Yani, şu Türkiye’de olan hadiseleri anlamak mümkün değil. Güya padişahlık, saltanat kaldırılmış ama, tek adam üzerine kurulan saltanatlar halâ devam ediyor. Bu işlerin sac ayağını teşkil eden cenah da, daha ziyade askeriye ve adliye ile sağlana gelmiştir. İşin enteresanı da, bunlar kendi kurulu düzenlerinin bozulmaması için yaptıkları her yanlışı, aldıkları her kararı (millete rağmen de olsa) “Türk milleti adına” yapıyorlar. Ama, milletin bundan ne haberi var, ne de tasdiki. Kendilerine ters gelen her şeye karşı tavır alacağız diye, bilerek veya bilmeyerek karşı tarafın ekmeğine yağ sürüyorlar. Kimi mağdur etmeye çalışıyorlarsa, (veya bu, oynanan oyunun bir parçasıdır) o cenah, kahraman oluyor veya seviyesi yükseliyor, yükseltiliyor. İşte bu son hadisede de, BTP lilerin adaylığını veto etme işinde siz, sonrasında yapılacak teşebbüsleri bilemiyor muydunuz, kestiremiyor muydunuz, tahmin edemiyor muydunuz? Muhakkak ihtimaller değerlendirilmiştir tarafınızdan. Buna rağmen, niye şu hadiselerin meydana gelmesine sebeb oldunuz? Bırakın kendi hallerine. Zaten 3-4 gün sonra ne oldu? Madem şimdi böyle olacaktı, o zaman niye öyle oldu? Halbuki kendi seyrinde bırakılsaydı, belki de Müslüman, dindar Kürt’ler, o Rafızileri ademe mahkûm edeceklerdi. Ve minel garâib…anlaşılmaz işler doğrusu…

Benzer konuda makaleler:
- Terörün çözümü Bediüzzaman’da
- Mehmet Kutlular: Bir nur talebesinin siyasetteki istikameti
- Müflis Proje: KEMALİZM
- Said Nursî’nin Hamidiye Alayları’na bakışı