Yalan iktidarı

İktidarını yalan dolanla ayakta tutan, sağdan/soldan muhalif kesimleri terörle iltisaklı gösterip milletin önüne atan, faizdi, nas’dı TÜİK’Tİ her şeyi kullanan AKP, icraatlarını yalanlarla besleyip milleti kandırmaya devam ediyor.

“Ben ekonomistim, faiz sebep enflasyon sonuçtur, Bir Müslüman olarak naslar neyi gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğim. Hüküm bu” dedikten sonra yine tornistan etti Cumhurbaşkanı Erdoğan…

Yeni Maliye bakanı Mehmet Şimşek’in, selefi Nurettin Nebati’den vazifeyi devralırken söylediği “rasyonalist politikalar” işin aslı. Demek istiyor ki; gidilen yol yanlıştı. “Akıl neyi gerektiriyorsa onu yapmamız lâzım” dedi ve neşteri vurunca cerihalar akmaya, bekletilen zamlar ve döviz fiyatları patlamaya başladı. ÖTV ve diğer vergilerle de kazmayı vurup milletin belini kırdılar.

Çünkü uzun zamandır yürütülen seçim ekonomisiyle bastırılan faiz ve döviz, sıkışmalarla nihayet gaz gibi patlak verip memleketi yangın yerine çevirdi. Sırf iktidarı kaybetmemek için bile bile kasayı boşaltıp, ateşe attılar. Her seferinde bir şeyler satarak ve borç bularak elde ettikleri pahalı ve bedeli ağır parayı ulûfe nevinden bir yerlere dağıtarak ayakta durmaya çalıştılar ki şimdi deniz bitti kara (kel) göründü. Seçimi almalarına rağmen sanki başka iktidardan enkaz devralmış gibiler. Hattâ Pirus Zaferi yakıştırması bile yapıldı.

Artık, seçimden evvel göstermelik Rusya’dan bağlanıp ateşlenen ne Karadeniz gazı var ne de Gabar petrolü. Ne “Açın pencereleri doğalgaz bedava” diyen troller piyasada ve ne de  Mayıs sıcağında 110 TL’lik (bir kap yemek parası kadar)) bedava gaz reklamını müdafaa edenler ortada. Çünkü seçim sonrası vergi adı altında akaryakıtta yüzde 200, doğalgazda 300’lere varan ÖTV, dolaysıyla KDV artışlarıyla kendi taraftarlarını da kandırdılar.

Parlamenter sistemde 3.60 olan doları, önce 5, sonra 10, 20 ve nihayet 30’lara dayandırdılar. Gideceği yer de belli değil ve bir şeyler satıp borç para bulmaya endeksli. Yine parlamenter sistemden 7.8’lerde devraldıkları enflasyonu TÜİK çarpıtsa bile yüzde yüzleri aşırttırdılar. Hani başkanlık sistemi..!?

Ekonomistler ya! Yeniden getirttikleri bakan M. Şimşek’e göre terk ettikleri rasyonal politikalara ve faiz arttırımına, “Bu can bu bedende olduğu müddetçe” dedikleri her şey gibi yine ricat etmek mecburiyetinde kaldılar.

Çünkü bu günkü ekonomik sistemlerde her şeyin (tabir caiz ise) bir raconu vardır. Fakat dünya piyasalarına mahkûm ve mecbur olan ekonomi çarkı dünyanın tersine gidemez.

O zaman bu olmayacak duaya amin demek nedir? Eee nas var ya nas! Milletin dini hassasiyetini kullanmak sonra hiçbir şey olmamış gibi yine yalanlara sığınıyorlar.

En son emeklileri kandırıp açıktan yalan söylediler. Önce TÜİK enflasyonunu 36’lara çekip 6 aylık enflasyon oranı olan 18 üzerinden, üstüne 7 puan refah payı diyerek bahşiş nevinden zam vereceklerini birinci ağızdan ilân eden iktidar, emekliyle alay etti. Kök maaş deyip söz verdikleri zammı kelime oyununa getirip Haziran maaşından da eksik verdiler.

Ki, bu Bağ-Kur SSK emekli maaşları bütün maaşların dibinde. 70/80 bin TL maaş alan milletvekillerinin onda biri seviyesinde. Gariban emekliyi tevekküle ve teslimiyete mecbur ediyorlar. Kısaca diyorlar ki git ağaç kökü ye!

Nas mı demiştiniz?

Önce nas sonra by pass..

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*