Bir yola girersin ya hani taşlı, tepeli, engebeli.. İşte bu yolda yürümektir takva. Geçersin de dikenli yollardan, dikenlerin acısını kalbinde hissedersin. İşte bu acıyı hissetmektir takva. Bu kalp ki, Allah (cc) diyerek atıyor, gözlerinden kanlı yaşlar akıyor, şu aciz bedenler alev alev yanıyor.
Ehl-i Beytin yoludur diyerek girersin bu yola. Bu yolda senin üç azığın var:
Birincisi, sabır ki bu en önemli azığın. Sen bunu iyi kullan, sonunda en güzel mükâfatlara erdiğini göreceksin. İkincisi, şükür ki, bu da birinci azığın kadar önemli ve değerli. Bu azık senin malına mal, canına can katacak, hatta kurtuluşuna vesile olacaktır. Üçüncü azığın ise tevekkül ki, bu azık herkesin elinde vardır, ama bilmeyene ne yazık!
Sen sabret sabredebildiğin kadar, şükret şükredebildiğin kadar ve sonunda Yaradan Mevlâya sığın. Unutma ki seni yaratan Allah, seni senden daha iyi bilir, seni senden daha iyi görür, sana senden daha yakındır ve sana senden daha merhametli ve bağışlayıcıdır.
Bu sözü duyunca sevinmişsindir, ama sakın ola bu sende bir rahatlık uyandırmasın. Sanma ki bu yolu geçmek çok kolaydır. Daha takva yolunu yarılamadın bile unutma!
Şunu unutma ki önemsemediğin ‘’tevazu’’ bile seni takvaya ulaştırır.
Efendimiz (asm) bir hadis-i şerifinde; ‘’Allah, Müslüman kardeşine karşı tevazu gösteren bir kimseyi yükseltir. Müslüman kardeşine tepeden bakan kimseyi de alçaltır’’ diyor.
İmanın ne kadar güçlü ise takvaya ulaşman o kadar kolay olur. İmanın kuvvetli olmasını istersen Hz. Ebubekir’i (ra) örnek al. Çünkü Efendimiz (asm) “Hz. Ebubekir’in imanını bir kefeye koysalar, diğer kefeye de bütün insanların imanını koysalar Hz. Ebubekir’in imanı daha ağır basar” diyor. Çünkü Efendimiz’e (asm) peygamberlik verildiğinde onu hiç sorgulamadan, aklının köşesinden “Acaba?” diye birşey geçirmeden, kabul eden oydu.
İşte takvada Hz. Ebubekir’i (ra) örnek al.
Sakın ha, gururlanıp kibirlenme. Çünkü gurur ve kibir, ateşin kuru odunu yakması gibi sevaplarını yakıp kül eder. Bir hadis-i şerifte; “İçinde zerre kadar kibir bulunan kişi Cennete gidemez” deniliyor. Gayet açık!
Takva yolunda yemenden ödün ver! Gezmenden ödün ver! Uykundan ödün ver! Allah (cc) rızasını gözet ve O’nun adının anıldığı her yerde yer al. Sakın kimseye karşı kin besleme. Ama şunu da unutma; kimsenin nefsinin oyuncağı olma! Kur’ân-ı Azîmüşşan’a uy! Ehl-i Sünnete uy! Çünkü seni bu zorlu yolda ancak bunlar kurtarır. Ne bazı insanların seni övmesi, ne malın, ne mülkün, ne yalancı dostların, ne de makamın sana bu yolda kurtuluş olur!
İnsanları sev! Onlardan fayda göreceğin için değil ama. Allah (cc) rızasını kazanma ümidiyle sev. Onların dertlerini dinle, dertlere derman olan Yaradan Rabbim sana mutlaka bir kurtuluş yolu gösterecektir.
Bir hadis-i şerifte; ‘’Müslüman kardeşinin derdini dert edinmeyen bizden değildir’’ diyor, bunu unutma.
Sakın ola başkalarının gözüne girmek için yaptıklarını ballandıra ballandıra anlatma. Her yaptığın iyiliği, hayır ve hasenâtı gizli tut. Bırak insanlar seni kimseye yardım etmiyor bilsinler. Seni Allah biliyor, O sana yeter bunu unutma! Seni gözüne girdiğin ya da girmeye çalıştığın insanlar bile kutaramaz, bunu unutma!
Kavgadan, dövüşten, küfürden, gıybetten uzak dur, çünkü bunlar seni yoldan çıkarır, gaflete düşürür. Bunların hepsinin nefsin eğlencesi olduğunu unutma!
Senden birşey isteyenlerin isteklerini kestirip atma. Şunu unutma; “Kendisine iltica ile bir ricada bulunan kimsenin ricasını kesip atanın duâ ve ricasını da Allah kesip atar.”
Bütün kardeşlerine duâ et, çünkü muhtaç olduğumuz en büyük şey ‘’duâ’’dır. Dostlarına dua et, Allah (cc) katında yükselsinler, düşmanlarına da duâ et, “İnşâallah hidayeti bulurlar” diyerek. Şunu unutma; kimin kimi kurtaracağını bilemezsin, bu sebeple herkese aynı nazarla bak. Yani ‘’Yaratılanı sev Yaradandan ötürü.’’
En ummadığın, hatta aklının ucundan bile geçirmediğin insan senin kurtuluşuna vesile olabilir. Bunları sakın unutma; sen herşeyden önce insansın, herşeyden önce kulsun ve herşeyden önce acizsin.
Amacımız rıza-i İlâhî
Yolumuz Resûlullah (asm) yolu.
Şimdi tam zamanı,
Gaflet denilen zilletten uyanmanın yolu!
Benzer konuda makaleler:
- İman imkândır
- Naat
- Bir babanın, evlenecek oğluna nasihati
- Haydi, hüşyar kardeşim!
- Cennetin özledığı kişiler
- Unutma!
- Peygamberim (asm)
- Takva ve tahliller
- Berat Gecesini fırsata çevirmeliyiz
- Barla… Ah Barla !
İlk yorum yapan olun