niyaz ediyorum.

Ömre ömür katan Îlâhî nimet ve rahmet olan Kadir Gecesinden sonra Ramazan-ı Şerifi “BAYRAMLA” taçlandıran Rabbi Rahime sonsuz şükürler olsun.

Kâinatın Efendisinin örnek kulluğu ve abdiyetiyle; inananların kalplerinin birleşmesinin zirve noktası olan bir mübarek bayrama daha kavuşma nimetini ve sürurunu doya doya yaşamayı temenni ediyorum. Bu atmosferi İslam’ın önemli şiarı olan “cemaat” olma şuuruyla haftada bir defa Cuma günleri yaşıyoruz. Yılda iki defa da en büyük şeairlerden olan büyük “BAYRAMLARLA” yaşıyoruz.

Kalpleri, ubudiyet şuuruyla ittihad ettirip, dilleri zikirlerde birleştirme nimetidir “BAYRAM!”

Mâbûd-u Ezelînin muhataplığına karşı; halis kalp, dillerden çıkan, niyaz, ses, dua, zikirlerle gerçek kulluğun nişanesi ve ispatıdır, “BAYRAM!”

Küre-i arzdaki bütün mahlûkatın o muhteşem koro olan zikirlerini manevî kalp kulağıyla hissedip, idrak ederek yer yüzünün bir geniş ve büyük bir mescid olduğunu yaşamaktır gerçek “BAYRAM!”

İslâm âlemindeki, yürek dağlayan tablonun Kur’an’ın rehberliğinde, sulh, huzur ve kardeşliği getiren en büyük bir hadisedir “BAYRAM!”

Birinci öncelikle kendi nefsini temizlemeye vesile olan andır “BAYRAM!” Hadisi-i Şerifle, “gaflet istilâsı ile gayrimeşru daireye sapma tehlikesinin de var olduğuna işaret edilen bir andır “BAYRAM!” Gerçek asliyetiyle, sevinç, sürur nimetlerinin şükre çevrilip, ziyadeleştiği andır, “BAYRAM!”

Ağlamanın, hüznün olmadığı, akrabalığı yakınlaştıran, garibi sevindirmeyi hatırlatan, kini, hasedi, gıybeti, olumsuzlukları unutturan andır “BAYRAM!”

İslâm Coğrafyası olan; Asya, Afrika, Orta Doğu, Osmanlı yadigarı vatan topraklarındaki, Müslüman kardeşliği, İttihad-ı İslâmı, Kur’ân-ı Hakîmin kudsî kanunlarının, fertlerde ve devletlerde bir anayasa esası olması hakikatinin canlandığı andır “BAYRAM!”

Küfr-ü mutlakı tek başıyla kıracak bir haleti ruhiyenin hissedilip yaşandığı andır bayram!

Bütün Nur talebelerinin, dahil ve hariçte, Nurları neşrederek gerçek Medresetü’z-Zehra; büyük idealinin kalplerde heyecan uyandırdığı zamandır “BAYRAM!”

Allah’a kul olmanın, O’nu tanımanın ve nimetlerinin bütün sırlarıyla idrak edildiği bambaşka zamanlardır “BAYRAM!”

Avrupa zalimlerinin menfi üflemelerine karşı müteyakkız davranmanın idrak zamanıdır Bayram!

Namazlarıyla, âlem-i İslâmın zikir ve tesbihiyle zemini büyük bir zelzele-i kübrâya mazhar eden andır “BAYRAM!”

Bir manada amaca ulaşmak, sevgiyi taçlandırmaktır, “BAYRAM!” Dertli, borçlu, sıkıntılı, ıztıraplı gönüllere ilâç ve şifadır, “BAYRAM!”

Sevginin anahtarı olan duyguları paylaşmaktır, “BAYRAM!”

Karanlıkların aydınlıklara döndüğü andır, “BAYRAM!”

Sahip olunmaya çalışılan, “DAVANIN” dünyevî ve afaki meselelerin önüne geçip, gündemden düşürüldüğü; gönül, kalp, ruh, akıl, his dünyalarına hakim olduğu andır, “BAYRAM!”

Bayramınızın gerçek manada bayram olması ve Cennetteki sevinçlere dönüşmesi duası ve niyazıyla, Bayramı’mız Mübarek Olsun.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*