“Finali Nurlar’la yapmak” projesi

Final haftası süresince Risale-i Nur’dan belirli yerler seçip tıpkı finallere nasıl yaza çize çalışıyorsak onun gibi çalışmaya niyetlendik. İlk kez denediğimiz “Finali Nurlar’la yapmak” metodu gerçekten maddî manevî bütün havayı temizledi, zihinleri dinlendirdi; psikolojileri düzenledi.

Final zamanındaki talebelerin dikkatine!

Uzun ve yorucu bir eğitim yılının ardından çok şükür bir yılı daha bitirdik ve final zamanının kapısını araladık. Finalleri bir atlattık mı; koşar adımlarla Barla’ya; geleneksel her yılki okuma programımıza gitmenin hayallerini kuruyoruz bugünlerde inşaallah.

Geçenlerde dershanemizde notlarla haşir neşir olmuş; deyim yerindeyse hafif de beynimiz sulanmışken kardeşlerle bir karar aldık. Bu final haftası süresince Risale-i Nur’dan belirli yerler seçip tıpkı finallere nasıl yaza çize çalışıyorsak onun gibi çalışmaya niyetlendik. Amacımız hem her halükârda çalışacak olan kalemlerimizin zekâtını Nurlarla vermek, hem yine Nurlar’la zihinlerimizi tazelemekti. Aynı zamanda Kur’ân ilminden lemeân eden hakikatleri birbirimizle paylaşmak yani bir meseleyi birden fazla zihinle düşünmekti.

On–on iki gün içerisinde günlük yaptığımız Risale-i Nur okumalarında aldık kalemi defteri elimize, ince ince tetkik ede ede Nurlar’ı anlamaya, araştırmaya koyulduk. Bu kararı aldığımız günden beri nefislerimiz de boş durmadı elbet. Çoğu zaman yoğun olan ders konuları yüzünden bu kalem ile ilmi tahsil konusunda nefsimiz tarafından vartaya düşürülmeye çalışıldık. Ama birimizin şevki diğerine iştiyak verdi. Birimizin kalemi çalışırken, diğeri ona bir şeyler ekledi. Ve fark ettik ki bizler aslında her kulaç atışında bir hakikati müşahede ettiğimiz çok muazzam bir denizin içerisinde yüzüyor, hatta böyle okyanuslarda seyahat ediyormuşuz da haberimiz yokmuş. Risale-i Nur’un bir paragrafında belki fark etmediğimiz o kadar çok hakikat varmış ki şimdilerde görmek nasip oldu (olmuştur diye duâ ediyoruz inşaallah).

Üstad Hazretlerinin Lem’alar isimli eserinden 17. Lem’a ile başladık bu okyanusta seyahate. Birinci Nota’da geçen yerleri birimiz anladığı bir yönüyle, diğeri yakaladığı başka bir açıyla inceledi. Bazen bir hakikati eğitimimizde gördüğümüz bilimsel bir bulguyla birleştirdik. Sanki her okumamız bir masa çalışması tadında olmaya başladı. Çalışmamızı tamamladıktan sonra birbirimizin notlarını da alıp belgeler halinde saklamaya da karar verdik. Gün içinde derslere çalışıp beynimiz artık tamamen yorulmuşken; okumalarımızla aldık soluğu adeta. Ve Nurlar’ın her seferinde hiç istisnasız zihnimizi, fikrimizi tazelediğine de aralıksız her okumada şahit olduk.

Üniversite okuyan kardeşler de hemfikirlerdir ki; final zamanları genelde biraz üşütür insanı. Yani beyinler çok yorgun olduğundan bazen soğuk, yorucu, itici bir psikoloji verir talebelere. Bizler de bu psikolojilerle tanıştık bazı final dönemlerinde. Ama bu ilk kez denediğimiz “Finali Nurlar’la yapmak” metodu gerçekten maddî manevî bütün havayı temizledi, zihinleri dinlendirdi; psikolojileri düzenledi. Biz Afyonlu talebeler olarak “Bu metodu bütün medrese talebesi kardeşlerimize şiddetle tavsiye edelim” dedik. Final zamanını; Bediüzzaman’ın Medresetüzzehra projesinin kendi içimizde küçük bir nümunesini uygulayıp, fen ve din ilimlerini mezc ederek geçirmek, gerçekten denenmesi gereken bir uygulamadır. Test edildi, onaylandı vesselâm.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*