Bir memur en küçük amirine de kullanabilir. Ama,Peygamber (asm) ı anlatırken böyle bir kelime kullanılınca, benim tuhafıma gidiyor. Yani, ”Peygamber efendimiz” diye onun Peygamberlik sıfatını da ilave ederek söylesek, ne mahzuru var? “efendimiz” denince, o sıfatı taşıyabilecek herkes anlaşılırken, ”Peygamber efendimiz” denildiğinde sadece Resulullah aleyhissalati vesselam anlaşılır. Çünkü, o sıfat sadece ona mahsustur.
Peygamberimizin (asm) dışındaki diğer Peygamberler yad edildiğinde, “aleyhisselam“denirken, bizim Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa‘ya aleyhissalatu vesselam denilir. Çünkü, ”Salat” bizim Peygamberimize mahsus bir sıfattır. Nitekim, geçenlerde merkezi vaaz yapan bir vaiz efendi Peygamberimize ”aleyhisselam“ diye hitab etti. Namazdan sonra yanına yaklaşıp, “Hocam o hitap, daha ziyade diğer Peygamberler için kullanılırken, bizim Peygamberimize has olarak aleyhissalatı vesselam denilir.” dediğimde, bana “innalahe ve melaiketihu yusalline alennebiyy…” ayetini okuyarak, tasdik edip, ”doğru söylüyorsunuz” dedi.
Peygamber (asm)a ait özel, onu hatırlatan ve o sıfatlar söylenince, sadece o akla gelen kelimeler vardır. Ayrıca, üstad Bediüzzaman Said Nursi de, daha önce hiç duyulmamış sıfatlarla onu yad etmektedir. ”Muhammed-i Arabi aleyhissalati vesselam“ gibi.
Birden hatırımıza gelen bu mesele vesileyle; İki cihan güneşi olan Peygamber aleyhissalati vesselam efendimizi rahmetle yad edip Cenab-ı Hak’kın bizi, onun şefaatine nail eylemesini, inşallah cennette ona komşu eylemesini dileyelim.
ALLAH(c.c) razi olsun bunu yazandanda bura yerlestirendende